"Tütün kullanimi önemli bir halk sagligi sorunudur"

Dünya Saglik Örgütü (DSÖ)'nün artan sigara tüketimine dikkat çekmek, tütün kullaniminin saglik üzerindeki etkilerinin ve tütün kullanimini azaltmaya yönelik politikalarin altini çizmek amaciyla her yil Mayis ayinin 31'inci gününün "Dünya Tütünsüz Günü" olarak kutlandigini açiklayan Saymaz, tütün kullaniminda kadin içicilerin artan oranina dikkat çekerek, "Kadinlar dünyada sigara içine bir milyar kisinin yaklasik yüzde 20'sini olusturmaktadir. Bununla birlikte bazi ülkelerde kadinlar arasindaki tütün kullanim yayginligi her geçen gün artmaktadir. Bu nedenle kadinlarin ana sebebi tütün kullanimi olan hastaliklardan ölecek olan hali hazirdaki tütün kullanicilarinin yarisinin yerine geçecek potansiyele sahip olmasi nedeniyle müsteri ihtiyaci duyan tütün endüstrisinin ana hedefidir. Tütün firmalari bugüne kadar kadinlarin özgür, bagimsiz ve çekici olmalari gerektigi vurgusunu kullanmistir. Günümüzde de firmalar reklamlarinda ayni temayi kullanarak kadinlari hedef almaya devam etmektedirler. Sigara bagimsizlik, zarafet, kilo kontrolü ve güçle bagdastirilarak ünlü kadin dergilerindeki reklamlarda kullanilmaya devam etmektedir. Tütün endüstrisi her sene reklamlara milyarlarca dolar harcamakta, radyo, televizyon, gazete, billboard ve internet dahil akla gelebilecek her mecrada sigaralarin promosyonunu yapmaktadir. Sadece reklamlarla sinirli kalmayip ayni zamanda sigara paketlerini, parkalarini, promosyonlarini ve sponsorluk, popular kültürün içine entegre ederek çesitli sekillerde kadinlari ve genç kizlari sigara içmeye tesvik etmektedir. Spor aktivitelerine ve takimlarina sponsor olmak, konser ve eglence mekanlarinin sponsorlugunu yapmak, kendi markalarinin logolarini t-shirtlere, sirt çantalarina ve çocuklar-genç kizlar arasinda popular olan esyalarin üzerine bastirarak gençlerin bir arada oldugu konser, disko ve alisveris merkezleri gibi mekanlarda ücretsiz sigara ve markali mallari dagitarak onlari tesvik etmek bu yöntemlerden bazilaridir" seklinde konustu.

Sigaranin pek çok hastaliga neden oldugunu kaydeden Kirklareli Il Saglik Müdürü Dr. M. Mustafa Saymaz, açiklamalarini söyle sürdürdü;

"Sigara kaynakli saglik etkileri her geçen gün artmaktadir. Tütünün tüm formlari bagimlilik yapici ve ölümcüldür. Sigara ve diger tütün ürünlerinin çok çesitli kanser türlerine (akciger, agiz, yemek borusu, girtlak, yutak, mide ve pankreas kanserleri gibi), kalp hastaligi, felç, amfizem, kronik bronsit, kansere dönüsebilecek lezyonlara, diseti hastaliklarina, lökoplaki ve nikotin bagimliligina, ayrica hem kadinlarda hem de erkelerde daha farkli ölümcül hastaliklara yol açtigi konusunda kesin bulgular mevcuttur. Akciger kanseri, kadinlarda nedeni kanser olan ölümlerin en basinda gelmektedir. Bununla birlikte, sigara içen kadinlarda rahim agzi kanseri ve osteoporoz gelisme riski sigara içmeyen kadinlara oranla daha fazladir.

Sigara içmenin basarisiz hamileliklerde ve artan bebek ölümlerinde payi büyüktür.

Sigara içmenin hamilelik üzerinde ölü dogum, dogustan sakatlik, ani düsük, düsük agirlikli dogum gibi kötü etkileri vardir. Sigara içen kadinlarda beklenmeyen düsük, dogmamis bebek ölümleri ve kisirlik riski arttigi gibi ciddi medikal sorunlar yasayan düsük agirlikli bebek sahibi olunmasinin da baslica sebepleri arasindadir. Ayrica sigara içmek kadinlarda agrili regl dönemlerine ve erken menopoza neden olmaktadir. Sigara tüketimi ile Ani Bebek Ölümü Sendromu (besik ölümü sendromu) arasinda dogrusal iliski vardir. Sigara içen ve ayni zamanda agiz yoluyla dogum kontrol hapi kullanan kadinlarda kalp hastaligi riski sigara içmeyen kadinlara oranla büyük ölçüde fazladir. Ayni zamanda, sigara içen kadinlarda felç ve beyni saran zar tabakasinda kanama, damar sertligi ve aort anevrizmasi olusma riski vardir.

Günde içilen bir paket sigara insanin cilt dokusunun yaklasik bir gün boyunca yeterli oksijen almasini engellemektedir. Dolayisiyla, sigara içen kadinlarda ciltte ve özellikle yüzde olusan kirisikliklar, onlari sigara içmeyen kadinlara oranla 2-3 yas yasli göstermektedir. Ayrica, sigaranin ana maddesi olan nikotinin derideki kan damarlarinda daralmaya yol açip damarin besledigi dokunun yeterli oksijen almasini engellendigini, bu durumun ciltteki yaralarin iyilesmesinde gecikmeye yol açtigi kanitlanmistir. Sigara içmek, çesitli agiz hastaliklarina, dis çürükleri olusmasina ve ayni zamanda kötü nefes kokusuna da neden olmaktadir.

Emzirme döneminde sigara içen kadinlarda, her sigara içiminin ardindan vücuda alinan nikotin anne sütüne geçmekte ve 5 saat boyunca anne sütünden bebege de geçmektedir.

Evde sigara ve diger tütün ürünlerini kullanmak diger aile fertlerinin özellikle küçük çocuklarin sagligini da tehlikeye atmaktadir. 

Tütün kullanimi kadinlarda, özellikle çocuk sahibi olan ve çocuk bakimi ile ugrasanlarda maddi sikintilara neden olmaktadir. Ev giderlerinin gida ve egitim yerine sigaraya ve diger tütün ürünlerine harcanmasiyla kadin sagligi kötü yönde etkilenmektedir. Örnegin, toplam aylik harcamalarinin bir kismini tütün ve tütün ürünlerine harcayan kadinlar, egitime ve dengeli beslenmenin önemli ögeleri olan meyve ve sebzelere daha az para ayirmaktadirlar.

Arastirmalara göre tütün pazarlamasina yönelik reklâmlar kadinlari ve özellikle genç kizlari sigara içmeye tesvik etmektedir.

Tütün kullanimi genellikle 16 yasindan itibaren baslamaktadir ve bu yaslardaki genç kizlar sigarayi birakmakta güçlük çekmekte, ayrica davranislarinda güçlü oranda direnis ve birakma tesebbüslerinde negatif duygular gözlenmektedir. Sigara içmek, kadinlarin görünüs ve hislerini, dogal güzelliklerini ve ruh sagligini bozarak kötü yönde etkilemektedir. Arastirmalara göre, sigara içen kadinlar içmeyenlere oranla daha depresiflerdir. Endise bozuklugu olan kadinlar sigara içmeye daha egilimlidirler. Sigara içen birçok kisi, sigaranin rahatlatici oldugunu düsünmektedir.  Aksine, yapilan arastirmalar, sigara içmenin kisinin stres seviyesini düsürmekten ziyade artirma egilimli oldugunu göstermistir. Nikotin basli basina endise ve kaygi hislerini artirici sebeptir. Aslinda, strese neden olan nikotin bagimliligi sigara içme ile hafifletilir. Bir birey sigarayi biraktiginda endise ve kaygi durumu kimi zaman artabilir, ancak bu tarz kaygi durumlari birkaç hafta sonra sigara içtigi günlerde oldugundan daha az seviyede olacaktir.

Sigarayi birakmak için size en yakin saglik kurulusundaki sigara birakma poliklinigine basvurun. En yakin poliklinik için http://www.havanikoru.org.tr/sigarayibirakma.html adresinden faydalanabilirsiniz. Ayrica, stres ile bas edebilmenin saglikli yollarini ögrenin. Kendinizi sigara ve diger tütün ürünlerini kullanmanin neden oldugu kötü etkileri konusunda egitin. Sigarayi birakarak ya da kullanmiyorsaniz hiç baslamayarak gençlere de örnek olun.

Sigara kullaniyorsaniz birakin, en azindan birakmayi deneyin. Sigarayi birakma konusunda aile hekiminizden, size en yakin saglik ocagindan veya Sigara Biraktirma Polikliniklerinden yardim alabilirsiniz. Anne ve babalari sigara kullanan çocuklar kendi kendilerine sigara içen bireylere dönüsüyorlar. Fakat sigara içmeyi birakmaya çalisan ve çocuklarini sigaranin bagimlilik yapici etkisi hakkinda uyaran, neden birakmak istediklerini çocuklarina anlatan ve kesinlikle baslamanin öneminden bahseden ebeveynler galip geliyorlar.

Evinizi tamamiyla dumansiz hale getirin. Sigara içiyor bile olsaniz kesinlikle evde sigara içmeyin ve kimsenin sigara içmesine izin vermeyin. Kapali ortamdaki sigara dumani en kuvvetli hava temizleyicilerine bile dayaniklidir ve duvarlarda en az 3 gün kalmaktadir.

Arabada çocugunuz varken asla sigara içmeyin.

Çocugunuzun sigara içen biriyle olmasini ve sigarali bir ortamda bulunmasini engelleyin.

Çocugunuza, arkadaslarinin ve çevresindekilerin sigaraya karsi tutumlarinin ne oldugunu sorun. Akranlarinin baski yapabilecegini ve bununla etkili bir sekilde nasil basa çikabilecegini anlatin.

Çocugunuzun okulda güçlü ve iyi uygulanan "sigara içmeme" kuralari oldugundan emin olun.

Özellikle sigara kullanan anneler, içtikleri her sigara ile kendilerinin ve çocuklarinin yasam sürelerinin kisalttiklarinin fakina varmali ve bu anlamli günü sigarayi birakmak için firsat olarak degerlendirmelidir."