Uluslararasi 2. Trakya Kalkinma-Girisimcilik Sempozyumu’nun ikinci gününde (geçtigimiz Cumartesi) Doga ve Sosyoekonomik Degerler basligi altinda; “Korunan Alanlarin Sosyo-Ekonomik Degeri ve Yöre Halkinin Yararlanma Olanaklari: Igneada Longoz Ormanlari Milli Parki Örnegi, Sürdürülebilir Kalkinmada Biyosfer Rezervlerinin Önemi: Igneada Longoz Ormanlari Örnegi, Yildiz Daglari Kirsal Mimari Mirasinin Turizm Amaçli Kullanimi” konularina da deginildi. Bildiri sahiplerinden Yrd. Doç. Dr. Izzet Yüksel, Yildiz Daglari ve bölgenin turistik amaçli kullanimina yönelik anlatimlarda bulunurken, özellikle köylerde yapilacak gerekli onarim ve altyapilarla ev pansiyonculugunun yayginlastirilmasinin bunun en önemli adimi olacagini niteledi. Bölge hakinin yenilige açik oldugunu anlatan Yüksel, bu avantaj sayesinde eko-turizme yönelisin kolay olacagini dile getirdi.
3 boyutlu sunum büyük ilgi gördü
Daha sonra Yrd. Doç. Dr. Murat Özyavuz tarafindan “Sürdürülebilir Kalkinmada Biyosfer Rezervlerinin Önemi: Igneada Longoz Ormanlari Örnegi” konusu çarpici açiklamalarla ve Igneada’nin 3 boyutlu haritasi esliginde sunuldu. Özyavuz bölgeyle ilgili ayrintili bilgilendirmeler yaptiktan sonra konuyu degerlendirirken, Igneada’nin turizm umudu yapilmasi konusunda su ilginç yorumlara imza atti:
Resort Hotel’e bir de karsidan bakalim
“Åzu anda bölgenin 4 yildizli ilk ve tek oteli Igneada Resort Hotel’de bulunuyoruz. Buradan, buranin terasindan baktigimizda, manzara, deniz her yer çok güzel gözüküyor. Ama bir de balikçilarin yanina gidip, oradan bir de otele bakin bakalim nasil gözüküyor, balikçilar ne düsünüyor?” dedi. Bu yorum sonrasi katilimcilar ve akademisyenler Türkiye ekonomisine büyük katkisi olan Antalya Turizmi için sehrin beton yigini ile dolduruldugu yorumunu yaptilar. Oturuma dinleyici olarak istirak eden Kirklareli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Aykaç’ta Kirklareli’ndeki turizme yönelik olarak su açiklamalari yapti:
1 elma için bütün agaci kesebilen insanlar haline geldik
“Iki tarafli düsünmek lazim. Fotografin tamamini görelim. Sadece bir kismini görüyoruz. Hala tahminlerle ugrasiyoruz. Tahmin etmeye çalisiyoruz. Önümüzde Antalya örnegi var. Ya Igneada’da o hale gelirse? 50 sene sonrasini da düsünmeliyiz. Bazi güzelliklere döviz ugruna Antalya’yanin kaderini yasatmaya gerek var mi? Tamam. Bazi seylerin degerini tespit edelim.
Ekonomik kismini ölçelim. Ama ölçülmeyen kisminin da oldugunu bilelim. Biz herseye ekonomik degerine göre bakan insanlar haline geldik. 1 elma için bütün agaci kesebilen insanlar.”
Oldukça önemli cümlelere imza atan Rektör Aykaç, Halil Rifat Pasa’nin “Gidemedigin yer senin degildir” cümlesini örnek göstererek açiklamasina söyle devam etti:
Döviz ugruna birçok güzelligi ve zenginligi yokettik
“Artik ulasilmayan, gidilmeyen yer bizimdir. Çünkü gidilebilen, ulasilan yerleri harcadik, orjinal halinden uzaklastirdik. Igneada’da da büyük bir zenginlik var. Bu zenginligi bir daha bulamayabiliriz. Çok dikkatli olmaliyiz. Bunu yapabilir miyiz bilmiyorum. Endiseliyim. Biz birçok zenginligi, güzelligi döviz ugruna tükettik, yokettik. Ekonomik degeri çok olsa bile yokediyoruz. Yasaya uygun degilse fiili olarak yasaya uyabilecek hale getiriyoruz. Avrupa bizden daha dikkatli davrandi. Biz maalesef o dikkatte degiliz.”
Prof. Dr. Mustafa Aykaç’in bu anlamli ve duygulu konusmasi slaondaki herkes tarafindan büyük begeni ile karsilandi. Aykaç bu açiklamasiyla da sempozyumun en çarpici ifadesine imza atmis oldu.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol