YEREL TARİHİN ÖNEMİ BÜYÜKTÜR

Akrabamız İsa Güngör ağabeye bir gün şöyle dedim: Baban Pirlepe'li Hüseyin Çavuş dini bayramlarda çok içten güzel şeyler anlatırdı. Babam çok severdi Hüseyin Çavuşu. Babanın öz yaşamını anlatır mısın? Bir saat konuştuk. Yakın tarihe ışık tuttu İsa ağabey. Yerel tarih, yakın tarih öykülerle, şiirlerle, romanlarla anlatılmalıdır. Üç ay sonra Hüseyin Çavuş'un şiirini yazdım. Kasketi, gülüşüyle 'Selahattin beni şiirle anlat' demişti sanki. O hikâye: Balkan Savaşı, I. Dünya Savaşı acılarla doludur. Balkanlar kan ve gözyaşı akıtır. Türk ve Müslümanlara, Avrupa ve Rusya'nın kışkırtmasıyla Hıristiyan çentikler, Sırplar pislik yaparlar. Dayak, işkence, katliam her şey. Osmanlı'nın hoşgörüsüyle yaşayan Hıristiyan halk ve çeteler papaz ve kralların yönlendirmesiyle her türlü kötülük rüzgârı eser durur Rumeli'de.Pirlepe'li Hüseyin Çavuş mahalle kavgalarında direnir. Müslüman mahalleler savunma içindedir. Bir kavgada bir Sırp'ı bıçaklar. Polis arar. İstanbul'a bir gemiyle gelir.
Askeri inzibatlar onu Kafkasya Cephesine postalar, asker olur.Osmanlı-Rus Savaşında esir olur. Takas edilir. İki kurada terhis olur. Arkadaşlarıyla İstanbul'dan gemiyle Tekirdağ'a gelir. Askerlik şubesine uğrarlar. Bir subay şöyle der: "Tekirdağ ve çevresinde yerli Rum çeteleri Türk halkına katliam ve işkence yapmaktadırlar. Bunlara karşı çıkalım. Bir şeyler yapalım." Gençlerden oluşan Türk birliği yerli Rum çetelerini Rum köylerinde sıkıştırırlar. Çatışmalar sürer gider. Yerli Rum çetelerinin şeflerinin, yönetim kadrosunun işlerini bitirirler. Ortalık rahatlar biraz.Türk gençleri köylerine, kasabalarına giderler. Pirlepe'li Hüseyin Çavuş, bakkal Mümin Babat'ın oradaki Asmalı Kahve'yi çalıştırır. Temmuz 1920'de Trakya Yunan işgaline uğrar. Kırklareli'nin Kuvayi Milliyecilerinin, yurtseverlerinin ölüm listesi gelir. Pek çok         Trakya-Paşaeli cemiyeti üyesi yurtsever ve Cafer Tayyar Paşanın bozulan ordusu Bulgaristan'a çekilir.         Orada örgütlenirler.Ölüm listesinde Pirlepe'li Hüseyin Çavuşta vardır.Kahveden bir arkadaşıyla alınır. Akşam karanlığında Yunan polisinin elinden kaçar, Türk çetelerine katılır.         
Arkadaşı katledilmiştir.1922 yılında Türk çeteleri Yunan ordusuna, askeri birliklerine Ankara'nın emriyle baskınlar düzenler. Onları oyalar. Kahraman Türk ordusu uzun savaşlardan sonra düşmanı mağlup eder.Kurtuluş ordusu 10 Kasım 1922'de Kırklareli'ne geldiğinde karşılayanlar arasında Pirlepe'li Hüseyin Çavuş Güngör de vardır. Kafkasya Cephesi'nden Hasan onu tanır. Sevinç içinde kucaklaşırlar. Eski tüccar ve zahireci Özcan Toker Pirlepe'li Hüseyin Çavuş'un damadıdır. Gürhan Toker'in anne tarafından dedesidir. Mert, güleç bir vatanseverdir.Selam olsun yurdu kurtaran kahramanlara! Selam olsun yurdunu seven, bayrağını seven, Atatürk ve arkadaşlarına saygılı Yunus gibi mert gönüllere… İnsanlık tarihi acılarla doludur…Serhat şehri Kırklareli sonsuza kadar gönüllerde yaşayacaksın, selam olsun sana!Ruhları şad olsun kahramanlarımızın…
Not: Yazar arkadaşım Nazif Karaçam "Ulusal Kurtuluş Savaşında Trakya" adlı eserinde 400 kişiyle konuşmuş. Hüseyin Güngör'ün adına da onun eserinde rastladım. Kitabını çok beğendim. Yerel araştırmacılara saygım sonsuzdur.Yerel tarihin önemi büyüktür. Trakya'da muhacirler yaşar… Yerel kent kültürünün ortaya çıkmasına katkıda bulunanlara selam olsun… Balkanlardan gelen her ailenin acılı bir hikâyesi vardır.Şahane Rumeli'yi kaybettik…