VERGI ALMA BORÇ AL ÜRÜN EKME SATIN AL

Cumhuriyeti kuranlarin yaptiklari her hizmetin, her girisimin bir amaci ve hedefi vardi. Ekonomik Bagimsizlik için bunu gerekli görüyorlardi.
Onlar görmüs, bilmis ve yasamislardir ki bir ülkenin EKONOMIK BAÄzIMSIZLIgI yoksa, yani ülke ele güne muhtaç durumdaysa o ülke bagimsiz degildir. 1923 yilinda Atatürk'ün yakin silah arkadasi, Cumhuriyetin IKINCI ADAM'i Lozan Baris görüsmelerinde Düveli Muazzama'ya bunu anlatip kabul ettirmisti. Bu nedenle Cumhuriyetçiler, Osmanlilar zamaninda yabancilarin eline geçmis bütün ekonomik isletme ve kaynaklari satin almislardir. Bugünün ifadesiyle MILLILESTIRMISLERDIR, yani ulusun, halkin mali yapmislardir. Aradan 83 yil sonra ise bunlarin yerli ve yabancilara satilmasina ÖZELLESTIRME demislerdir.
Bugün Türkiye'yi yönetenler, Türkiye'yi kurtaranlarin, cumhuriyeti kuranlarin EKONOMIK BAÄzIMSIZLIK anlayislarinin neresindedirler?
Cumhuriyetin EKONOMIK ISLETMELERI Özellestirme adi altinda birer birer yerli ve yabanci kisilere, sirketlere satilmislardir. Bu pazarlama isi bu iktidar döneminde daha büyük bir hizla yapilmistir. Hatta Basbakan ülkeyi bile pazarlayacagini söylemekten çekinmemistir. Basinda çikan haberlere, ekonomi bilimci ve yazarlarin yazdiklarina göre bugün itibariyle yerli sirketlerin yüzellisine yakini yabancilarla ortak hale gelmislerdir. Bankalar da yabancilarla ortakligi yeglemislerdir (tercih etmislerdir.) Fakat bakin görün ki iktidarlar memleket elindeki isletmeleri ucuz pahali satmis olmalarina ragmen Türkiye Cumhuriyeti'nin borçlari artmistir.simdi ülke o hale gelmistir ki slogan, "VERGI ALMA BORÇ AL, ÜRÜN EKME SATIN AL" olmustur. Vergiyi herkesten almayacaksin. Büyük bir kesimi Kayit Disi tutacaksin. Yani onlarin az veya çok gelirini vergilendirmeyeceksin. Senin gelirin harcamalarina yetmiyorsa borç alacaksin. Niçin? ikbal ve iktidarin, seçimi kazanman için.. Ekmeyeceksin, ektirmeyeceksin niçin? Ekmedigini, ektirmedigini satin alacaksin. Bir kisim insanlara ithalat imkani vereceksin, para kazanmalarini saglayacaksin. sekeri degil, misiri tatlandirici olarak kullanacaksin. Amerika'dan misir ithal edeceksin. iktidarin bir Bakaninin oglu galiba bu islerle mesgûldür. Bir takim karisik isler yapacaksin ki halk bunu anlamayacak. Halkin anlamadigi seyi halkin diliyle söylemeyeceksin ve isi böyle götüreceksin.
Hiç kuskusuz alip satiyorsan, ticaret yapiyorsan oyunu kurallarina göre oynayacaksin. Kendi çiftçine ektirmeyeceksin ama söz gelimi bir yabanci ülke çiftçisinin misirini, yagini, bugdayini alacaksin. Biliyor musunuz geçen yil (2006'da) tarim alaninda 104 bin kisi çiftçiligi birakmistir. Bunu devletin ilgili kurumlari açiklamislardir. Belki bu rakam daha büyüktür. Demek oluyor ki tarimda ve tarim alaninda çalisanlarda bir azalma, bir daralma söz konusudur. Bu insanlar çiftçiligi biraktiktan, birakmak zorunda kaldiktan sonra ne yapmislardir? Hemen bir baska is mi bulmuslardir? Hadi canim sende güldürmeyin beni. Ülkede isini birakana degil, isi olmayana bile is yoktur. Kaldiki çiftçinin biraktigi isten baska yapabilecegi bir baska is yoktur. Çünkü onun meslegi çiftçiliktir. O, Atatürk'ün ifadesiyle, Memleketin hakiki sahibi ve efendisidir. Üreticidir. Üretici hayatta büyük insandir. Ayagi çarikli, eli nasirli insanlar cumhuriyetin sevdigi, önem verdigi kesimin insanlaridir. Yani eskiden öyleydi. Biz çocuklugumuzda ÇIFTÇi MARSI'ni söylerdik. Toprak Bayrami yapardik. Fakat ne yazik ki iyi basladik iyi götüremiyoruz. Ülkenin Orta Diregi denilen kesimi kaybediyoruz ki onlar çiftçi, esnaf ve dar gelirli insanlardir. Bir arastirma yapilsa bunlarin içinden borçsuz insan çikar mi? Sanmiyorum. Hatirliyorum 1960'li yillarda ilk KÖY ISLERI BAKANLIÄzI kuruldugu, CHP Milletvekili Lebib Yurdoglu Bakan oldugu zaman Trakya'da bir arastirma yapilmisti da bütün köylülerin ekin tüccarina, odun tüccarina borçlu olduklari ortaya çikmisti. Hükümet de bu borçlari ödeyip köylüyü, çiftçiyi kurtaramayacagini anlayinca isi oldugu yerde birakmisti. Aradan elli yila yakin zaman geçtigi halde bu insanlar kurtulmus degildir. Aksine isi birakip baska ise gitmeye baslamislardir.
Sayin Süleyman Demirel her seçimde, Herkese is, Herkese As diyerek ikbal ve iktidar sahibi olmustur ama ülkenin açlari, issizleri azalmayip hep artmistir. Ne haber?

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol