İğneada Liberty Beach Club'ın gelenek haline getirdiği Beach Volley turnuvasının üçüncüsünü 7 Temmuz 2013 tarihinde İğneada orta plajda düzenledi. On takımın iştirak ettiği, maçların hepsinin birbirinden çekişmeli geçmesi seyircide heyecan yarattı. Sabah 10.00'da başlayıp akşam 20.00'de sona eren turnuvanın finalini Liberty Beach Club ile Bibic Team oynadı.
Üçüncülük ve Dördüncülük maçını da Kesimoğlu Pansiyon ile Rumeli Köftecisi oynadı. Kıran kırana geçen, centilmenliğin unutulmadığı final maçları sonucu 1.liği Mithat Ukic'in kaptanlığını yaptığı Liberty Beach Club 2.liği İlker Bibic'in kaptanlığını yaptığı Bibic Team 3.lüğü Sezer Yapsıklı'nın kaptanlığını yaptığı Kesimoğlu Pansiyon 4.lüğü Eren Öz'ün kaptanlığını yaptığı Rumeli Köftecisi kazandı.
Final Maçlarının gecesi Liberty Beach Club'ta düzenlenen ödül töreninde birinciye kupa ve 250 TL Liberty Çek, ikinciye 150 TL Liberty Çek, 3. ve 4. ye çeşitli sürpriz hediyeler verildi. Liberty Beach Club sahipleri Şaban Şentürk ve Ali Topal yaptıkları açıklamalarda; "Liberty Beach Club olduğu sürece Beach Volley'e bu yıl yetiştiremesek bile önümüzdeki sezon plaj futbolunu ekleyeceğiz. Bayram sonrası 2. Liberty Beach Club turnuvasını ve ardından Futsal turnuvasını yapmak arzumuzdur" dediler. Jüri olarak Şaban Şentürk, Nisan Kurban, Naim Kesimoğlu ve gazetemiz İğneada temsilcisi Kutluay Uyanık hakemliği de İstanbul'dan Turnuvaya katılan Mesut Tanır üstlendi.
Bu ne ya ? Beach volley liberty beach club ? İğneada yoğun ingiliz mi ağırlamaya başladı. İngilizce isimler dediğiniz şeylerin Türkçe'de karşılıkları pekala var. Kendi dilinizi kullanınca daha mı az cafcaflı oluyor ? Kendi diliniz size utanç mı veriyor ? Hani TDK tarafından saçma isiler kullanın demiyorum ama Türkçe'de yer buldukları halleriyle kullanın kelimeleri. İğneada beach = İğneada Plajı / Liberty = Hürriyet özgürlük istiklal cüret vb.../ Beach volley = Plaj voleybolu Aynı görgüsüzlüğü sıradan işletmelerde de görüyoruz gündelik hayatımızda. Yahu sen kafe işletmene "Cafe" yazınca daha fazla mı insan geliyor ? Mağzanın teşhir salonunu "showroom" diye susunca müşterin daha mı ilgileniyor ? Kafanızı nereye çevirseniz Türkçe'de karşılıkları olan yabancı cins isimlerle süslenmiş tabelalar. Hani zeka pırıltısı yahut estetik anlayışa yönelik bir kurgu olsa bir nebze anlamaya çalışacağım. Bu örnekler o kadar çok ki hayatımızda. İnsan kendi lisanından dil zenginliğinden bu kadar utanır bu kadar uzak düşer mi ? Bu batılılaşma ile izah edilebilecek bir durum da değil üstelik resmen kültür zehrilenmesi ve görgüsüzlüğün dik alasıdır.