"Israrlar sürdükçe felaketler kaçinilmaz"

Kimya Mühendisleri Odasi'nin Macaristan'da yasanan çevre felaketi ile ilgili görüslerini açiklayan Kimya Mühendisi Hüseyin Kahraman, gerekli önlemler alinmadikça benzeri çevre felaketlerinin yasanmaya devam edecegini söyledi. Açiklamasinda Ergene Havzasi Çevre Düzeni Plani ile ilgili görüslerini de aktaran Kahraman, plan üzerindeki israrlarin sürdürülmeye devam edildigi takdirde bölgenin gelecegi risk altinda ve dogal felaketlerin kaçinilmaz oldugunu kaydetti.
Kimya Mühendisi Hüseyin Kahraman Kirklareli Il Koordinasyon Kurulu (IKK) adina yaptigi açiklamada, Macaristan'da yasanan çevre felaketine degindi. Önlemler alinmadikça benzeri felaketlerin sürecegini belirten Kahraman, "Macaristan ve diger ülkelerde olanlarin ülkemizde yasanmamis olmasi, olmayacak anlamina gelmez. Sanayide çarpik yapilasmalara pervasizca devam edildikçe, tüm Trakya sivil yapilari ve halkin karsi durmasina karsin, Kirklareli disinda son gelismelere göre, Ergene Havzasi Çevre Düzeni Plani ile bölgenin gelecegi risk altina atilmasi yönündeki israrlar sürdürüldükçe, dogal felaketlerin kaçinilmaz oldugu ne yazik ki bir realitedir" dedi.
Macaristan'da  yüzyilin çevre felaketlerinden birinin yasandigini aktaran Kahraman, Budapeste'nin 150 kilometre güney-batisinda yer alan Ajkai Timfoldgyar alüminyum tesislerinin sivi atik depolama havuzunu çevreleyen ihata duvarinin yikilmasiyla 1 milyon ton zehirli konsantre atigin çevreye yayildigini animsatti. 4 kisi öldügü, 120 kisi yaralandigi ve dogal çevrede bulunan hayvanlar ve bitki örtüsü de tümüyle telef oldugunu aktaran Kahraman, konuya iliskin Kimya Mühendisleri Odasi Yönetim Kurulu'nun yaptigi degerlendirmeyi de kamuoyu ile paylasti. Kimya Mühendisleri Odasi'nin Macaristan'da yasanan felakete iliskin görüsleri ise söyle; 
"Avrupa'nin ortasinda simdiye dek 7 kisinin ölümüne, yüzlerce kisinin yaralanmasina, çevrede bulunan hayvanlarin ve bitkilerin telefine neden olan bu atigin en önemli sonucu, tam bir çevreyle ilgili yikim olarak onlarca yil etkilerinin devam edecek olmasidir.
'Kizil çamur' diye adlandirilan zehirli sivi atik, alüminyum üretiminde kullanilan boksitin rafinerisi sonucunda tepkime yan ürünü olarak çikmaktadir. Çok yogun biçimde kostik alkali, kursun ve kismen radyoaktif maddeler içeren bu sivi, dogrudan ciltle temasta agir alkali yaniklarina neden olur. Kuruduktan sonra tozlarinin solunmasi akciger kanserine neden olabilir. MAL Åzirketinin açikladigi verilere göre ekolojik yikima neden olan bu sivi atik içerisinde yer alan kimyasallar ve bunlarin etkileri yaklasik söyledir: 
Yüzde 40-45 Demir oksit, Fe2O3  (atigin kizil rengini verir), 
Yüzde 10-15 Alüminyum oksit Al2O3 (hayvan deneylerinde kansere neden oldugu görülmüstür) 
Yüzde 10-15 Silisyum dioksit (Silika) SiO2 sodyum ya da kalsiyum alümino silikat biçiminde bulunur (tozlari solunursa akciger hastaliklarina ve kansere neden olur), 
Yüzde 6-10 Kalsiyum oksit CaO, kireç kaymagi (cilt ve göz yaniklarina, tahrislerine ve alerjilere neden olur), 
Yüzde 4- 5 Titan dioksit, TiO2 (hayvan deneylerinde kansere neden oldugu görülmüstür), 
Yüzde 5- 6 Sodyum oksit, Na2O (alüminyum üretim süreci yan ürünü), 
Atik ayrica kursun, krom, arsenik, kadmiyum gibi agir metaller içermekte ve suya karistiginda çok tehlikeli olabilmektedir. 
Macaristan hükümeti bölgede her ne denli acil durum ilan etmis olsa da, baslangiçta uluslararasi bir yardim çagrisinda henüz bulunmamistir. Ancak; ikinci duvarin da yikilma tehlikesi ortaya çikinca AB'den uzman talebinde bulunmustur. Yazili ve görsel basindan edindigimiz bilgiye göre; zehirli atik, bölge cografyasinda görüldügü gibi, Avrupa'nin ikinci büyük nehri olan Tuna'yi besleyen Marcal ve Raba irmaklari üzerinden Tuna Nehrine ulasmistir. Bölgede yasayan köylülerin ifadesine göre, söz konusu irmaklarda balik ve öteki yaban hayvani ölümleri çogalmaktadir. Bazi yetkililer bu kazanin, son 20-30 yil içerisinde görülen en büyük üç çevre felaketinden biri oldugunu belirtmistir. Ayrica, uluslararasi "Tuna'yi Koruma Komisyonu"nun verdigi bilgiye göre, yasanilan bu olayin etkilerinin çok uzun yillar boyunca insanlari ve çevreyi etkileyecegi ve birçok ülkeyi etkisi altina alacagini bildirmistir. Önlenemezse, kizil çamur Hirvatistan, Sirbistan, Bulgaristan, Romanya ve Ukrayna'dan sonra Karadeniz'e ulasacaktir.
Türkiye'de ne yapilmali?
Öncelikle Çevre Bakanligi yetkilileri bu felaketin etkisinde olan ve risk tasiyan ülkelerle bir deneyim ve eylem birligine girmelidir. Çevre ve Tarim Bakanligi esgüdümünde ilgili tüm taraflarin katilimi ile periyodik su analizleri, bitki ve hayvan sagligindaki degisikler uzun erimli izlenmeli ve degerlendirilerek sonuçlari kamuoyu ile paylasilmalidir. Saglik Bakanligi nezdinde yapilacak çalismalar ile bu felaketin insan sagligi açisindan akut ve kronik etkileri degerlendirilmeli ve halka aktarilmalidir. Sanayi ve Çevre-Orman Bakanligi esgüdümünde ilgili özel sektör sirketlerinin, meslek odalarinin ve ilgili diger paydaslarin katilmasiyla REACH   (kimyasallarin tescili, degerlendirilmesi, izni ve kisitlanmasi), SEVESO II (Tehlikeli Maddeler içeren Büyük Kaza Hasarlarinin Kontrolü)   mevzuatlarinin gereklilikleri yerine getirilmeli, yapilan çalismalarin sonuçlari duyurulmalidir. Benzeri felaketlerin ülkemizde yasanmamasi için, Türkiye'deki atik depolama alanlari, kapasite durumlari ve ne kadar emniyetli olduklari, bu atiklarla ne yapildigi ve nasil bertaraf edildiklerine yönelik veriler toplanmali, açiklik ilkesi gözetilerek sonuçlari kamuoyuna aktarilmalidir. Türkiye'deki tehlikeli kimyasallari üreten, isleyen, tasiyan ve depolayan isletmeler ile denetim ve kontrolünden sorumlu Çevre ve Orman Bakanliginin böyle bir senaryo ile basa çikabilecek uzman kadrosu ve sayisi açiklanmali, toplum bunlar üzerinden bilgilendirilmelidir. Türkiye bu çevre felâketi üzerinden yeterli dersi çikararak, özellikle büyük endüstriyel kuruluslarin olasi kaza risk degerlendirmeleri, acil durum planlamalari, kurumlar arasi esgüdüm, acil müdahale ve kurtarma yetenegine sahip teknik ve uzman kadrolari açisindan tüm ülke bazinda kendini acilen sorgulamalidir."

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol