YAZILAN HABERI BILIM ADAMI DA OKUYABILMELI, SEYYAR SATICI DA

Çekilen fotograf gelecege kalacak bir mirastir

17-18 Haziran tarihlerinde Edirne’de gerçeklesen 19. Yerel Medya Egitim Semineri’nin ikinci gününde de önemli konular katilimcilarla paylasildi ve herkese katilim sertifikasi dagitildi. Ikinci günün oturum baskanligini Atilla Sertel yapti. Ilk konusmaci ise Anadolu Ajansi Genel Müdürü Hilmi Bengi oldu. AA’nin 90 yillik serüvenini kisaca özetlemeye çalisan Bengi, temelin saglam olmasi vesilesiyle 90. yillarini kutladigini belirtti. AA’nin sadece habercilik yapmadigini, bunun yaninda Türkiye’nin tanitimina katkida da bulundugunu söyleyen Hilmi Bengi, “Tanitim yalnizca tanitmak için degildir. Çektiginiz fotografi sadece günü kurtarmak için degil, gelecege kalacak bir miras ve tanitima vesile olacak bir ürün olacagini düsünerek çekmelisiniz” diye konustu.

Türkçe’nin gücünden haberdar degiliz

Oturumun ikinci konusmacisi ise seminerin belki de en önemli kisisiydi. Türk Dil Kurumu Baskani Prof. Dr. Åzükrü Haluk Akalin kürsüye geldiginde herkesin dikkati biraz daha açildi. “Türkçe’nin Kullanimi” konusu ile konusmaya baslayan Akalin, “Iletisimciligin temelinde dil vardir. Basin dilinin toplumun örnek alacagi dil haline gelmesine katkida bulunmak gerekir” açiklamasinda bulundu.

Türkçe’nin gücünden haberdar degiliz diyen Prof. Akalin, slayt esliginde Türkçe’nin yapisini, günlük kullanimdaki yanlislari, yazili ve görsel basinda yapilan yanlislari anlatarak, dogrularini gösterdi, öne-rilerde bulundu ve bilgisini katilimcilara aktarmaya çalisti.

Gazeteler tasarim konusunda özgürlük içinde degiller

Oturum, Selçuk Üniv. Iletisim Fak. Ögr. Üy. Doç. Dr. Mustafa Åzeker’in “Sayfa Tasarimi” konusunu anlatmasiyla devam etti. Sayfa tasariminin yerel basinda gözden kaçirilan bir unsur olduguna dikkat çeken Åzeker, “Sayfa düzeni ayrinti degil, esasa dayali birseydir. Içe-rigin gücünü arttirabilir veya azaltabilir. Hangi haberin daha önemli olduguna vurgu yapilmasini saglayan bir olaydir” dedi. Gazetelerde okurun bilinçalti ve bakisina göre sag sayfalarin sol sayfalardan daha öncelikli oldugunu kaydeden Åzeker, “Bir gazetede öyle bir düzen yakalanmali ki, logoyu kapattiginizda veya gazeteden herhangi bir parça kopardiginizda bile hangi gazete oldugu anlasilmalidir” diye konustu.

30 yil boyunca ayni gazeteyi alan bir okuyucunun bu bagliligini sayfa tasariminin güçlendirdigini belirten Mustafa Åzeker, “Bu görsel kimliktir. Asinaliktir. Gazeteler tasarim konusunda sonsuz bir özgürlük içinde degiller. Bence Türkiye’de Hürriyet gazetesinin kurdugu bir hegamonya var. Yigma, vitrin sayfa düzeni. Vatan, Sabah, Milliyet, Hürriyet hep birbirine benzer. Ama mesela Cumhuriyet bati tarzi, modüler tasarimi olan bir gazetedir. Zaman gazetesi de Amerikan gazetelerinin tarzinda bir tasarima sahiptir. Çok sayida da ödül almistir. Ama modüler tasarim bizim yerel gazetelerimizde hiç yoktur. ‘Okuyucu yadirgar’ gibi endiseler vardir. Türkiye’de maalesef sorunlu bir sayfa düzeni vardir. Bunun sadelestirilmesi gerekmektedir” açiklamasinda bulundu.

Yerel basin yeterince güçlenememistir

Yüksel’in ardindan konusma sirasi Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Sekreter Yardimcisi Süleyman Ukav’a geldi. Yerel basinin Türkiye’de yeterince gelismedigini söyleyerek konusmasina baslayan Ukav, yerel gazetecilikte çesitli sorunlar yasandigini da sözle-rine ekledi. Gazetelerin içerigine yönelik cümleler kay-deden Ukav, yazilan haberlerin bilim insaninin da, seyyar saticinin da okuyabilecegi bir tarz da olmasi gerektigini altini çizdi.

Daha sonra kürsüye Anadolu Üniv. Iletsim Bilimleri Fak. Ögr. Üy. Doç. Dr. Erkan Yüksel ge-lerek, “Haber Yazma Teknikleri” konusunu anlatti.

Yerel basin yerel heyecanlari yakalamalidir

Haber yazma sürecinin 4 asamadan olustugunu anlatan Yüksel bunlari; düsünme ve odak noktasi bulma, bilgi toplama, haber yazma, denetim ve dogrulama olarak siraladi ve sunlari kaydetti:

“Hersey haber degildir. Haber, önemli olandir. Yerel basin yerel heyecanlari yakalamalidir. Haber giris tekniklerini de; özetleyici giris, tanimlayici giris, alinti giris, sorulu giris teknigi, genelleyici giris, zitlik ifade eden giris, öyküleyici giris ve okur-izleyici haberli giris olarak siralayabiliriz.”

Yüksel’in meslege yönelik çesitli konulari anlatmasinin ardindan oturumun son konusmasini AP Türkiye Foto Muhabiri Burhan Özbilici “Temel Fotografçilik-Medyada Fotograf Editörlügü” adi altinda yapti. Özbilici insanlarin gazeteciye son zamanlarda güvensizlik duydugunu belirterek, buna sebep olarakta gerçegi eksik yansitmayi gösterdi.