ÇEVRE GÖNÜLLÜSÜ GÖKSAL ÇİDEM VE ÇEVRE SORUNLARI

Yeryüzünde Çevre ve Çevre Kirliliği insanla birlikte başlamıştır. Çünkü dünyada en büyük Kirletici insandır. Bu nedenle insanla başlayan bu sorun insanla bitecektir. İnsan çevreyi kirletecek sonra da dönüp kirlettiği çevreyi temizleyecektir. Bunu yapacaktır. Zira sağlıklı bir ortamda yaşamaya muhtaçtır. Birkaç gün önce bu ÇEVRE ve ÇEVRECİLİK sorununu, Çevre Gönüllüsü Göksal Çidem ile Mantı Cafe'de konuştuk. Konuşmalarımıza zaman zaman Mantı Cafe sahibi Çevreci Sadrettin Özkal’da katıldı.
Göksal Çidem bilgili, bilinçli ve dinamik bir çevrecidir. Bir memur emeklisidir. Havsa'nın Necatiye köyündendir. Fakat Kırklareli'nde oturmaktadır. Kırklareli çevrecileri içerisinde önde gelen biridir. Onunla Kırklareli ÇEVRE SORUNLARI'nı konuşmak istedim.
Göksal Çidem'e göre Türkiye'de ve tabii Kırklareli'nde çevrecilik Çevre Gönüllüsü olmak yeni bir olaydır. Bu bakımdan çevre ilgi, çevre kirliliğine duyarlı yeni yeni uç vermeye başlamıştır. Ancak Kırklareli'nde etkili, bilgili, bilinçli, çevrecilikte ısrarlı çevreciler vardır. Bu bakımdan çevreye kirliliği ile ilgili mücadelede ses getirmektedir.  Mücadelede iyi de sonuçlar almaya başladıklarını söylüyor Göksal Çidem. Çünkü ÇEVRE dediğimiz şey bizimle beraber var olan varlıkların bulunduğu coğrafya alanıdır. Tabiatın her varlığı çevrenin bir parçasıdır. Göksal Çidem'e göre Kırklareli İl genelinde Çevre Sorunu Ergene'de, Ergene Ovası'nda ve Istranca Dağları içinde ve eteklerinde yaşamaktadır. Ergene'yi Belediyelerin ve sanayinin atık suları, Istrancaları ise taş ocakları, maden arama ve işletmeleri kirletmektedir. Kirletmekle beraber tahribat meydana getirmekte, çevrenin doğal yapısını bozmaktadırlar. Belediyelerin ve sanayinin arıtma tesisleri henüz etkili biçimde çalışıyor olmadığından yeni çevre sorunları çıkmaktadır. Bu yüzden geçmişte olduğu gibi bugün de ERGENE TRAKYA'NIN KANALİZASYON’u  olarak kirli akmaktadır. Göksal Çidem bu ATIK SU VANALARI kapanmadıkça Eregenenin temiz akması mümkün değildir görüşünde. Bu nedenle Ergene'yi ve Trakya Ovası'nı kurtarmak, toprak ve su kirliliğini önlemek hiç değilse asgariye düşürmek zor olacaktır.
Göksal Çidem'e göre çevre toplumun ortak sorunudur. Çevreyi kirletme ihtimali olan girişimler ve yatırımlar konusunda genel ve yerel yönetimlerin daha duyarlı olması gerekmektedir. Altın Madeni arama olayı bunu göstermiştir. Altın Madeni arama girişimleri durdurulmuş, idari yargının sorunu haline gelmiştir.
Göksal Çidem sosyal bir insan. Kendini toplumun hizmetine vermiş, bilgili ve bilinçli bir Cumhuriyet yurttaşı. Çevre sorunlarını, çevreciliği biliyor Toplumu ilgilendiren sorunlarda duyarlı davranıyor. Ona "Kentte Köylü Kökenli Aydın" demek daha doğru olur. Memuriyet hayatı da hep ekip biçen, üreten kesimle olmuş. Ülkenin tabanında çözüm bekleyen sorunları biliyor. Ona toplumcu, laik Cumhuriyet Yurttaşı demekte bir abartı yoktur. Topluma, halka hizmette kendine vazife çıkaran idealistlerden biri. Eskiden bu tür halkın içinde ve hizmetinde gönüllü çalışan insanlara GAYRIN HİZMETİNDE derlerdi. Yani halkın hizmetinde karşılık beklemeksizin olmak sosyal olmak demektir. Ben, böylelerine HALK AYDINI diyorum. Mesela Sadrettin Özkal da bir Halk Aydını'dır. HALK AYDINI karşılık beklemeksizin halkın hizmetinde olmak demektir. Türkiye'mizin böyle insanlara çok ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Bu vesileyle günümüzün insanını ÇEVRECİ olarak tanımlamak istiyorum. Dünyayı, doğayı kirlilikten kurtaracak olanlar Göksal Çidem, Sadrettin Özkal gibi halktan insanlar olacaktır. Ve tabii çevreciliğin bir eğitim ve kültür işi olduğunu da unutmamak gerekir.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol