YOKLUK, YOKSULLUK VE YOLSUZLUK KISKACINDA TÜRKIYE

Mustafa Kemal Atatürk'ün ÇAgDAsLAsMA PROJESi'nin öngördügü birçok ULUSAL HEDEFLER vardir. Siyasi ve Ekonomik Bagimsizlik bu projenin önceliklerindendir. Ulusun yönünü ve yörüngesini degistirecek olan egitim ve ekonomik kalkinma, kültürel devrim cumhuriyetin birbirine bagli ve birbirini tamamlayan KURTULUs ve KURULUs SÜRECi'nin vazgeçilmez çalismalarinin basinda gelmektedir.
Mustafa Kemal, halki bu ULUSAL HEDEFLER organize edip yönlerdirmis ve yola koymustur.
Bugün Türkiye bu hedeflerin neresindedir? Cumhuriyetin ilani üzerinden seksen yili asan bir zaman geçmistir. Türkiye bugün ekonomik bagimsizligi, yoksuzlugu, yoksullugu, egitimsizligi tartismakta, Doguyu düsünüp Bati'yi konusmaktadir. Bugünkü iktidar zihniyet itibariyle dogulu, söylemi itibariyle de Batili görünmektedir. iktidara Yolsuzlugu ortadan kaldirip kaziyacagi iddiasi ile gelmistir fakat iktidarinin üçüncü yilinda meclis iktidarin yolsuzluklarini konusmakta, meclisteki sayisal güç ise böyle bir durum olmadigina nokta koymaktadir. Meclisin, Maliye Bakaninin yolsuzluk yaptigini tartistigi gün bütün gazeteler Türkiye'de dokuz milyon kisinin açlik sinirinda oldugunu, 19 milyon kisinin de YOKSULLUK içersinde yasadigini yazmislar, devletin bu yoldaki arastirma bilgilerini açiklamislardir. Cumhuriyet ilan edildigi zaman Türkiye'nin 12 milyonluk nüfusunun tümü yokluk ve yoksulluk içersinde iken, bugün 20 milyona yakin insan yoksuldur, geçinmekten acizdir, bir çogu devletin As KAZANLARI'ndan beslenmektedir. Odununu, kömürünü, nafakasini devletten alarak hayatini sürüklemeye çalismaktadir. Türkiye Büyük Millet Meclisi bunu tartismasi gerekirken 15-20 yildan beri devletin, hazinenin nasil soyuldugunu, bankalardan halkin paralarinin nasil hortumlandigini konusmaktadir. Tabii günlük ve yillik geliriyle geçinemeyen, islerini çeviremeyen devlet bu durumda borçlanmakta, yoksuzlugun, yoksullugun yok edilmesi için harcanmasi gereken paralar borçlarin, borç faizlerinin ödenmesine gitmektedir. Böylesine de kisir bir döngü içersindedir Türkiye..
YOKSULLUK, YOLSUZLUK BiZiM GELENEKSEL KÜLTÜRÜMÜZ müdür? Bunu kendi kendime çok sormusumdur. Gerçi Amerikali bilim adami Oscar Lews'in Portotiko Köylüleri üzerine yaptigi arastirmanin isiginda Prof. Dr. Orhan Türkdogan ve öldürülen Prof. Dr. Cavit Orhan Tütengil Türk halkinda YOKSULLUK KÜLTÜRÜ oldugunu söyleyip yazmislardir ama bu olayin üzerinde daha fazla durulmamistir.
Yokluk, yolsuzluk tarihten ve Osmanli'dan gelmektedir. Atatürk ve ismet inönü zamanlarinda yoklugu ve yolsuzlugu yenmeye, yok etmeye çalisanlar onlardan sonra halki da yanlarina alarak, bugünkü batakligin içersine girmislerdir. Basbakanlara yokluktan, yolsuzluktan yakinan köylü, kentli, kirsal kesimli insanlar sonradan özür dileyerek kendilerini soyanlari alkislamislar, sirtlarina alarak ikbal ve iktidara tasimislardir. Bazi bakanlarda meydana gelen GÖREV ve HiZMET ZARARLARI böyle dogmustur.
Altmis yillik çok partili hayata, demokratiklesme sürecine baktigimizda halkin yolsuzluk yapanlarin karsisinda tavir aldigi, seçim sandigini bu dogrultuda kullandigi görülmemistir. iktidarin bazi icraatlarindan, uygulamalarindan kokular geldigi yazildigi halde anketler iktidar oylarinin giderek arttigini, yolsuzlaga muhalefet eden partilerin oylarinda ise düsüsler meydana geldigini ortaya koymaktadir. Mersinli üretici birgün önce Sayin Basbakan'a girtlagini yirtarcasina kötü gidisi aykirirkan, "Lan" sözünü isitirken, ertesi gün özür dilemis, Basbakanim hakli" demistir. simdi bu durumda kim, neyin mücadelesini, kimin için yapacaktir? Ben 1970'li yillarda Belediye Baskan adayi iken Yayla'da bir kahvede yaptigim konusmadan sonra bir yurttasin, "Sen güzel konusuyorsun, güzel anlatiyorsun, bunlari yapacagina da inaniyoruz ama Hocam, sen görevine dön, bize yamuk insanlar lazim, çünkü biz kendimiz yamukuz" dedigini hiç unutamam. Varoslarda yasayan bu vatandasin Türkiye'nin hangi gerçegini anlatmak istedigini, esnekligi olan, prensipleri olmayan insanlari mi savundugunu sizin takdirlerinize birakiyorum. Ancak yurttasin bu söylemi karsisinda adayliktan çekildigimi bu vesileyle söylemis olayim. Tabii herkesin de "yamuk" olmadigi dogaldir. Bugün ülkemizde yokluk, yoksulluk ve yolsuzluk varsa bununla mücadelenin yaninda halkin da olmasi lazim geldigine inaniyorum. Yoksa bu olay toplumu çürütecektir.
nazifkaracam@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol