Vali Musmal, "Yeni Ergeneler yaratmamaliyiz"

Vali Musmal yaptigi konusmasinda sunlari kaydetti, ”Benim her zaman savundugum bir felsefem var. Diyorum ki; Bir Il’i o ilde  yasayanlar kalkindirir. Trakya’da 1.5 milyon insan yasiyor. Bu 1.5 milyon insanin gelecegini, yasayacagi bölgeyi yine o bölgede 1.5 milyon insanin yasadigi insanlar, bölgenin önderleri, liderleri, yerel yöneticiler, sivil toplum örgütleri, tüm dinamik unsurlar harekete geçirilerek o bölgenin kalkinmasi saglanmalidir. Ama baktigimiz zaman bölgemizin nüfusu yaslanmis. Bunu ikinci bir anektod olarak sizlere sunmak istiyorum. Türkiye’nin en yasli 6 ili arasinda Edirne ve Kirklareli mevcut. Tekirdag biraz kurtariyor. Saniyorum ki bu da göç almasindan kaynaklaniyor. Çorlu ve Çerkezköy’den dolayi ülkemizin degisik yerlerinden göç aldigi için Tekirdag’in yaslilik orani 31.2 Edirne’nin yaslilik orani 36 Kirklareli’nin yaslilik orani 35.5 Türkiye’nin en yasli ili de Çanakkale. ”

Yas ortalamasinin yüksek olmasi nedeniyle Trakya’nin genç nüfusa ihtiyaç duyabilecegini belirteb vali Musmal, ”Hani hep söylüyoruz; Avrupa ülkeleri yaslandi. Afrika’dan Asya’dan ve diger çesitli kita ve ülkelerden isçi talep ediyor. Sanirim Trakya’daki illerimiz de belki ilana çikarak genç nüfus talep edebilirler. Kalkinma ajanslarinin bölgenin kalkinmasinda son derece önemli yeri var. Kalkinma ajansinin görevi; kamu kurum ve kuruluslari, üniversiteler, sivil toplum örgütleri, özel sektör, toplumun diger ögeleri aralarinda is birligini saglayarak, onlarin bilgi birikimlerinden, onlarin deneyimlerinden faydalanarak bölgenin kalkinmasini saglamak. Bunun içerisinde bir de kalkinma kurulu olusturulmus. Ortalama 3 ilden 100 kisinin katilimi ile olusturulan kalkinma kurulu yilda iki defa toplaniyor ve bu toplantilarda kalkinma ajansinin çalismalarina yön vermek onlara isik tutmak, ayni sekilde kalkinma kurulunun çalismalarina ufuk saglamak amaciyla, buraya katilan arkadaslarin ilgili tecrübelerini, deneyimlerini, bilgilerini, görgülerini, yaptiklari çalismalarina bize isik tutacak. Ayni zamanda bu kalkinma ajansinin sagladigi Trakya Bölge Plani eger kalkinma kurulunun düsünceleri, çalismalari ve deneyimleri ne kadar çok kalkinma planina yansirsa kalkinma ajansinin yaptigi bölge plani o kadar basarili olur diye düsünüyorum. Çünkü hersey birbirine baglantili olarak devam ediyor. Artik tek bir birimin, tek bir insanin, tek bir kurumun bölgenin tamamini kucaklayarak kalkinmasi mümkün degildir. Zaten artik modern dünyada böyle bir sey de yok. O toplumun dinamikleri hepsi harekete geçerek, tek bir noktaya hedeflenerek o bölgenin kalkinmasini saglamak lazim. Bunu saglarken de Trakya bölgesinin tarihini, turizmini, çevresini koruyarak hatta gelistirerek mevcut kayiplari da önleyerek -azaltarak- kalkindirmamiz gerekiyor. Her gittigimiz toplantilarda söylenen, “Ergene Deresi elden çikti.” Bana geçen gün kendi ilimdeki toplantida bir sivil toplum örgütünün baskani, “Sayin valim ben Åzeytan Deresi’ni geri istiyorum” dedi. Önemli bir kalem. Yani Åzeytan Deresi bildigim kadariyla Ergene ile birlesen bir dere. Bunun gibi onlarca derenin birleserek meydana getirdigi Ergene Ovasi Edirne, Tekirdag ve Kirklareli’nin ortasindan geçen ama etrafa sagliksiz bir ortam görüntüsü veren hatta bunun da ötesinde gerçekten de çevre felaketine sebep olabilecek bir görüntüye yine bizler sebep olduk.

Bugün gerçekten de Trakya’nin kalbi burada atiyor. Belediye baskanlari, sivil toplum örgütü baskanlari, meclis üyeleri, meclis baskanlari, asagi yukari toplumun tüm dinamiklerini kapsayan, onlari burada temsil eden bir ortamdayiz. Herkes görevini yaparsa aslinda Türkiye kurtulur. Bana verdikleri bilgi notunda iste efendim Trakya Kalkinma Ajansi’nin tüm birimleri görevlerini yaparsa Trakya Kalkinma Ajansi iyi noktaya gelir. Aslinda Türkiye’de her fert görevini yaparsa, biz zihniyetimizi degistirirsek Türkiye istedigimiz noktada olur. Esas problem bizim beynimizde. Bizler bir zihniyet degisimini yasamamiz lazim. Ben tanistigim tüm yerlerde, en son katildigim bir televizyon programinda bile söyledigim birsey var; “Arkadaslar lütfen artik yerlere tükürmeyelim” diyorum. Burnumuzu temizledigimiz peçeteyi yere atiyoruz. Adam sifir Mercedes’e binmis, içtigi su sisesinin yere attigini Ankara’da da Kirklareli’de de gördüm. Bu toplumla bir yere varamayiz ki arkadaslar! Hep söylüyoruz, Türk milletinin üstün özellikleri var mi? Var. Türk milettinin bir ferdi olmaktan gurur duyuyorum. Çok güzel özellikleri, dünya milletlerine göre üstünlüklerimiz var. Ama bir de öz elestiri yapmaliyiz. Bir de Trakya bati derler. Bazi yönlerden batinin özelliklerini tasiyor. Bazi yönlerden asla. Mesela çevre temizligi bakimindan bati ile hiç bir ilgisi -alakasi- olmayan bir görüntü var. Yine sokaklar pis. Insanlar elindeki herseyi yere atiyor. Ondan sonra sorumluk duygusu almiyor. Hani bir atasözü var; Aslan yattigi yerden belli olur. Eger biz kendimizi Aslan diye itham ediyorsak, yerimizi temiz tutacagiz. Iste böyle her türlü toplantinin bunlara faydasi olduguna ben inaniyorum. Yasanabilir bir çevre, çocuklarimiza utanmadan birakacagimiz bir Türkiye. Åzimdi yeni Ergene dereleri yaratmamiz lazim. Gelisme, kalkinma ve sanayi hepimize lazim. Ama bize hersey lazim. Çevre de toprak da doga da lazim. Åzu Kirklareli’nin sahip oldugu orman güzelligi saniyorum, Türkiye’de yok. Degisik sekillerde varsa belki Karadeniz’de var. Toroslarda çam var. Ama bu kadar zengin orman çesitliligi ülkemizin baska bir yerinde en azindan bu sekilde yoktur. Longoz ormanlarimiz, normal ormanlarimiz, magaralarimiz var. Ve diger illerimizin Edirne’nin çok tarihi turistik yerleri var. Bunlari hem muhafaza ederek koruyabiliriz. Ama çevreyi batirarak hiç kimsenin zenginlesmeye hakki yok. O çevre tüm milletin, tüm toplumun ortak malidir” dedi. 

Konusmasinin sonunda bir sonraki toplantilara kimsenin geç kalmasini istemedigini belirten Vali Muammer Musmal, ”Bu gerçekten de bir kültür. Avrupa bu isi, eger bir insanla randevulasip eger 5 dakika sonra gidiyorsan seninle görüsmüyor. Yani “Toplantisina uymayan bir adamla ben niye görüsecegim” diyor. Bu bir kültür ve biz bunu yerlestirecegiz. En azindan bunu Kirklareli’de saglayacagiz. Her toplanti saatinde baslayacak, saatinde gelmeyenler o toplantiya giremeyecek. Ben bu duygu ve düsüncelerle bu toplantinin kalkinma kurulunun alacagi tüm kararlar, kalkinma ajansinin çalismasina isik tutacak ve yön verecektir. Bir yol haritasi olacaktir. Trakya bölgesini insallah örnek bir bölge olarak, Avrupa’ya yakisir bir bölge olarak, Türk insanina yakisir bir bölge olarak aradaki farkliklari kaldirarak, çevreyi koruyarak, gelistiririz, kalkindiririz. Bunlar bize bagli” diye konustu.

Kirklareli Valisi Muammer Musmal’in konusmasini takiben kurul toplantisina katilanlar için yoklama yapildi. Tek tek okunan kurum ve stk isimlerinin ardindan bir önceki birlesime ait tutanak özetini Kirklareli Ticaret Borsasi Baskani Turhan Altintel okudu. Trakya Kalkinma Ajansi uzman personeli Mehmet Karaman'in mali destek programlari hakkindaki sunumuyla devam eden toplantida, Trakya Kalkinma Ajansi Genel Sekreteri Mehmet Gökay Üstün de 2010 Yili I. Dönem Faaliyet Raporu ve 2010 Yili ikinci dönem çalismalari ile hibe programi hakkinda bir sunum gerçeklestirdi. Kurul üyelerinin görüslerinin alinmasini takiben toplanti, proje fikirleri çalismasi ile dilek ve temenniler bölümünün ardindan sona erdi. Trakya Kalkinma Kurulu 2. Olagan Toplantisi’na Kirklareli Valisi Muammer Musmal, Trakya Kalkinma Kurulu Baskani Özlem Yemisçi, Kirklareli Il Genel Meclisi Baskani Tuna Soykan, Kirklareli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Aykaç, Trakya Kalkinma Ajansi Genel Sekreteri Mehmet Gökay Üstün, Trakya genelindeki il ve ilçe ticaret ve sanayi odasi baskanlari, ticaret borsasi baskanlari, ilçe belediye ve kaymakamlari, kamu kurum ve kurulus temsilcileri ile sivil toplum kuruluslari katilim gösterdi.