Dogus Yayin Grubu ve NTVMSNBC tarafindan Istanbul Kongre Merkezi’nde gerçeklestirilen Yeni Medya Düzeni Konferansi’nda medyanin gelecegi masaya yatirildi.
Önadim Medya Grubu’da bu önemli organizasyondaki izlenimlerini okuyuculari ile paylasmaya devam ediyor. Dogus Yayin Grubu’nun öncülügünde 26 Ekim Sali günü Istanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen Yeni Medya Düzeni Konferansi’nda tam gün süren programin ögleden önceki etkinliklerini geçtigimiz günlerde sayfalarimizda yayimlamistik. Bugün de ögleden sonraki etkinlikleri okuyucularimizla paylasiyoruz. Medyanin gelecegini masaya yatiran profesyonellerin önemli açiklamalarini ve fikirlerini yerel basin olarak dinleyen Önadim Medya Grubu, notlarini okuyucu ile paylasmaya devam ediyor.
Programin ögleden sonraki ilk aktivitesi “Sosyal ve Dijital Medyada Yeni Is Modelleri” konulu panel oldu. DYG Yeni Medya Koordinatörü Yunus Halit Türe moderatörlügünde gerçeklesen panelin konusmacilari ise Facebook Uluslararasi Is Gelistirme Baskani Christian Hernandez, sabahki etkinliklerde de konusma yapan Wired Genel Yayin Yönetmeni Chris Anderson ve IAB Türkiye Baskani Levenet Erden’di.
Televizyon uzun vadede hatirlanmayacak
Medyanin uzak vadeli projesini yapmanin zor oldugunu belirten moderatör Yunus Halit Türe, ilk sorusunu Chris Anderson’a yöneltti ve “Yeni Medya Dünyasi, televizyondaki mecralari da etkileyecek mi?” dedi. Anderson “Bu kisa vadeyi ilgilendirir. Uzun vadede semantik bir degerlendirme yapmak gerekiyor. Åzu anda TV’nin altin çagini yasiyoruz. Ama, bence gelecekte televizyon, uzun vadede hatirlanmayacak bile” dedi. Christian Hernandez ise bu konudaki görüsünü su cümlelerle ifade etti:
Facebook sadece bir paylasim platformu
“Örnegin ABD’de 305 farkli kanal var. TV tüketimi herkeste farklidir. Bazisi tavsiye ile izler, bazisi içerik tanitimi ile yapilan lansmandan yararlanir. Çünkü 305 kanalin arasindan etkisiz, tanitimsiz seçim yapmak çok zordur”. Hernandez Facebook ile ilgili anlatimlarinda sitelerinin Dünya’nin en büyük sitesi olarak görüldügünü ancak sadece bir paylasim platformu oldugunu kaydetti ve ekledi:
“Örnegin Galatasaray, Facebook’ta en çok üyesi olan spor kulubü ve bu ünvani ile FC Barcelona ve NY Yankees’i bile solluyor. Türkiye’de bu kadar popüler olma sebeplerimizden birisi de Akdeniz kültürünün paylasmayi sevmesi. Çünkü gündelik hayatlarinda da bu böyledir.”
Panelin devaminda Yeni Medya Düzenine yönelik yorumunda içeriklerin de dijital dünyaya uyarlanmasi gerektigini ifade eden Yunus Halit Türe’den sonra konusan Levent Erden, Türk toplumunun düsünce biçiminin farkli olduguna vurgu yaparak kisa-orta-uzun vadeli seçimler arasinda ayirim yapmak gerektigini, hiçbir seyin çizgisel gelismedigini ifade etti.
Habercilikte tekelcilik yikildi
Oturumun ilerleyen dakikalarinda görüslerini paylasmaya devam eden Chris Anderson, gelecege yönelik düsüncelerinde gazetecilik ve muhabirligin hobiye dönüsecegini vurgulayarak; “Artik haberlerin tamami gazetecilikten gelmiyor. Haberi üretenler artik sadece gazeteciler ve muhabirler degil. Haberin tanimi degisti. Haberin ne oldugunu artik bilmiyoruz. Haber artik profesyonellerin ellerinde dolasmakla kalmiyor. Günlük hayatta agizdan agiza da dolasiyor. Tekelcilik yikildi” seklinde konustu.
Insanlar çoklu kimlige sahiptir
Panelistlerden Levent Erden, Facebook’a yönelik yorumlarinda sitenin asosyal bir fenomen haline geldigini, içerisinde somut unsurlar barindirmadgini anlatarak; “Insanlar artik tek bir kimlige indirgenmis durumda. Halbuki insanlar çoklu kimlige sahiptir. Iste, evde, okulda, konserde, tiyatroda farkli hallerde bununabilir. Ayrica Facebook’ta olusan profil kimligi yama üzerine dayanan bir içerigi ihtiva eder. Baskasinin sayfasindan alinip kendi sayfrasina kopyalanarak olusuyor, genisliyor” açiklamasini yapti. Moderatör Yunus Halit Türe’de Facebook için “Sosyal tavsiyelemeler sonucu olusan yeni bir gücün yönetimi diyebilir” yorumunu yapti.
Degisimi kucaklamaliyiz
Panelin sona ermesinin ardindan CBS Interactive Music Corporation Baskani David Goodman tarafindan “Radyonun Gelecegi” konulu bir sunum yapildi.
Radyonun ölmedigini ve ölmeyecegini söylerek konusmasina baslayan Goodman, internet radyosunun kitlesinin her geçen gün arttigina dikkat çekti. Goodman “Günlük 236 milyondan fazla kisiye ulasan radyo tamamen hayatta ama, baska bir seye dönüsüyor. O yüzden bu degisimi kucaklamaliyiz. Onun karsisinda olmamaliyiz” dedi.
Radyo her kimlige bürünebilir ve hep hayatta kalir
Internete bagli her cihazin radyoya dönüstügünü söyleyen David Goodman, online radyonun kolay erisim, fazla seçenek ve fonksiyonellik sayesinde üstünlük saglayacaginin altini çizdi. Bünyelerindeki Lasf FM’de 40 milyonluk veri aktarimi gerçeklestigini ve bu verilerin farkli hizmet kanallariyla insanlara iletildigini söyledi. “Insanlar neleri dinliyor. Buna dikkat edilemeli” diyerek müzik sitelerinde, mobil araçlar ve 100’den fazla radyo istasyonlarinda aylik 6 milyar dakikalik bir müzik akisi oldugunu ifade etti. Goodman; “Iletisim mecralari ve alanlari artiyor. Bu noktada yapacak seyler de artiyor. Magazinler radyou biraz kötü etkiledi. Medya alaninda birden çok mecra var. Hepimiz is modellerimizi degistirmeye ve evrimlistirmeye çalisiyoruz. Amaç, multimedyayi radyo istasyonuna entegre edebilmek. Bugüne kadar yaptiklarimizi ‘nasil daha iyi yapabiliriz’ bunu düsünmemiz gerekiyor. Radyo düsgücümüze nasil etki ediyor. Bunu da düsünmeliyiz. Yeni mecralarda, sanatçi ile ilgili bilgiler, içerikler, daha önce hangi sarkinin çaldigi ve daha pek çok farkli alternatif içerigi görebiliyorsunuz. Daha önceden varolmayan envanterler üretebilirsiniz (video, ses dosyasi, yorumlar vb.) Kullanici dostu olmak önemlidir. Radyo herseye bürünebilir.” Goodman ayrica Istanbul gibi trafigi kalabalik olan Dünya kentlerinde insanlarin arabalarinda sürekli radyo dinlediklerine dikkat çekti.
Youtube’de yoksaniz asla varolamazsiniz
Verilen kahve molasinin sonrasinda canli olarak Los Angeles’a baglanildi ve video konferans ile The Young Turks Editörü Cenk Uygur ile “Web TV” konusu hakkinda görüsüldü. Internet ve TV’nin birlesme noktasina çok yakin oldundugunu dile getiren Uygur, söze su cümlelerle basladi:
“Basarili olmak için tamamen orjinal seyler üretmek ve mutlaka dogru bildirim yapmak gereklidir. Insanlar hem eglenmek, hem de bilgilenmek isterler. Begenirlerse de arkadaslariyla paylasirlar. Internet ayni zamanda medyayi demokratiklestirmistir. Ancak sunu da önemle belirtmeliyim ki Youtube’de yoksaniz asla varolamazsiniz.”
TV’de baslangiçta izleyici garantidir
Türkiye’deki Youtube yasagini çok komik oldugunu beliten Uygur yine de bu konuda hukuki gerekçeler olduguna dikkat çekerek fazla yorum yapmaktan kaçindi. Yaptigi Talk Show ile aylik 18 milyondan fazla izlenmeyle You Tube is ortaklari arasinda ilk 100’e giren, internet üzerinden canli yayinlanan ilk günlük talk show ‘The Young Turks-Genç Türkler’in sunucusu Cenk Uygur konusmasinda bu ise sifirdan basladigini anlatti. Uygur; “Televizyonda ya da radyoda bir talk show hazirliyorsaniz, baslangiçta belirli bir izleyicinizin olmasi garantidir. Ancak bunu internette yaparsaniz baslangiçta kimsenin sizden haberi yoktur” dedi ve söyle devam etti:
Basarinin temeli izleyici ile olan güven iliskisinde yatiyor
“Programin basarisinin temelinde izleyici ile olan güven iliskisi yatiyor. Elbette izleyiciyi çekmek için farkli ve otantik olmak gerekiyor. Ancak bu yeterli degil. Programin yararli olmasi ve bir deger tasimasi basari için olmazsa olmazlardan. Izleyici ‘Bu adamlar islerini iyi yapiyor’ derse dogru yoldasiniz demektir. Kendi internet sitenizde yayin yapiyorsaniz, bu da bir anlamda internet üzerinde yerel kalmak anlamina gelebilir. fakat, ulastiginiz kitle yine de sinirli kalabilir. Ancak The Young Turks’un yaptigi gibi You Tube ile isbirligi yaparsaniz internette de evrenseli yakalamissiniz demektir.”
Ögretilenlerin disina çikmak gereklidir
Soru cevap kisminin ardindan konferansin son konusmacisina sira geldi. Istanbul’a New York’tan canli baglanan ünlü Pazarlama Gurusu ve Yazar Seth Godin “Yeni Medyada Reklam ve Pazarlamanin Gelecegi” konusunu katilimcilarla paylasti. Bir seylerin degistigini ve bu degisimde dogru olan seyin ne olduguna karar vermenin önemli oldugunu kaydeden Godin, “Kesfettigimizi yapmamiz gerekiyor. Kendimiz isin içine girip yapmaliyiz. Bize hep ‘yaz’ demisler ama, kimse nasil oldugunu anlatmamis. Ögretilenlerin disina çikmak gereklidir” dedi.
Ucuz olmaya ve itaat etmeye çalisan, kaybeder
Ucuz olan ve itaat etmeye çalisan taraf olanin yeni devrimden istifade edemeceyegini kaydeden Seth Godin, “Insanlar sizden bahsediyor mu, ne düsünüyorlar bunlari bilmelisiniz” dedi. Godin ayrica “Patronunuza gündeminizin ne oldugunu söyleyebilmelisiniz” diye konustu. Siradan insanlarin degil, farkli insanlarin fark yaratabildigini söyleyen Godin, konusmasinin devaminda su cümlelere yer verdi:
Deneyen insan mutlaka fark yaratir
“Hayatta bir çok sey sanki bir kullanim kilavuzuna göre yapiliyor. Bunun disina çikmak gerekli. Önce ekmegi kuralina uygun olarak yaparsin, sonra bir kez daha kuralina göre yaparsin, sonra dogaçlama ile daha iyisini yapmaya çalisirsin. Diger türlü hep aynisini yaparsin (kilavuza göre). Deneyen insan yanilabilir, ama 10. ve 15. denemede kimsenin yapamadigini yapar. Kimse size basarisiz oldugunuzda, bu denemeyi gerçeklestirmek için izin veren kisi durumuna düsmek istemez. Diger yandan bu denemeyi basardiginizda övgü alanin siz olmasini da.”
Pazarlamada ucuzu önermek hatadir
Insanlarin okullarda gereksiz bilgiler ile doldurulup, bir makinanin degistirilebilen parçalari haline geti-rildigini savunan Godin, “Problem çözen insanlar yerine isçiler yaratiliyor. Pazarlamada daha ucuzu önermek hatadir. Her zaman senden daha ucuz olan vardir. Ayrica farkli insanlara farkli muamale yapmak gerekir. Herkes ayni degildir” dedi. Konusmasinda son zamanlarin popüler ürünü I-phone’u da degerlendiren Godin, “Bence I-phone Dünya’da yapilmis en kötü telefon. Bence sadece mevki, rozet, onur, mücevherat gibi düsünülüyor” ifadesinde bulundu.
Dogus Yayin Grubu tarafindan organize edilen, ulusal ve uluslararasi isimlerin konusmaci olarak katildigi, medya yöneticileri, reklam ve pazarlama ajanslari, gazeteciler, firma yöneticileri gibi 1000’e yakin kisinin istirak ettigi “Yeni Medya Düzeni” konferansi aksam düzenlenen kokteyl ile sona erdi. Medyanin geleceginde dijital sektörün yadsinamaz bir öneme sahip oldugu, ancak buna ragmen basili yayinin da etkisini asla kaybetmeyecegi çikan sonuçlardan bazilariydi. Ancak gün boyunca alti çizilen en önemli unsur da hangi sektör olursa olsun degisime mutlaka ayak uydurmak gerektigi oldu. Trakya’da lider bir marka haline gelmis olan Önadim Medya Grubu, degisime ayak uydurabilen yapisi ve olaylara genis bir perspektifle bakabilme yetisiyle bu önemli organizasyonu gün boyunca takip etti, ufkunu biraz daha genisletti.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol