"Insan sagligi dikkate alinmayarak, GDO'lu ürünlerin üretimi ve ticareti serbest birakildi"

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odasi Il Temsilcisi Erol Özkan, Genetik Yapisi Degistirilmis Ürünler'in (GDO) üretimi ve ticaretinin serbest birakilmasi sebebiyle, bu durumu protesto eden bir basin açiklamasi yapti.   

Özkan açiklamasinda sunlari kaydetti; "Kizilderili Sef Seattle günümüzden tam 155 yil önce 1854 yilinda, "Gökyüzünü, topragi, kayalarin isisini nasil olur da alip satabilirsiniz" demis. Ama o zaman nerden bilebilirdi ki, o tarihten 155 yil sonra her seyin alinip satilabilecegi bir meta gibi görülmeye çalisilacagini, her seye ticari açidan ve kar açisindan yaklasilacagini ve hatta bu nedenle gerekirse basta insanlar olmak üzere canlilarin sagliginin riske edilebilecegini? Hey gidi koca sef hey...

26 Ekim 2009 tarihli resmi gazetede yayinlanan bir yönetmelik degisikligi ile "GDO'lu ürünlerin yani genetigi degistirilmis organizmalarin ülkemizde üretimini, alinip satilmasini, ithalini, ticaretini serbest birakan" yönetmelik degisikligi bu düsüncenin disinda tutulabilir mi saniliyor? Bu degisikligi gözlerini para hirsi bürümüs ve karlarina kar katmaktan baska bir sey düsünmeyen Çok Uluslu Sirketlerin (ÇUS) ticari çikarlarindan ayri düsünmek mümkün müdür? Ne fark eder ki önemli olan uluslar arasi holding sahibi dostlarimizin ticari kaygilari giderilsin yeter. Bir çok AB ülkesinde bu ürünlerin ekimi, ticareti, ülkeye sokulmasi yasakmis, çok mu önemli. Olur mu, elbette hayir, hiç de önemli degil, o da ne demek, hatta bu yolda gerekirse insan sagligi bile riske edilebilir. Haydi yürü, devam et, önünde hangi engel durabilir, kim tutar seni...

Programli olarak hayata geçirilen ve dayatilan GDO plani bize ait olani degistirmek, önce tohumumuzu, sonra bedenimizi ve nihayet ruhumuzu baskalastirma ve bagimli kilma planidir. Uyanalim üreticim, tüketicim uyanalim!!!

Bu konuda çikartilan yönetmeligin çarpik yönlerine ve risklerine dikkat çeken Prof. Dr. Tayfun ÖZKAYA'dan alinan makaleyi paylasmak istiyorum;

"Gündemin domuz gribi ve açilim ile bu kadar yüklü oldugu bu günlerde 26 Ekim pazartesi günü Resmi Gazetede Tarim ve Köyisleri Bakanligi tarafindan yayinlanan bir yönetmeligin zamanlamasi dogrusu GDO severler için çok uygun idi. Yönetmelik Türkiye'yi GDO'larin ithaline ve kullanimina açti. Artik GDO'lu ürünlerle zehirlenme özgürlügü baslamistir. GDO'lu ürünleri topluma yedirmek için önce haberi farkina varmadan yedirmek gerekir diye bazilari düsünmüs olabilir mi? Pazartesi medya bu olayla hiç ilgilenmedi. Sali günü ise birçok gazete ve web sayfasinda haber ters verilmisti. Kimisi mamalarda artik GDO kullanilamayacagini, kimisi de Türkiye'ye GDO'larin giremeyecegini yaziyordu. Yüzeysel izleyiciler için nerede ise çok güzel bir haber vardi.

GDO'lu ürünlerin sagliga etkileri hayvanlar üzerinde yapilan epeyce arastirmaya konu oldu. Sadece bir tanesini verelim. Iskoçya Rowett Enstitüsü'nden Dr. Arpad Pusztai'nin GD patates ile besledigi farelerin tümünün iç organlarinda küçülme, sindirim sistemlerinde bozukluk, bagisiklik sistemlerinde çökme, kan yapilarinda bozulma ve mide çeperlerinde kalinlasma görüldü.           

Okudugunu anlayacak herkesi yönetmeligi kendi gözleri ile okumaya çagiriyorum. Merak etmeyin bes sayfadan fazla degil.

Bundan sonra sizin ve çocuklarinizin ne yiyecegi sizin elinizde. Internette adres yerine  rega.basbakanlik.gov.tr yazip tiklayin ve 26 Ekim 2009 tarihli Resmi Gazeteyi açip kendiniz okuyun.

Madde 5/2'de yazanlar söyle:

"Ithal edilen, üretilen veya dagitimi yapilan GDO'lu gida veya yemin çevre, insan veya hayvan sagligi açisindan olumsuzlugu tespit edildiginde, gida veya yem isletmecisi sagligi ve çevreyi korumak amaciyla gerekli tedbirleri almak, Bakanligi, diger ilgili mercileri ve tüketicileri acilen bilgilendirmek ve söz konusu gida veya yemi, piyasadan geri çekmek zorundadir."

Emriniz olur. Az sayida istisnasi ile dünyanin neresinde görülmüs, bir sirketin "yogurdum eksidir" dedigi. Hindistan'da GDO'lu pamugun verimsiz ve zararli oldugunu 19 arastirma söyledigi halde, bu arastirmalari hangi sirket dikkate almistir.  Madde 5/3'de sunlar yaziyor:

"GDO lu ürünlerin, bebek mamalari ve bebek formülleri, devam mamalari ve devam formülleri ile bebek ve küçük çocuk ek besinlerinde kullanilmasi yasaktir.

Yani "aslinda GDO'lar zararlidir, bu yüzden bebekleri simdilik affediyoruz. Büyüyünce onlar da baslarlar yemege" demekteler. Daha baska söze gerek var mi?

Madde 5/7'de sunlari okuyoruz:

"Gida veya yemin % 0,5 ten fazla izin verilmeyen GDO içermesi halinde ithalatina, islenmesine, nakline, dagitimina ve satisina izin verilmez."

Insan veya çevre sagligina zararli bir ürünün azicik karismasinin bir sakincasi olmadigi söylenmek isteniyor. Birazcik mikrop zarar vermez gibi bir ifade.

Zararli bir organizmanin sakaya gelmeyecegini bilmiyorlar mi?

Madde 5/8'de sunlari okuyoruz:

"GDO'suz ürünlerin etiketinde ürünün GDO'suz olduguna dair ifadeler bulunamaz."

Eee, pes yani. GDO'lu gidalari üretenler o kadar ürünlerine güvenmiyorlar ki her hangi bir gida üreten bir sirket paketin üzerine ürününde GDO kullanilmadigini yazamiyor.

Tarim Bakanligina öneriyoruz: "trans yag kullanilmamistir", "katki maddesi kullanilmamistir", "domuz eti kullanilmamistir" yazilmasini da yasaklasinlar

 Ne farki var? Çok mu masum bu madde. Bu istegin ABD'de GDO'lu ürün üreten sirketlerin talebi oldugunu biliyorlardi süphesiz. 

GDO'ya Hayir Platformunun da açikladigi gibi "GDO'lu yemlerle beslenen hayvanlarin ve ürünlerinin de GDO'lu sayilmasi ve dolayisiyla etiketlenmesine iliskin hiçbir maddenin yönetmelikte yer almamasi da insan sagliginin hiçe sayildiginin en büyük göstergelerinden biridir." Içtiginiz süt artik çok daha tehlikeli olacak.

Yönetmeligi çigneyenlere verilecek para cezalari büyük sirketleri ürkütecek düzeyde degildir. Bütün bunlar insanlarimiza, çevreye yapilan bir zulüm degilse nedir? Artik GDO ile zehirlenme özgürlügünüz var. Ya simdi ayaga kalk ve itiraz et, Ya da sistemin mezbahasinda uslu koyun oldugunu itiraf et."

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol