YAKAN YAKANA

Cirit oynuyoruz. Atlarimiz bize özgü. Kargilarimiz da.

Disardan karisanlarimiz görüsenlerimiz girla.

Ele seyir gerek. Agizlari kulaklarinda.

Biz, birbirimizi yipratmanin telâsinda, derdinde.

Köylünün sahipsizligini, isçinin bir kenara itilmisligini, halkin bir kösede unutulmuslugunu gizlemeye çabaliyor sahlar, padisahlar.

Umutsuz mu umutsuz kitle.

Yine de kendine mâlik degil. Yine de bigâne çaresizligine.

Eli sakaginda, kahve kuytularinda…

Oysa…

"Milletin canini yakan yakana

Yetkili yetkisiz bakan bakana

 

Arz-i endam ile gezen gezene

Ulusça bizler de sezen sezene

 

Her tasin altindan çikan çikana

Fosseptik selinden bikan bikana

 

Kirli salvarlari açan açana

Höt-zötü duyunca kaçan kaçana

 

Siziyi kalbinde duyan duyana

Yine bu gidise uyan uyana

 

Milletin cebini çalan çalana

Mazlumun ahini alan alana

 

Halk düsmanlarini seçen seçene

Ulusun irzina geçen geçene

Bu yarista geri kalan kalana

Açlar sinifina dalan dalana

 

Haram çukuruna akan akana

Hirsiza madalya takan takana

 

Sifirdan milyarder olan olana

Hayali keseler dolan dolana

 

Kahrindan hirsindan ölen ölene

Yüzer gezerleri bölen bölene

 

Fukara milleti soyan soyana

Yetim hakki yiyip doyan doyana

 

Söylerim ha deyip kaçan kaçana

Yakarim ha deyip yakan yakana"

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol