ULUSAL KURTULUS SAVASINDA TRAKYA

Sakir Bey Müfrezesi, Saray-Kiyiköy bölgesinde düsman birliklerine düzenledigi basarili baskinlarla halkin mücadele azmini pekistirmede büyük rolü oldu. Yigit müfreze yerli Rumlarin yogun oldugu Yildiz Daglari içindeki düsman faaliyetlerini siki sikiya izledi. Igneada-Demirköy, Sergen, Yeniceköy, Islâmbeyli ve Poyrali yerlesim birimlerinde yaptigi baskinlarda yerli Rumlardan çok kiymetli bilgiler elde etti. Bu bilgilerden Yunanlilarin, özellikle Kirklareli, Üsküp, Kaynarca, Pinarhisar bölgesinde yogun bir hareket içinde bulundugu ögrenildi. Bu bölgeden Vize ve Saray yönündeki birliklerine iase gönderdikleri, bu maksatla haftanin belli günlerinde yola konvoylar çikardiklari saptandi. Elde edilen bilgiler müfrezenin bundan sonraki faaliyetlerinde önemli rol oynadi.
Ütgm. Sakir Müfrezesi, Igneada-Demirköy ve Pinarhisar bölgesindeki görevini basarili bir biçimde bitirdikten sonra tekrar Vize-Saray yöresine döndü. Müfrezenin bu bölgeye dönmesinin asil nedeni, Saray-Vize yöresinin tasidigi kritik önemdi. Bir baska neden de bu yörenin Ütgm. Murat (Sagir Murat) Müfrezesi'nin faaliyet alani içinde bulunmasiydi. Bir karisikliga meydan vermemek için müfrezelerin görev alanlari ve görev çesitleri daha önceden kesin biçimde belirlenmis bulunuyordu. Bu, mücadelenin basindan beri uyulan bir kuraldi.
Saray Bölgesi'ne geçen müfreze, Güngörmez-Bahçeköy arasinda bir yerde istirahate çekildi. Fakat düsman pesindeydi. Müfrezenin etkili ve sonuç veren operasyonlarindan Yunanlilar çok tedirgin olmuslardi. Tüm olanaklariyla müfrezenin pesindeydiler. Müfreze komutanini bir pusuya düsürmek en büyük emelleriydi. Bu maksatla Yunanlilar çevre köylerde çok siki güvenlik önlemleri almislar, köylere giris-çikislari yasaklamislardi. Bundan dolayi müfrezenin çevreyle ilgisini kesmislerdi. Erzak kalmamisti. Müfreze erleri zaman zaman aç kaliyor, güçsüz duruma düsüyorlardi. Açligi gidermek için ot ve bögürtlen yiyorlardi. Ormandan avladiklari hayvanlarin etlerini pisiriyorlar, ancak tuz bulamadiklari için yemekte güçlük çekiyorlardi. Fakat yine de müfrezenin açliktan dogan ciddi sorunu ortadan kalkmiyordu. Hatta bir keresinde müfrezeden bazi erler Bahçeköyde bir eve baskin yaparak ne buldularsa aldilar, bir baska evin avlusundan da ari kovanini yüklenerek müfrezenin kaldigi yere götürdüler. Arilari öldürdükten sonra bali kendi aralarinda paylastilar. Ancak aç karnina bal yemek müfrezeye daha ciddi sorunlar çikardi. Bahçeköylü Ziya Bayraktar anilarinda bu olayi söyle anlatiyor
«Ütgm. Sakir Bey Müfrezesi Eriklibayir ve Çerkezegreyi Mevkii'ne yakin bir yerde bulunan Yunan Karakol birliklerinin yarattigi tehlikeyi atlatmisti ama açligin yarattigi bitkinligi atlatamamisti. Müfreze içinde komutanin güvendigi erlerden biri olan Rasim Çavus, bizim köydendi. Onun açlik sorununu çözümlemek için komutana bir takim önerileri oluyordu. Sakir Bey, yanlis bir degerlendirmeye neden olur gerekçesiyle bu önerilere karsi çikiyordu. Fakat kosullar dayanilmaz olunca çare gibi gözükmeyen sey, çare oluveriyor. Müfrezeden birkaç kisinin bir evden alip götürdükleri ari kovanindan alinan bal bütün bir müfrezeyi perisan etmisti. Aç karnina yenilen bal tüm müfreze erlerini hasta etmisti. Herkes ishal olmustu. Açliktan bitkin düsen erler, bu kez ishalden daha bitkin duruma düstüler. Hiç kimse, 3-4 gün yerinden kipirdaya-madi. Düsman çemberini yarma olanagi da yoktu. Müfrezeden haber alinamiyordu. Gizli Teskilât merak içindeydi.
DEVAM EDECEK
nazifkaracam@gazetetrakya.com