Turizmini ağırlıklı olarak doğa meraklıları, fotoğraf tutkunları, balık avcıları, trekking severleri, yeşili ve maviyi bir bütün olarak yaşayıp sakin ve huzurlu bir tatil geçirmek isteyenlerin oluşturduğu Kıyıköy, sınırları içerisinde yer alan Belediye Plajı, Liman Plajı, Kaz Limanı ve Selvez Koyu plajları yaz sezonu boyunca güneşlenmek ve yüzmek isteyenlere ev sahipliği yapıyor.
Bir tatil yerinde olması gerektiren özellikleri bünyesinde barındıran Vize İlçesinin Kıyıköy Beldesi'nde Haziran ayında turizm sezonu açıldı. Belde halkı ve Belde Belediyesi de tatilciler için hazırlıklarına günler öncesinden başladı. Beldede beklentileri karşılayabilecek büyük otel bulunmamasına rağmen, tatilciler çadır ve pansiyonda tatillerini geçiriyor.
Belde sezon açılmasından bu yana yerli ve yabancı turist akınına uğrarken, gelen ziyaretçilerin birçoğu doğası için bu beldeyi tercih ettiğini kaydetti.
Tatilciler; "İstanbul'dan sırf buradaki yeşili ağaçları doğayı görebilmek için fırsat buldukça Kıyıköy'e geliyoruz. Burası gerçekten doğa harikası. Buraya gelirken çadırımızı yanımıza alıp ormanda kamp yapıyoruz. Daha sonra gündüz denize girip güneşleniyoruz. Tabi köy kahvaltısı yapmadan da edemiyoruz. Kıyıköy kesinlikle görülmesi gereken bir belde" şeklinde konuştular.
Aya Nikola Manastır'ına ilgi büyük
Kırklareli'nin Vize ilçesi Kıyıköy beldesinde bulunan Aya Nikola Manastırı Kıyıköy'e tatile gelen tatilcilerin ilgisini çekiyor.
Denize girmek için plaja yol alan tatilciler, Aya Nikola Manastırı'nı ziyaret etmeden geçmiyor. Bu arada herhangi bir güvenlik görevlisinin bulunmadığı tarihi manastırı Hamdi Kaya gönüllü olarak 30 yıldır koruyor. Gelen ziyaretçiler, manastırı gezip gönüllü bekçiye bahşiş bırakıyor.
Manastırın Tarihçesi
Kıyıköy beldesi Pabuçderesi Vadisinde yer alan Aya Nikola Manastırı, 6. yüzyılda İmparator Justinyen döneminde yapıldığı sanılmakta. Kıyıköy'e 700 metre uzaklıktaki Aya Nikola Manastırı, kayalara oyularak meydana getirilen manastır üç bölümden oluşuyor.
Bunlardan birinci bölüm büyük bir kilise, ikinci bölüm kilise arkasındaki ayazma, üçüncü bölüm ise nartekse bitişik olan iki ayrı mekan var. Kayalar içerisine oyularak yapılan manastıra tuğla ve taştan ek yerler yapıldığı görülüyor.
Bir yerin turistik değerlerinin olması yetmiyor. Oranın nasıl değerlendirildiği önemli. İğneada'da olan çöp sorunu burada da dağlar gibi. Burada yetersizlikler kadar gelen ziyaretçilerin geride bıraktığı olumsuzluklar sözkonusu. Kimse kimseye suç atmasın. Gelen ziyaretçiler de ardından o denli çer-çöp bırakıyor ki sonra kalkıp "Kıyıköy'ü beğenmedik çok pis" demeleri samimiyetsiz. Hacı...sen önce kendin bir temiz ol da sonra laf et. Kıyıköy'de işletmeler malesef ki çok fırsatçı. Özellikle balık yiyebileceğiniz pekçok adı bilindik mekan bazen kazık fiyatlar çakıyor. Mekan zaten salaş o fiyata değen hizmet de almıyorsunuz. Bu konuda malesef gelenler haklı diyebilirim. Sıradan bir çay bahçesi bile bistro-kafe gibi fiyat çeker mi ya.? Çekiyor ama burada. Konaklama yerleri bu yıl turizmdeki sorunlar sebebiyle sinek avlıyor. Ama düne kadar güneydeki otellerden fazla günlük fiyat çekenler vardı. Fiyat kalite dengesi malesef ki uçurum gibi. Doğası kumsalları gerçekten nefis. denizi bir parça tehlikeli buluyorum. Dikkatli olmak gerekiyor. Fakat şu Aya Nikola konusunda artık ciddi bir koruma lazım. Kapısına gönüllü bir bekçi dikmekle koruma olmuyor. O adamcağız zaten bunu senelerce gönülle yaptı ama bir yetkisi yok. İçeriyi dolaşanlar kontrolsüz dolaşıyor. Duvarlara yazanlar çizenler. Bunu hangi hukukla durduracak o gönüllü bekçi ? Yapamıyor da adamcağız. Burası bir düzenlemeye ihtiyaç duyuyor. Giriş çıkışlar bu denli kontrolsüz olmamalı. Hatta cüzzi de olsa bir giriş ücreti şart. İçerinin bakımsız ve kirlenmiş görüntüsü biraz düzeltilmeli.