ULUSAL KURTULUS SAVASINDA TRAKYA

«Trakya'da isgal dayanilmaz bir hal almisti. Birçok kimseler tutuklanip Milos'a gönderilmislerdi. Bazi kimseler de Trakya'da olusturulan askeri kamplara gönderiliyor, aileleriyle iliskileri kesiliyor, korku yaratiyorlardi. Türk; çetelerin faaliyetleri görülüp isitildikçe biz yürekleniyorduk. Anadolu'dan gizlice gelen sevindirici haberlerde moralimiz düzeliyordu. Ancak gögsümde düsman kursunu bulundugundan nefes almakta güçlük çekiyordum. Fakat saklanmayi daha fazla sürdürmek mümkün olmadigi için çevrede faaliyet gösteren Türk çetelere katildim. Mücadeleyi çete olarak sürdürdüm. KANLI DERE BASKINI'nda epey Yunanliyi pusuya düsürüp zararsiz duruma getirdik. Savas yapmayan, düsmani tanimayan, isgal yasamayan bunlari bilmez.»
Milos, Türk-Yunan Savasi'nda, Türk Millî Mücadele Tarihinde her zaman animsanacak olan insanlik disi bir olaydir. Masum insanlari yurdundan, evinden, çolugundan çocugundan ederek, insanliga uygun görülmeyen muameleler altinda birçogunun yasamlarini yitirmelerine neden olan uygulamayi tarihten silmek, halkin belleginden çikarmak olanaksizdir. «Milos Faciasi» Trakya insaninin istirapla animsadigi bir «Yunan Iskencesi»dir. Tevfik Biyiklioglu «Trakya'da Millî Mücadele» adli kitabinin «Lozan Konferansi'nda Trakya» bölümünde «Milos Faciasi» ile ilgili olarak sunlari yaziyor
«Türk-Yunan anlasmasina göre, memlekete, 23 Mart 1923 günü Yunan bandirali Propontis vapuruyla Istanbul'a dönen 973 kisilik ilk sivil esir kafilesinin, hemen hepsi Trakyali idi. Bunlarin içinde su zatlar vardi Edirne Belediye Reisi Sevket, Islâm cemaati reisi Cevdet (Avukat C. Öner), Eski Edirne müftüsü Hilmi Efendi, Mehmet Pasazade Ibrahim (Belediye reisi Sevketin kardesi), Cevdet Pasazade Hasim ve Akif (ISCAN), Mustafa Pasazade, Yakup Efendi Zade Dervis, Dr. Ali Serif, Bakkalbasi ZadeIzzet, Maksut Beyzade Dervis, Tapu Baskâtibi Ahmet Vefik, Tapucu Riza, Mektupçu Mümeyyizi Hüsamettin, As. Kâtip Nazmi, Haci Emin Beyzade Ahmet, Babaeskili Kulelizade Mehmet Sükrü, Iskeçeli Süleyman Sirri, Belediye Baskâtibi Nihat (Dahiliye Vekâleti Evrak Md.), Emekli Levazim Reisi Sakir, Dr. Salih, Dr. Fuat (Koman, Av. Seref Bey'in damadi), Ali ve Sabri, Yolageldili Ibrahim, Babaeskili Bahaeddin, Nüfus Md. Ömer, eski cami imami Hafiz Rakim (Ertür), Dava vekili Hilmi, esraftan Mahmut ve Ramazan agalar. Trakyali esirlerden baska, bu kafilede, Karadeniz'de yakalanan Kirim vapuruyla Ankara motörü ve Izmit Körfezi'nde bir vapurumuzun kaptan ve tayfalari da vardi. Trakyalilar, Semendirek Midilli, Pire ve Hanya'dan sonra Milos Adasi'na götürülmüslerdir. Bu adaya götürülen 3160 esirden 438'i iskence ve bakimsizliktan ölmüstür. Bunun 179'u tifüsten, 205'i açliktan, 24'ü dayaktan ölmüs, 1 kisi katledilmistir. Yalniz 29 esir hastalik sonucu ölmüslerdir.»
«Dedeagaç'ta Izmir vapuruna bindirilen 2084 Trakyali da pek zalimce muamele görmüslerdir. Bunlar, birbiri üzerine hayvanlar gibi, havasiz, sicak ambarlara doldurulmuslardir. Daha yolda, aralarindan 668 kisi ölmüstür. Ambarlardan güverteye çikmak isteyenler kursunla sehit edilmislerdir. Yüz drahmiye satilan su bile esirlerden esirgenmistir. Ölenlerin cesetleri disariya çikarilmadigi için çildiranlar da olmustur. Yunan askerleri, esirleri soymuslar, bagirip çagiranlar öldürülmüslerdir. Bu facia ile baslayan esaret, mihnetleri gittikçe artan bir siddetle devam etmistir. Dr. Sabri Bey'in anlattigina göre, Kumandan Cafer Tayyar da feci bir esirlik hayati geçirmistir.

DEVAM EDECEK.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol