Kırklareli İl Genel Meclisi Tarım ve Hayvancılık Komisyonu Kırklareli’nde bulunan barajların ve hayvan sulama göletlerinin kuraklıktan ne kadar etkilendiği ve halkın mağdur olmaması için ne tür tedbirlerin alınması gerektiği konusunda hazırlattığı raporu Cuma günkü İl Genel Meclisinde görüştü. Raporu Komisyon Başkanı İlhan Okumuş sundu. Kuraklık nedeniyle sulu tarımın bu yıl Kırklareli’nde ciddi miktarda azalacağını bununda mısır, ayçiçeği ve sebze ekiminde önemli oranda azalmalara neden olacağını söyleyen Okumuş, “Küresel ısınma ve beraberinde gelecek olası bir 2023 yılının yağışsız geçmesi durumunda Kırklareli ilini ciddi bir su sorunu beklemektedir. Karlı gün sayılarının azalması, parlatmalar ile suların yön değiştirmesi, ciddi miktarda sayıları 3000'ni geçen yasal hale dönüştürülen su sondajları (Bugün net olarak sayıları bilinmemektedir. Ayrıca kaçak birçok su kuyusu bulunmaktadır ve denetimler yeterli yapılamamaktadır.) Bütün bunların sonucunda yer altı sularının bugün Namık Kemal Üniversitesinin yaptığı araştırmalara göre Ergene Havzasında bulunan yer altı su rezervi % 85 azalmış, % 15 yer altı su rezervi bulunmaktadır. Buna ek olarak İstanbul'a su alınan İSKİ 'ye ait olan Papuçdere ve Kazandere de Nisan ayı başında toplam su rezervi % 8 'in altına düşmüştür. İstanbul ciddi olarak Istrancaların sularına ihtiyaç duymaktadır bütün bu verilerin ışığında
Kırklareli ili ciddi bir su sıkıntısı ile 2023 yılında günümüzde kalmıştır. Bahar yağışlarına umutlar bağlanmıştır” dedi.
Kırklareli İl Genel Meclisi’nin 7 Nisan 2023 tarihli Nisan ayının son toplantısında ele aldığı Kırklareli’nde bulunan barajların ve hayvan sulama göletlerinin kuraklıktan ne kadar etkilendiği ve halkın mağdur olmaması için ne tür tedbirlerin alınması gerektiği konusunda Tanım ve Hayvancılık Komisyonuna hazırlattığı rapor ele alındı. Raporu Komisyon Başkanı İlhan Okumuş okudu. Okumuş raporda artan sıcaklık, su tüketimi, azalan yağışlar ve alınması gereken tedbirler ile Kırklareli’nin baraj ve göletlerinin doluluk oranlarına değindi.
Okumuş raporda yer alan şu ifadelere yer verdi;
“Kırklareli İl Genel Meclisinin 07.03.2023 tarih, 159 sayılı kararı ile il Genel Meclisi üyeleri Saygun Ersin, Ufuk İn, Tarık Akın tarafından 07.03.2023 tarihinde verilen yazılı önerge ile Kırklareli ilinde bulunan barajların, göletlerin kuraklıktan ne kadar etkilendiği ve halkımızın mağdur olmaması için ne tür tedbirler alınması gerektiğinin incelenmesi hakkında verilen önerge meclisimizde görüşülerek ‘Tarım ve Hayvancılık Komisyonuna’ havale edilmiştir.
Komisyonumuz konuyu iklim değişikliği, arazi kullanımı ve su ilişkisi yönleri, iklim değişikliğinin tarımda ekonomik etkileri ve yaşanan kuraklıklar yönüyle bütünsel olarak ele almış ve bu raporumuzu günümüze ve geleceğe ışık tutmak için bir bütünsellik içinde ele alarak ilimiz için ele almış ve inceleyerek bu raporu hazırlamıştır.”
Sıcaklıklar 1,09 derece arttı
“Yaşamın dört temel elementinden biri sudur. Fazlası da azı da zarar verir. 1880 -2019 yılları arasında sıcaklıklar 1,09 derece artmıştır. Bu yıllar arasında 2016 en sıcak yıl 2019 ikinci en sıcak yıl, 2020 üçüncü en sıcak yıl olarak tespit edilmiştir. İklim değişikliğinin göstergesi kuzey yarım kürede orta ve yüksek enlemlerde şiddetli yağışların tekerrürü % 2-4, Kuzey yarım kürede ise yağış % 0,5 - 1 arttığı tespit edildi. Bunların sonucunda kutuplarda ve ülkemizde buzullar hızla erimeye başladı. Bunun sonucunda yağış senaryoları değişti, toprak neminde azalmalar yaşandı. Ülkemizde kuraklıklar yaşanmaya başladı. Çalışılan senaryolarda Kırklareli ilimiz gelecekte kuraklıktan az etkilenecek illerden biridir. Ülkemiz dere ve nehirlerinde su açığı yaşanmaya başladı ilimizin dereleri de yaşanan kuraklıktan etkilenmeye başladı. İstanbul ve Trakya da yaşanan bu iklim değişikliği sonucunda daha fazla su ihtiyacı ortaya çıktı. Küresel ısınma ve yaşanan kuraklık etkisi ile yağışlarda azalmanın az olmasına karşılık sel ve benzeri olaylar ani su boşalmaları nedeni ile yaşanmaya başladı. Bu arada barajlara baktığımızda barajlarda toplanan su, su yüzeylerine değil havza denilen çok büyük alandan toplanmaktadır. Bu arada su bütçemize baktığımızda gelirler bölümünde yağış, yer altı suları, sınır aşan sular. Giderler bölümüne baktığımızda; Buharlaşma, terleme, yüzeysel akış, yer altı suyu, sınır aşan sular, tüketim olarak ifade edebiliriz. Tüm Türkiye'nin alansal yağış ortalaması 574 mm. Tüm Türkiye'ye düşen yağış ortalaması 450 m3 iken kurak yıllarda örneğin 2020 de 390 milyar m3 düştü bir yıl yaşanan kuraklık kuraklık olarak ifade edilemiyor ama arka arkaya üç yıl yaşandığında kuraklık sayılmaktadır. İlimizde geçen yıl ve bu yıl belirli oranda bir yağış azalması yaşanmaktadır. Bunun sonucunda derelerde, yer altı sularında, hayvan içme suyu göletlerinde azalmalar meydana gelmiştir. Bu gün Türkiye de sektörlere göre su tüketimini yüzde olarak incelediğimizde Belediyelerde: 2008 yılında 4,55 iken 2020 yılında 6.49 2’a, köylerde 2008 de 1,22, 2020 de 0,42’ye, imalat işyerlerinde 2008 de 1,31, 2020 de 2,26’ya , termik santrallerde 4.55 'den 8,28 e, organize sanayi bölgelerinde 0,11’den 0,18'e, maden işletmelerinde 0 dan 0,27’ye, sulamada 33,77'den 44,00’a artmıştır. Toplamda tüketim 2008 yılında 45,50 iken ,2020 yılında 62,24'e çıkmıştır.”
Su tüketimi artarken yağışlar azaldı
“Sektörlere göre yıllık değişimlerde su tüketimi artarak devam etti. Su tüketiminin yanında yıllara göre karlı gün sayılarının ve yağışların azalması sonucunda barajlarda tarıma verilen su miktarında şu azalmalar görüldü. Kırklareli Barajından 2018 yılında 49 milyon m3, 2019 yılında mevsimin kurak geçmesinden dolayı 20 milyon m3 su kullanıldı. Büyük boyutta mısır ekimi yapılamadı. 2020 yılı 45 milyon m3, 2021 yılı 47 milyon m3 su harcanmıştır. Kayalı Barajı 2018 yılı 51 milyon, 2019 yılı kuraklıktan dolayı 18 milyon m3 harcanmış olup, mısır ekimi yapılamadı. 2020 yılı 53 milyon, 2021 yılı 52 milyon m3 su harcanmıştır. Bu su miktarlarında yıllık ortalama iki barajın toplamı 100000 dönüm arazi sulanmakta olup kapalı sulama sisteminde aynı su miktarıyla en az 300.000 dönüm arazi sulanabilir. Kırklareli Belediyesinin içme suyu yıllık 7 milyon m3 civarındadır. İki Barajın tarımda kullandığı su miktarı Kırklareli Belediyesinin 14 yıllık içme suyu miktarı kadardır. Babaeski Belediyesinin Malkara sırtı mevkiinde 5 adet içme ve kullanma suyu kuyusu bulunmakta olup kuyu derinlikleri, 300-340 metre arasında değişmektedir. Her bir kuyudan çekilen su miktarı ortalama 20-25 l/s'dir. İlçe merkezine dağıtılan su miktarı yıllık 2.000.000 tondur. Mevsimsel değişiklikler dışında çok fazla değişim yaşanmamaktadır. Kırklareli Belediyesi içme ve kullanma suyunu Kırklareli Barajından sağlamaktadır. Yıllık içme ve kullanma suyu 7.000,000 milyon m3 ile 8.000.000 m3 arasında değişmektedir. Armağan Barajında içme ve kullanma suyunun sağlanması için çalışmalar yürütülmekte ancak yapım bir türlü sona ulaşmamaktadır. Lüleburgaz Belediyesi içme ve kullanma suyunu 280 metre derinlikte 26 kuyudan sağlamaktadır. İlçenin yıllık içme ve kullanma suyu olarak kullandığı su miktarı 8.000.000 m3 az miktarda geçmektedir. Mevsimlere göre değişkenlik göstermektedir. Edirne Belediyesi içme ve kullanma suyu olarak Kayalı Barajından yıllık 19.000.000 milyon m3 içme ve kullanma suyu kullanmaktadır. Kayalı Barajında yıllık 4 milyon m3 su buharlaşma yoluyla kaybolmaktadır. 9-10.000.000 milyon m3 su dip savakta kalmaktadır. Kırklareli Barajından da sanayiye yıllık su kotası ayrılmasına karşılık şimdilik kullanılmamaktadır. Buharlaşma ile 3.000.000 m3 ve dip savakta da 2 yıllık içme kullanma suyu olarak 20.000.000 milyon m3 yedek su bırakılmakta, ayrıca yılların verdiği toprak ve benzeri maddeler ile dibin dolması ile 5-6 milyon m3’lük bir su kaybı yaşanmaktadır.”
Umutlar bahara kaldı
“03 Nisan 2023 günü itibarı ile Kayalı Barajında doluluk oranı % 32 -33, Kırklareli Barajında Doluluk oranı %50, Çayırdere Barajında, doluluk oranı % 70, Armağan Barajında doluluk oranı % 67 seviyesindedir. Toplam su rezervi olarak günümüz itibarı ile dört barajımızda toplam su rezervi 164,5 hm3’tür. Bu miktarlardan illere ayrılacak içme kullanma suyu miktarı, buharlaşacak su miktarı dip savakta kalacak olan su miktarlarını toplar isek bu 2023 yılında tarıma ayıracağımız su miktarında çok ciddi miktarlarda azalma olduğu görülecektir. Sulu tarım bu yıl Kırklareli için çok miktarda azalacak buda mısır, ayçiçeği ve sebze ekiminde ciddi azalmalara neden olacaktır. Küresel ısınma ve beraberinde gelecek olası bir 2023 yılının yağışsız geçmesi durumunda Kırklareli ilini ciddi bir su sorunu beklemektedir. Karlı gün sayılarının azalması, parlatmalar ile suların yön değiştirmesi, ciddi miktarda sayıları 3000'ni geçen yasal hale dönüştürülen su sondajları (Bugün net olarak sayıları bilinmemektedir. Ayrıca kaçak birçok su kuyusu bulunmaktadır ve denetimler yeterli yapılamamaktadır.) Bütün bunların sonucunda yer altı sularının bugün Namık Kemal Üniversitesinin yaptığı araştırmalara göre Ergene Havzasında bulunan yer altı su rezervi % 85 azalmış, % 15 yer altı su rezervi bulunmaktadır. Buna ek olarak İstanbul'a su alınan İSKİ 'ye ait olan Papuçdere ve Kazandere de Nisan ayı başında toplam su rezervi % 8 'in altına düşmüştür. İstanbul ciddi olarak Istırancaların sularına ihtiyaç duymaktadır bütün bu verilerin ışığında Kırklareli ili ciddi bir su sıkıntısı ile 2023 yılında günümüzde kalmıştır. Bahar yağışlarına umutlar bağlanmıştır.”
Suyun denetimi sağlanmalıdır
“Suların azalması ve iklim değişikliğinin tarıma etkilerini belirtecek olursak bitkisel üretimde üretim miktarlarında azalma, ürün kalite ve deseninde değişiklikler, üretim dönemi değişiklikleri, yabancı haşerelerde artışlar, sulama masraflarında artışlar, sulama yatırımlarında artışlar, mera ve otlaklarda verim kaybı, yem maliyetlerinin yükselmesi, yem bulmada zorluklar, hayvanların canlı ağırlıklarında azalmalar, hayvansal ürünlerde azalmalar, damızlık hayvan stoklarının azalması, çayır ve meralarda azalmalar, ot veriminde düşüşler, av hayvanlarında ve balıkçılıkta azalmalar, balık türlerinde değişiklik ve istilacı türlerin gelmesi, bazı türlerin yok olası gibi birçok kötü etkileri olacak ve ciddi ürün kaybı ile üretici köylü ciddi maddi kayıplara neden olacaktır. Sosyo ekonomik olarak maliyetler artacak, gıda güvencesinde sorunlar, tarıma dayalı sanayide üretim kayıpları, üreticilerin azalmasına kırsal nüfusta azalmalara neden olacaktır. Yapılması gerekenler mutlaka acil olarak Kırklareli İlinde olan tüm barajlarda kapalı şebekeye geçilerek, tüm su kullanımlarında barajlarda yer altı su kuyularında, tarımda, sanayide acil olarak sayaçlar takılarak suyun denetimi yapılmalıdır. Toprak, su, havanın mutlaka sürdürülebilir hale gelmesi için acil olarak planlama yapılmalı bunların yasal olarak belirlenmesi yapılmalıdır. Kuraklığa karşı acil uyarı sistemleri oluşturulmalı. Su Birliği mutlaka kurulmalı, sanayi, tarım ve insanın kullanacağı su Ergene Havzasında planlanmalı ve uygulamaya geçilmelidir. Üreticiye su kullanımı ve diğer konularda eğitim ve bilinçlendirme yapılmalıdır. Geleceğe yönelik planlamalar yapılmalıdır. Orman ve yeşil bitki örtüsü arttırılmalı, ormanlarda ağaç tepelerinin yağış şiddetini azaltması yaprakların hızı azaltması, toprak üzerinde oluşan ölü örtünün sünger gibi suyu çekmesi ile ormana ulaşan yağışın tamamı toprağın içine sızar yer altı suyunu oluşturur bu nedenle ormanlık alanlar arttırılmalıdır. İğneada Longozu gibi su basar orman ekosistemleri kuraklığa karşı çok duyarlıdır. Bu sulak alanlar mutlaka korunmalıdır. Yer altı suyunu kullanan termik santrallar ve çok su kullanan sanayi türleri Kırklareli hudutları içinde engellenmelidir. Arazi kullanım planlaması mutlaka gerçekleştirilmelidir. Dere ıslahlarında dere ıslahı yöntemleri kullanılmalı düz geçişler değil menderesler oluşturulmalı. Derelerin kenarlarına taş duvar örülmesinden vaz geçilmelidir. Hızlı biçimde su hasadı yapılmalı küçük sulama amaçlı göletlerin sayısı artırılmalıdır. Su kirliliği önlenmelidir. Sanayide, şehir şebekelerinde suların arıtması yapılarak tekrar kullanılmalı yada arıtılan sular tarımda kullanılmalı. Denetimler sürekli olarak yapılmalıdır. Dereler ve yer altından çekilen sular mutlaka denetlenmelidir. Su tasarrufu kültürü oluşturulmalıdır. Mutlaka ilin kuzeyinde bulunan ve suyun oluşumunu sağlayan kalkerli, kireçli olan alan mutlaka korunmalı sayıları hızla artan taş ocakları mutlaka yasaklanmalıdır. Ocaklardan patlamalı olarak malzeme çıkarılmasına son verilmelidir.”
202 adet hayvan içme suyu göleti var
“Komisyon olarak İlimizde bulunan hayvan içme suyu göletlerini incelediğimizde. Kırklareli ili Babaeski 31 adet, Demirköy ilçesinde 6 adet, Kofçaz İlçesi 41 adet, Lüleburgaz İlçesi 12 adet, Merkez İlçe 68 adet, Pehlivanköy ilçesi 8 adet, Pınarhisar İlçesi 11 adet ve Vize İlçesinde 25 adet olmak üzere toplam 202 adet Hayvan İçme Suyu Göleti bulunmaktadır. Göletlerin toplam su depolama hacimleri 3.019.804 m3’tür. Bu göletlerden 22.398 çiftçi ailesi yararlanmakta ve 103.957 büyükbaş, 463.730 adet küçük baş hayvan sulama kapasitesindedir. Son yıllarda yaşadığımız kuraklık nedeniyle çoğu kurumuş yada su tutma kapasiteleri çok düşük seviyeye inmiştir bahar yağışlarının alınmaması durumunda tamamı kuruma noktasına gelecektir. Mutlaka yukarıda belirttiğimiz tedbirlerin alınması gerekliliğine inanıyoruz.” (F.Kurtbayram)
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol