Vali Öner; "Insanlar da arilar kadar çaliskan olursa, bereket artar"

 

Saat 9.00’da baslayacagi belirtilen etkinlik, erken saatte yeterli katilimin saglanamamasi üzerine yarim saat gecikme ile 9.30’da baslatildi. Açilis, saygi durusu, Istiklal Marsi ve farkli illerden katilim gösteren konuklarin takdimi ile baslayan program sirasi ile Kirklareli Ari Yetistiriciligi Birligi Baskani Ridvan Ulus, Tekirdag Namik Kemal Üniversitesi Yrd. Doç. Dr. Devrim Oskay, Tarim Il Müdürü Hasan Çebi ve Kirklareli Valisi Ali Haydar Öner’in açilis konusmalari ile sürdü.

Aricilik ile geçimini saglayan vatandaslari bilgilendirme amaciyla düzenlenen etkinlige, Orta Dogu Teknik Üniversitesi Biyoloji Bölümü ögretim görevlisi Porf. Dr. Aykut Gence’de katilim gösterdi. Seminerde Banu Oksay’in “Bal Arilari ve Çiçekleri” isimli resim sergisi de ayrica yer aldi.  Etkinlik süresince ilimize bagli köylerden gelen vatandaslar ile katilimin artmasi sonucunda bazi davetliler semineri ayakta takip etmek zorunda kaldilar. 

2002 yilinda 65 üyesi ile kurulan birligin 2011 yili itibari ile 460 kayitli üyesi ve 25.840 kovani ile hizmetlerine devam ettigini vurgulayan Kirklareli Ari Yetistiriciligi Birligi Baskani Ridvan Ulus yaptigi konusmasinda arinin mucizevi yaratilisina degindi. 

Ulus; “Son Yillarda bölgemiz için alternatif geçim kaynaklarindan aricilik ciddi mesafeler kat etti. Orman köylüsünün geçimine katkida bulundugu gibi bu bölgelerde ariciligin üst seviyesi olan organik ariciliga kapi açmistir. Bölgemizin % 40’a yakini ormanlik arazi teskil ettigi gibi Çevre ve Orman Müdürlügü’nün orman sahalari içersinde ki bos alanlara binlerce kizilcik, yabani ahlat, kusburnu, yabani elma ve ihlamur gibi ariciligin gelecegi olan yabani meyve türlerinin diktirilmesi, ariciligimiz adina medari iftarimiz olacaktir. Bu projeyi düsünen ve gerçeklestirenlere birligim adina tesekkür ediyorum.

Son yillarda arilarin genetik kirliliginin, aricilikta ari hastaliklarina dayaniklilik ve bal veriminde düsüklügüne neden oldugu bilim insanlarimizca ifade edilmektedir. 2002 yilinda Il Özel Idaresi’nin destegi ile baslattigimiz Trakya arisinin verim ve temizlik yeteneginin ortaya çikarma çalismalari ilimiz ve bölgemiz adina sürdürülmektedir” dedi.

Ulus konusmasinda tarim arazilerinde kullanilan 1 Litre bos insektisit (böcek öldürücü kutunun) 40 ton suyu kirlettigini, bu durumun sonucunda ise 800 ari kolonisi yani 48.000.000 adet ari oldugunu ve bu kutularin tarim arazilerine ve su kenarlarina atilmamasi gerektigini önemle hatirlatarak konusmasini tamamladi. 

Ulus’un konusmasinin ardindan Tarim Il Müdürü Hasan Çebi 2010 yilinda yapilan yardimlardan bahsederek, 361 aricinin 25.840 kovanina 155.040 TL destekleme ödemesi yapildiginin altini çizdi.

Çebi, “Ilimiz ari yetistiriciliginde iklim ve flora bakimindan oldukça zengindir. Ilimizde her yil degismekle birlikte 750.000 da ayçiçegi ekimi oldugu düsünülürse bitkisel üretimdeki verime tozlasma ile olan katkisinin yaninda, günden güne ari ürün çesitliliginin artmasiyla aricilarin gelir seviyelerinde önemli artislar saglayacagi kesindir. Çünkü aricilik sabit ve isletme maliyetleri hariç üretim için hiçbir girdiye ihtiyaç duymadan üretim yapilan tek isletme koludur. Ilimiz sinirlari içerisinde yer alan Yildiz daglari dünyanin sayili bitki biyolojik çesitliligine sahiptir. Buradaki çiçekleri en iyi sekilde degerlendirerek insanlarin hizmetine degisik ürünler adi altinda sunacak tek varlik aridir.

Ilimizde 2009 istatistik rakamlari ile toplam 40.682 ari kolonisinin 32.818’i fenni kovan, 7.864’ü ise geleneksel sepettir. 549 ton bal, 158 kg polen ve 17 ton balmumu üretimimiz vardir. Ilimizde ari yetistiriciliginin tek yönlü bal üretimi olarak yapilmasi polen, propolis, ari zehiri, ari sütü, bal mumu, bal tozu, apilarnil gibi diger ürünlere yer verilmemesi sonucu yetistiricilerimiz bu zengin floradan yeterince yararlanamamaktadir. 2010 yili itibariyle 361 aricimizin 25.840 kovanina 155.040 TL destekleme ödemesi yapilmistir. Fakat propolis, ari sütü, ari zehiri üretim kayitlarimizda mevcut degildir. Bu da gösteriyor ki ari ürünlerinde Ürün çesitliligine gidilmesi gereklidir. Bakanligimiz Ilimizin de içinde bulundugu 5 ilde geleneksel ariciligi da desteklemektedir. Ilimiz bal üretim sezonunda il sinirlari disindan gelen 342 gezginci aricinin 51.736 ari kovaninin bal üretimine katki saglamaktadir.

Özellikle toplam arazimizin % 39.71 ormanliktir. Yildiz daglari dünyanin sayili bitki biyolojik çesitliligine sahip iken, Gen kaynaklarini korumak amaciyla isole bölgesi olarak ilan ettigimiz alanimiz varken aricilarimizin organik ariciliga geçmemeleri aricilik konusunda ciddi bir eksikliktir. Yöre ballarinin farkli floralar içerside birbirine karistirmadan tasnif edilmesi Pazar degerini artiracak, bölge ekonomisine ciddi katkilar saglayacaktir

4.320.000 Ari kolonisi sayisi ile dünya ikincisi olurken bal verim ortalamasin da 16 kg ile 10. sirada yer almaktayiz. Bu sonuç gösteriyor ki; ari islahi konusunda ciddi sikintilarimiz var. Ülkemiz dünya ari gen varliginin % 20'sine sahip olup; Doguda “Kafkas” ari irki, Güneyde “Hatay” ari irki, Orta Anadolu’da “Anadolu” ari irki ve Marmara bölgesinde “Trakya” arisi basta gelenleridir. Ari gen kaynagimiz islah çalismalarinin olmazsa olmazlaridir. Inancim odur ki; ilimizde yapilacak olan Trakya arisinin temizlik yetenegi ve yüksek bal verimi konularinda islah edilip üreticilerimizin hizmetine sunulmasi ariciligimiza önemli bir katki olacaktir.

Iyi bir ekolojiye sahibiz. Ari genotipimizi islah edecegiz, ürün çesitlendirmeye giderek, pazarlama, örgütlenme konularinda daha da aktifleserek, koloni bakimindaki eksikliklerimizi gidererek ülkemiz üretimine ciddi katkilar sagliyacagimizdan eminim. Aricilik egitim seminerimizin ilimize ve ülkemize hayirlar getirmesini dilerim” dedi ve aricilik egitim seminerinin hazirlanmasinda emegi geçen herkese tesekkürlerini sundu.

Tarim Il Müdürü Hasan Çebi’nin istatiksel konusmasinin ardindan Kirklareli Valisi Ali Haydar Öner’i kürsüye daveti üzerine Vali Öner de açiklamalarda bulundu.

Öner, ”Görüyorum ki Kirklareli’nde ariciliga verilen önem çok fazla. Ari çok müstehcen bir yaratiktir. Koloninin sürekliligi için erkek arilarin hayatlarini feda ettikleri biliniyor. Fakat insanlar bazi yerlerde bu hayvanlarin ürettikleri balin bile sahtesini yaptilar. Arisiz bal ürettiler. 

Buralardan örnek veremeyecegim fakat Çankiri’nin bir kasabasinda arisiz bal ürettiler. Tabii ki engel olduk. Içine seker karistirilmis balin reçelden bir farki yoktur. Balin çok olmasi degil, kaliteli olmasi önemlidir. Ilimizde 40.000 yerli, 52.000 de konuk arici mevcut. Nitekim aldigimiz ürünü çogaltmak ve inovasyon denilen gelisim tekniklerini kullanmamiz lazim.

Tüm bunlarin yaninda herkes aldigi balin hangi tür çiçekten derlendigini bilmelidir. Fakat rastgele alinan balin reçelden farki nedir? Toplantiyi organize eden arkadaslari ve Aricilar Birligi’ni kutluyorum. Insanlar da arilar kadar çaliskan olursa bu topraklarin bereketinin artacagini düsünüyorum, tesekkürlerimi sunuyorum” diyerek kürsüden ayrildi.

Program daha sonra; ODTÜ Biyoloji Bölümü Prof. Dr. Aykut Gence’nin slayt gösterisi, Doç. Dr. Banu Yücel’in ari ürünlerinde kimyasal kalinti problemi isimli anlatimlari, Yrd. Doç. Dr. Yahya Tuncay Tuna’nin Trakya bölgesi bal arisinda irk ve ekotiplerin geometrik morfometrik yöntemlerle belirlenmesi isimli anlatimlari ve tartisma bölümü ile devam etti.

Öglenden sonrasi ise, Ressam Banu Oksay’in Bal Arilari ve Çiçekleri isimli resim sergisi, Ahi Evran Üniversitesi Ziraat Fakültesi ögretim görevlisi Yrd. Doç. Dr. Rahsan Ivrin Tunca’nin Dünyada ve Türkiye’de aricilik ürünlerinin Istatiksel degerlendirmesi, ODTÜ Biyoloji Bölümü ögretim görevlisi Bal Arisi Genetigi isimli anlatimi, Namik Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Ari Dünyasi Ögrenci Toplulugu’nu temsilen Nihan Babacan ve Merve Oguz’un balin özlellikleri ve kullanimi isimli anlatimi, ODTÜ Biyoloji Bölümü ögretim görevlisi Prof. Dr. Aykut Kence’nin  göçer aricilik ve bal arisi irklarinin anlatimi, Namik Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi ögretim görevlisi Yrd. Doç. Dr. Devrim Oksay’in Trakya Arisi’nin performans, hastalik ve zararlilarin dirençlik özelliklerinin islah yöntemleri kullanilarak gelistirilmesi isimli anlatimi, ari ölümlerinin nedenleri ve önleme yollari basligi altinda Prof. Dr. Muhsin Dogaroglu’nun anlatimi ile tamamlandi.