Baykal'dan söz edecegim. Sayin Baykal'dan. CHP genel baskani sayin Baykal'dan.
Asil bransinin siyasal bilgiler oldugunu saniyorum. Yani, siyaset bilimcisi sanirim. Evet, siyaseti bilmese bu kadar yildir siyasetin içinde etkin olarak kalamazdi kuskusuz. Tabi ki siyaset dersi almis. Hatta veriyor da bos kaldikça.
Ben de iyi baglama çaliyorum, iyi de türkü söylüyorum ama en yakinimdaki konserlere baskalari çagriliyor. Demek ki bilmekle uygulamak, bilmekle bunu anlatabilmek, inandirabilmek farkli seyler.
Bu noktada, sayin Baykal'la aramda müthis bir benzerlik seziyorum. O, siyaset uzmani ama bunu bir türlü uygulayamadi gitti. Ben de ha keza, sözde baglama çalarim, türkü söylerim, türküleri iyi de söylerim ama bunu bir türlü anlatamam en yakinimdakilere bile.
"Iste istanbul pasam!" istanbul tiklim tiklimdir miting alaninda ama seçimlerde inönü'ye oy oy çikmaz yeterince.
Ne demis Bölükbasi? "Alkislar bana ama oylar baskasina!" Bazi insanlarin kaçinilmazlarindan demek ki.
Neyse! Kiyaslamalari birakalim, asil konuya dönelim.
Baykal'imiz, birkaç yilda bir seçim krizine tutulur. Hem de öyle olagan seçim filan degil "Erken genel seçim." Zat-i âlîlerinde bir krizdir bas gösterir. Bir türlü iflah olmaz. Erken genel seçimi takiverir diline, yandim
Allah erken seçim.
Bir keresinde yine tutturmustu "illâki erken seçim" teranesine. Yil 99'du.
Geceleri uykuya dalamaz, erken seçim sayiklar. Uykuya dalinca da sayiklamasi sürerdi. Zamanin meclisi erken genel seçim kararini bir anda aliverdi. CHP, sümen altinda kaliverdi.
Yani, yarim puan daha alsa, meclise dalsa ne olacakti sanki? Çünkü, hadi iktidar olamiyorsun, bari muhalefet olsan. Ona da yok.
Eh, koca memet bakiyor ediyor, bu cüsse iktidar istemiyor, muhalefet görevi de yapamiyor. Elinin tersiyle iteleyivermisti kapi disina. Akil kâri.
Bir zamanlar amipti. Bölünmüstü elde olmayan nedenlerle. Kuyrugundan bir parti yaratmisti. Hah iste o parti, Apo-mapo derken, kendisiyle birlikte "Apo-mapo" diye en çok bagiran tezatiyla birlikte burun yarisi yapti. Burun farkiyla geride birakti tezatini. Biri birinci, biri de burun farkiyla ikinci bitirdi. Aslinda ikisi de birinci gibiydi. Onun için birlikte hükümet kurdular.
Vakti zamanin çok götüren kumpanyasi ANAP ta onlara destek oldu ve hep birlikte "sosyal-milliyetçi-muhafazakâr" hükümeti olusturdular.
Sonrasinda, aradan üç bilemedin üç buçuk yil geçtikten kelli, CHP'miz, baskaninin borozaniyla yine tutturmustu ayni teraneyi "Erkan seçim de erken seçim. Erken genel seçim de erken genel seçim."
O zamanin meclisi, kendi kendini bile oyuna getirerek, öyle bir erken genel seçim karari aliverdi ki. Hem de iktidardakiler, "Yapmayin etmeyin, tutmayin, gitmeyin." diye onca israr eden, oncalik uyaran Ecevit'i bile hiçe saydilar, kulak asmadilar.
Karar çiktiktan üç bes gün sonra lagima bastiklarini anladilar. Eyvah, hep birlikte ayagimizi çekelim. Yoksa ayagimiz kayacak, burnumuz olur olmaz yere dalacak. filan diye tutturdular. Hatta Ecevit'e yalvarmaya basladilar, "biz tükürdügümüzü yalayacagiz ama dilimiz ulasmiyor. su asagidakini bize kaldirsana, yalaylim!" diye.
"Geçti Bor'un pazari!" türküsünü söyledi onlara merhum "Birbölen".
"Koca memet kalkti vurdu timari, hepsi birden tepe taklak düstüler!"
Koca memedin ne zaman ne yapacagi pek kestirilemez hani. O zamanin meclis partilerini silip süpürmecesine temizledi ortaliktan. Hiç birini birakmadan, kürümece.
Bu karismalikta CHP meclise avdet etti. Gözü aydi bir bakima. Hem, öyle güzel aydi ki, iktidar istemeyen bir parti umdugunu tipa tip iste bu kadar bulabilirdi. En sansli, en "iste bu!" seçimlerinden birini yasamis oldu.
Iktidara ne gereeek!.. Hem de durup dururken yani!..
Aradan kaç yil geçti? simdi CHP yine basladi nakarata "Erken seçim de erken seçim. Erken genel seçim de erken genel seçim!" En basarisiz söyledigi türküyün nakaratini en iyi o söyledigi için yine basladi. Hani, bazi türküler nakarat kismiyla baslar. "Tin tin tini mini hanim, seni seviyor canim!" gibi. CHP de bu türküyün nakaratini söyleyerek türküyü baslatiyor.
Söz bölümüne katilmiyor. Söz bölümünü hep ötekiler söylüyor. Yine ayni nakarat "Tin tin tini mini."
Ama, inandirici olamiyor. Çünkü koca memet ondan bu nakarattan baska bir sey duymadi ki yirmi alti yildir. Dinledigi de artik cazip gelmiyor.
NE ARAMIŞTINIZ ?
ÇOK OKUNANLAR
-
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Zorlu, Kırklareli'nde partililerle bir araya geldi
26 Tem 2025 -
Açık Alan Hokey Erkekler Avrupa Şampiyonası 3 Kırklareli'nde düzenlenecek
02 Ağu 2025 -
Lüleburgaz Belediyesi’nin eski hizmet binasının yıkımı başladı
01 Ağu 2025 -
Açık Alan Hokey Erkekler Avrupa Şampiyonası 3 Kırklareli'nde düzenlenecek
26 Tem 2025 -
Festival Başladı, Babaeski Işıl Işıl
30 Tem 2025 -
Kırkpınar'da Edirne'deki oteller 10 bin 195 güreşseveri ağırladı
09 Ağu 2025
ÇOK YORUMLANANLAR
-
Kırklareli Belediye Başkanı Derya Buluttan Basın Duyurusu
22 Ağu 2025 -
Milletvekili Sarıçam'dan Yaz Mesaisi: "İlçeler İçin Yoğun Planlama Süreci Başladı"
24 Tem 2025 -
Vekil Gündoğdu: "Lozan'a Sahip Çıkmak, Cumhuriyet'e Sahip Çıkmaktır"
24 Tem 2025 -
Başkan Hilmi Hersek'ten Basın Emekçilerine Anlamlı Kutlama
24 Tem 2025 -
Kırklareli Tarımına Dev Destek: 4 Projeye 31,7 Milyon TL Hibe!
24 Tem 2025 -
Kırklareli'nde Şiddetle Mücadele İçin Güç Birliği
24 Tem 2025
Son Yorumlar
- Küçük insanlar kişileri, Normal insanlar olayları, Büyük insanlar fikirleri tartışırlar: gayet güzel komposizyon ödevim vardı çok yardımcı oldu sağolun...
- KIRKLARELİ'NİN SU KAYNAKLARI ÜZERİNE: https://plusone.google.com/_/+1/confirm?hl=en&url=https%3A%2F%2Fwww.gazetetrakya.com%2FHahttp://www....
- KIRKLARELİ'NİN SU KAYNAKLARI ÜZERİNE: https://plusone.google.com/_/+1/confirm?hl=en&url=https%3A%2F%2Fwww.gazetetrakya.com%2FHahttp://www....
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol