ISTE BU KADAR

Yilginlik ta insan için, çilginlik ta.
Bazi günler ne kadar umut doludur da insan.
Bir olur ki umutsuzluk boyu asmis.
Kimi zaman uzun sürer umutsuzluklar. Haftalari, aylari asar.
Yorulur insan umutsuzluktan. Bikar.
Sanki bir çikis yolu bulamaz ne kadar çabalasa.
Oysa.
Vardir.
Bir zorlasa hafiften.
Yüregini tam yerinden bir yoklasa.
Yüregini umutla donatsa.
Umutsuzluk illetini yirtip, söküp atsa, atabilse.
Neden olmasin.
Gece umutsuz yatan bir insanin, ertesi sabah umutlarla bezenmis biçimde uyanmasi o kadar da zor degildir aslinda.
Insan bu ya.
Umutlariyla ve umutsuzluklariyla.
Basarilari ve basarisizliklariyla bir bütün.
Aglamasiyla, gülmesiyle.
Ve hatta, dogmasiyla, yasamasiyla ve ölmesiyle.
Yeter ki her sey onurlu kalsin.
Ve, sen dostum, sah damarimin altinda gizlenen.
Unutmamalisin

"Zor degil yasama tutunmak öyle
Hele sus sabrini sebatla eyle
Ister davul zurna istersen neyle
Halay tepeceksin iste bu kadar

Yârani kit olur dosta küsenin
Kas egip geçene selam kesenin
Kayalik ta senin toprak ta senin
Umut ekeceksin iste bu kadar

Sakin bulandirma kurdun suyunu
Yazinin yabanin sorma soyunu
O kadar güç degil yasam oyunu
Çöküp sekeceksin iste bu kadar

Dösünü vermeden yesil meraya
Postunu sermeden sirça saraya
Dostlugun askina kisin seraya
Çiçek dikeceksin iste bu kadar

Berraki azminse vuslata ermek
Is degil sirtlana gögsünü germek
Çocuk oyuncagi cennete girmek
Çile çekeceksin iste bu kadar"

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol