Kirklareli sinirlari içerisinde 130 bin hektarlik alandaki 29 köyü (Kirklareli Merkez ilçeye bagli 4, Demirköy ilçesine bagli 15, Vize ve Pinarhisar ilçelerine bagli 3’er köy ile Kirklareli sinirlari içindeki Kiyiköy, Yenice, Igneada ve Demirköy belediye merkezlerinde uygulanacak olan) kapsayan; Çevre ve Orman Bakanligi kayitlarinda “Yildiz Daglari’nda Biyolojik Çesitliligin Korunmasi ve Sürdürülebilir Yönetimi” adiyla geçen, yüzde 25’ini Türkiye'nin koyacagi 2,050 milyon euroluk bütçesi bulunan, Yildiz Daglari ve çevresindeki yerlesimleri kalkindirmak amaciyla 2008’in Aralik ayinda fiilen baslayan Yildiz Daglari Biyosfer Projesi, kafalarda artan soru isaretleriyle devamini sürdürüyor.
Proje ekibinin bu kapsamda yaptigi bilimsel arastirmalar, incelemeler, toplanti ve sempozyumlar, köy kooperatifleri ve muhtarlariyla gerçeklesen birebir görüsmeler sürekliligini korurken, köylüler konu ile ilgili aydinlatici bilgi sahibi olamamaktan yakiniyor.
Daha önce gerçeklestirilen bilgilendirme toplantilarinda, köy kooperatiflerinin zayif ve kuvvetli yönlerinin tespiti yine kendileri tarafindan yapildiktan sonra, içinde yasadiklari dogayi sürdürülebilir sekilde kullanarak gelirlerini nasil daha fazla artirabileceklerine iliskin görüs ve öneriler paylasilmisti. Ayrica sözkonusu toplantilarda konuyla baglantili kamu ve kuruluslarla, sivil toplum örgütleri de yer almisti.
Proje kapsaminda; bugüne kadar bütün köyler ikiser defa ziyaret edilmis, öncelikle proje hakkinda bilgi verilmis ve daha sonra her köyde yapilan toplantilar ile o köyde yasayanlarin Yildiz daglarina, hayatlarina, degerlerine ve gelecege iliskin beklentilerine iliskin bakislari ele alinmisti.
Yildiz Daglari Biyosfer Projesi’nin amaci olan orman köylüsünün alternatif yönden kalkindirilmasi ve göçlerin önüne geçilmesi üzerine köylülerle yapilan sohbetlerde, proje ile ilgili somut bilgiler verilmeye çalisilsa da, Il Çevre ve Orman Müdürlügü ve Avrupa Birligi’nin girisimleri ile orman köylümüzü kültürel ve sosyo- ekonomik açidan kalkindirmak ve eko turizme katki saglamak amaciyla baslatilmis bir proje olsa da orman köylüsü, olayin içinde olaydan bihaber bir sekilde sürecin nasil sonuçlanacagini merak ediyor.
Çevre ve Orman Bakanligi, Milli Parklar Genel Müdürlügü tarafindan devam ettirilen, Italyan, Belçika ve Türkiye’den olmak üzere 3 firma ile birlikte çalisilan proje ile ilgili olarak yapilan bilgilendirme toplantilarinin birinde köylülerden su cümleler duyulmustu: “Köylümüz projeye tedirgin bakiyor. Projenin amacini anlamis degiliz. Konu ya güzel anlatilmiyor, ya da biz anlamiyoruz. Bu projenin artilari, eksileri nelerdir? Köy halkimiz projeden tedirgin. Proje anlatildigi gibi çikmayabilir. Köyümüzün bir kismi projeye sicak bakiyor, fakat bir kismi da tedirginlik içerisinde. Bu projenin faydasi mi, zarari mi var, bilmek istiyoruz?”
Yillik gelirleri 3 bin TL’yi dahi bulmayan orman köylüleri, dogayi koruma ve orman köylüsünü kalkindirma olarak ifade edilen projenin, alternatif geçim kaynaklari yaratilmasi adi altinda, ormandan koparilma operasyonu olmasindan endisesi duyuyor. Sürecin Biyosfer Projesi’nin tekil amaçlarini da asan biçimde isleyerek, Yildiz Daglari’nin uluslararasi yönetime terk edilecegi görüsünde bulunan bazi kesimler ise, Trakya’nin memleketten adim adim koparilmaya çalisildigini ve bölgedeki belediyeler, dernekler hatta ilkögretim okullarinin projecilige yönlendirilerek, AB fonlarina mahkum edildigini iddia etmekte.
Tüm bunlarin yaninda, proje paylasim ve anlatimlarinin bilimsel agirligi, teknik yogunlugu köylülerin anlamasini zorlastirdigi gibi, yapilan sitemlere ragmen anlatimlarin esneklestirilmemesi süpheleri büsbütün büyütüyor.
Birçok orman köylüsü; “Köylerimize gelip, gidiyorlar. Yazip çiziyorlar. Soruyorlar, cevapliyoruz. ‘Ne kadar hayvanin var, ne kadar topragin var.’ Hepsini cevapliyoruz. Ama inanin hiç bir sey bilmiyoruz.” diyerek boslukta yüzen biyosfer projesini, kendilerince tarif etmeye çalisiyor. Ancak tarif edemiyor. Çünkü “Yildiz Daglari Biyosfer Projesi” hitap ettigi ve esas insanlarinin yasadigi bölgelerde anlasilamadigi gibi, kentsel yasamda da karmasikligini, bilinmezligini koruyor. Kirklarelililerin de projeye yönelik bilgileri, orman köylüsünün bilgi oranini geçmiyor. Bilimsellik, bilinmezligi çözememis oluyor.
Yetkililer hep “ürkmeyin” diyor. Ancak köylü ürkmeye devam ediyor.
Çünkü köylü yeterli düzeyde bilgilendirilmedigini söylüyor. Bilimsellikle sarmalanmis proje, bölgedeki köylülerin aklindaki soru isaretlerini azaltmaktan çok artirmaya devam ediyor.
Yetkililerin projenin “hiç kimseye zarari olmayacagini” iddia etmesine ragmen, Türkiye kaynakli dokümanlarda yeterince açik ifadeler bulunmamasi dikkat çekici noktalardan birisi.
Insanlar “Küresel düsün, yerel hareket et, AB profesyonellerinden destek al” felsefesiyle hareket eden projenin ne oldugunu, artik bilmek istiyor.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol