ULUSAL KURTULUS SAVASINDA TRAKYA

ketinden kusku duymasi üzerine hazirlik yeri Bakirköy'e aktarilmisti. Bakirköy'de çetelerin yetistirilmeleri, saklanmalari Hazinedar Çiftligi sahibi Hüseyin Bey sayesinde mümkün olmustu. Hüseyin Bey, Beykozlu Mustafa Bey'in ogludur. Gizli Teskilât elemani olarak Trakya'nin kurtarilmasi davasina unutulmaz hizmetleri olmustur.
«Çatalca Çetesi» kisa bir egitim ve hazirliktan sonra Terkos üzerinden, büyük bir gizlilik içinde Karadeniz, kiyisindaki Karaburun'a çikmak üzere hareket etti. Çetenin içinde Bati Trakyali Ahmet, Bahçeköylü (Sultanbahçe) Rasim ve Hüseyin Çavuslar, Yoncali'dan Koca Hüseyin'in Ali, Karaagaçli Ismail de vardi. Bunlar çete olmanin ötesinde, bir çeteyi yönetecek yetenekte askerlik bilgi ve deneyimi olan kisilerdi. Gençlik yillarinin büyük bölümü çesitli cephelerde düsmanla savasarak geçmisti. Bölgeyi iyi biliyorlardi. Çeteciligin gerek ve gerçeklerini ögrenmislerdi. Çetenin hazirlanmasi sirasinda Davutpasa Kislasi'nda görevli Baki ve Muhsin adli iki vatanperver subayin büyük yardimlari olmustu. I. Kolordunun beklenmedik bozgunundan önce ve sonra Trakya'da çesitli çete ve savunma hareketlerine katilmis, Hüseyin Kaptan, Çatalca Çetesi'nin çok zor kosullar altinda, fakat iyi hazirlanmis bir çete oldugunu belirterek sunlari anlatiyor
«Istanbul Hazinedar Çiftligi'nin kireç ocaklarinda, dagilmis çeteleri toplayarak 60-70 kisilik yeni bir çete olusturuldu. Bu çetenin asil özelligi tahrip silâhi araç ve gereçlerine sahip olmasiydi. Biz, Bati Trakyali Ahmet, Bahçeköylü Rasim ve Hüseyin Çavus bu çetenin önemli kisileriydik. Çetecilik, askerlik bilgi ve deneyimlerimiz vardi. Komutanimiz Istihkâm Ütgm. Mürefteli Sakir Beydi Bir de Yzb. Mazhar vardi. Ona «Küçük Mazhar» da denirdi. Ütgm. Sakir'e (Küçük Sakir) dendigini duyardik. Sonradan ögrendik ki, Gizli Teskilat içinde iki Sakir oldugundan birine «Büyük Sakir (Sakir Kesebir)», digerine «Küçük Sakir (Sakir Yorulmaz)» deniyor. Cesur, yigit bir komutandi. Millî Mücadele'nin ilk yillarinda Anadolu'da, Mustafa Kemal'in hizmetinde bulmustu. Yozgat ve Çorum Isyanlari'ni bastirmaya memur edilen Kuvay-i Seyyare Komutani Çerkez Ethem'in gizli niyetlerini ögrenmek üzere, Ankara'nin emriyle bu kuvvetin içinde gizli bir görev yapmisti. Çerkez Ethem ile birlikte Yozgat ve Çorum Isyanlari'ni bastirma hareketi katilmisti. Trakya'nin isgali üzerine Istanbul'a gelmis ve Trakya-Pasaeli Cemiyeti'nin Gizli Teskilâti'nda görev almisti.
Hüseyin Kaptan, «Çatalca Çetesi»nin Bakirköy Hazinedar Çiftligi'nde hazirliklarini bitirdikten sonra Kâgithane tugla ocaklari semtine geldigini, bu bölgede isgal kuvvetlerinden devriyelerin dolastiginin belirlenmesi üzerine sikintili anlar geçirdigini, ancak Kâgithane Jandarma Karakol Komutaninin Türk Gizli Teskilâti'ndan olmasi nedeniyle tehlikeden kurtulduklarini belirtiyor.
«Çatalca Çetesi» mücadeleye ilk adimini iyi atmis, fakat yolu talihsiz olayla sürdürmüstü. Hüseyin Kaptan olayi söyle anlatiyor
«Gerçekte çete komutanligini Yüzbasi Mazhar yapacakti. Ütgm. Sakir Bey de yeni çeteler hazirlamak, isgal kuvvetleri istihbaratini yaniltici çalismalar yapmak için Istanbul'da kalacakti. Bu nedenle çetemiz Bakirköy Hazinedar Çiftligi'nden Kâgithane'ye geldiginde Ütgm. Sakir veda etti. Geceyi Kâgithane'de, gizli bir yerde geçirdik Hiçbir problemimiz yoktu. Hepimiz çete elbiseleri giymistik. Üzerimizde silâh ve fisekliklerimiz vardi. Ayrica zor kosullarda 8-10 gün yetecek kadar yiyeceklerimiz sirt çantalarimizdaydi. Moralimiz iyiydi. Geceyi istirahatle, kendi aramizda konusarak, dertleserek, düsmana indirecegimiz darbeyi planlayarak geçirdik.
DEVAM EDECEK
nazifkaracam@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol