Son yillarda özellikle TRAKAB bünyesindeki planlar çerçevesinde Trakya’da gerçeklestirilen fiziki degisiklikler gözle görülür oranda artmaya basladi. Fakat ayni anda çesitli sivil toplum örgütlerinden de bu degisikliklere tepkiler devam ediyor. Geçtigimiz günlerde Edirne’ye bagli Havsa Ilçesi’ndeki Necatiye Köyü’nde yeni bir “çevre katliami” yasandigi, Bagimsiz Tarim Orman ve Çevre Sendikasi Genel Teskilatlanma Sekreteri Göksal Çidem tarafindan dile getirildi. Tamami sulu tarim yapilan ve verimli topraklardan olusan, bir bölümü de mera alani içerisinde kalan bu arazilerde, yeni yapilacak olan, ancak çevresini yokedecek nitelikte bir çevre yolunun yapimina baslanmak üzere oldugunu kaydeden Çidem sunlari ifade etti:
“Yolun geçecegi yerlerde çeltik ekiliyor”
“Åzantiye ve is makinalari ikmali yapilmakta. Necatiye Köyü tarim ve hayvancilikla geçimini saglamaktadir. Yolun geçecegi bölümlerde yem bitkileri (yonca misir ve çayir bitkileri) ve Trakya’nin en temiz sulari ile yetistirilen çeltik ekilmekte ve bunlar Kirklareli Kayali Baraji’ndan sulanmaktadir.”
Kontrolsüz artan nüfusun ihtiyacini karsilamak için, tarimi ve hayvanciligi olumsuz etkileyecek yolun yapimina bir anlam verilemedigini sözlerine ekleyen Çidem, “Çevre yolu ise, neden disaridan degil de yerlesim yerinin içerisinden geçer. Üstelikte D100 karayolu da köyden geçmekte iken. Yolun bu hali ile yapilmasi, köydeki büyük ve küçük bas hayvanlarin sulanmasi için yillar önce yapilan gölete ulasmalarini da engelleyecektir. Göle olan ulasimi engellemenin yani sira köyün meraya çikisi da engellenmis olacaktir. Bahse konu tarim arazilerinin de kaybedilmesi halinde, telafisi mümkün olmayan bir noktaya varilacaktir” seklinde konustu.
Küresel isinma ve kuraklik konusundaki uyarilarin dikkate alinmasini ve ülkenin gelecegi için tarim arazileri ile su havzalari üzerindeki tahribata son verilmesi gerektigini dile getiren Göksal Çidem açiklamasina söyle devam etti:
“1 santim tarim topragi, 600 yilda olusuyor”
“Türkiye‘nin dogal kaynaklarini korumaya yönelik mücadeleye her zamankinden daha çok ihtiyaç vardir. Trakya’nin tarim topraklarinda yagmalamanin ne kadar hizli oldugunu anlatmaya gerek yok. Degerli hocalarimizin da dile getirdigi gibi Trakya topraklari SIT alani ilan edilmesi gereken topraklardir. Çünkü Trakya Bölgesi, Türkiye cografyasinin %3’ünü olusturuyor. Bugdayin %10’u bu bölgede. Ayçiçeginin %30’u, pirincin de %50’si buradan elde ediliyor. Ancak bu topraklara yeni yollar, sanayi ve konut yapilari yaparak oralari yok ediyoruz. Bir süre önce kaybettigimiz Trakya sevdalisi Prof. Dr. Cemil Cangir’in söyledigi gibi 667 yilda 1 santim toprak oluyor. Varin siz hesap edin kaç bin yillik mirasimiz oldugunu.
Necatiye Köyü’nün isminin anlami necat, yani kurtulmus, kurtulan anlamina gelmektedir. Dileriz ki yanlistan dönülür, köyün tarim alanlari necat bulur.”
Havsa’da baska çalismalar da gündemde
Havsa’da ve civarinda gerçeklestirilmesi planlanan yapilanmalar sadece tarim arazilerinden geçmesi gündemde olan yollar degil. IMP’nin planina göre Havsa’da Trakya’nin en büyük Lojistik Merkezi’nin yapilacagini geçtigimiz aylarda Trakya Üniversitesi eski rektörü Prof. Dr. Osman Inci dile getirmisti. Inci, bu merkezde gümrük depolari, antrepolar, hal binalari, tir ve kamyon parklari kurulmak istendigini söyleyerek sunlari anlatmisti:
“Havsa’nin 2007 nüfusu 21 bin. IMP’nin planina göre ise 2023’te 24 bin olacagi iddia ediliyor. Yani 21 bin olan nüfusun, 16 yil sonra 24 bin olacagini, üstelik bu Lojistik Merkezi’nin gelecegini söylüyorlar. Bakin. Sirf 3-5 bin kisi Lojistik Merkezi oldugundan dolayi gelir. Çünkü insanlara is imkani çikmis olacak. Aradan 16 yil geçiyor. 16 yilda Havsa’nin nüfusu kendi kendine 3 bin kisi bile artmaz mi? Söylemek istedigim su. Insanlar, yani hepimiz neden ürküyoruz? Trakya’nin nüfusunun artmasindan. Ama onlar ne yapiyor? Bizim planin önerilerini çürütebilmek adina, ‘Siz ürkmeyin. Biz 150 bin kisi daha az yapacagiz’ diyorlar. Özetle belirtecegim sudur. Istanbul Büyük Åzehir Belediyesi, Trakya’ya kendine göre bir yönlendirme yapmak ve Istanbul’dan dislayacaklarini yerlestirmek için bizim plani almis, degistirmistir.”
“Havsa’daki parseller, Haziran ayinda metrekaresi 24 TL’den satisa çikacak”
Havsa’ya kurulmasi planlanan Lojistik Merkezi için Seda Insaat adli bir firmanin konu üzerinde 1.5 yildir çalistigi, 2 milyon 427 bin metrekarelik alana sahip bir ölçekte uygulanacak bu yapilanmanin da isminin Havsa Uluslararasi Endüstri ve Lojistik Merkezi oildugu ögrenildi. Avrupa’da ‘interporto’ olarak tanimlanan lojistik köylere ve ‘intermodal terminal’lere benzer bir yapida projelendirilen projeyle ilgili olarak Seda Insaat Sanayi ve Ticaret A.Åz. Genel Müdürü Irfan Özen ise su açiklamalarda bulundu:
“1 yili askin bir süredir 10’un üzerinde yabanci firmayla görüstük. Ancak, küresel kriz nedeniyle uluslararasi bu isimler tüm dünyadaki yatirim planlarini askiya almislar. Bu durum karsisinda yeni bir model gelistirdik. Yeni planda 5 bin metrekareden 50 bin metrekareye kadar degisen parselleri Haziran basindan itibaren satisa çikariyoruz. Son derece özel bir konuma sahip olmasina ragmen metrekare fiyatini da 24 TL olarak belirledik. Alicilar buraya lojistik merkezler kurarken isterlerse bizden destek alabilecekler. Ama, temel prensibimiz projedeki genel konseptin bozulmamasi.”
Projenin sinir kapilarina çok yakin bir bölgede yer aldigini ifade eden Özen, TRAKAB çerçevesinde bölgedeki diger lojistik merkezinin de Tekirdag Muratli’da olacagini açikladi.
“Havsa’da bir ilke imza atilacak”
Irfan Özen, projenin son derece iddiali oldugunu beyan ederken sözlerine sunlari da ekledi:
“Türkiye’de su anda var olan ‘lojistik köyleri’nin hiçbiri üç tasima modunu bir araya getirecek sekilde projelendirilmedi. Havsa projesi, Türkiye’de bu açidan ilk olacak. Projemiz, ‘dray port’ yani, ‘kuru liman’ tanimina giren bir yapida ve Avrupa-Asya demiryolu ve karayolu tasimasinin birlestirildigi bir intermodal terminal olarak yapilandiriliyor. Ayrica, projeyi Italya’da ‘interporto’ olarak tanimlanan lojistik köylere benzer bir yapida tasarladik. Böylece, demiryolu ve karayoluyla tasinan ürünlerin kiralanacak istasyonla Tekirdag Limani üzerinden deniz baglantisi olacak ve üç tasima modunun birlesmesini saglayacak sekilde tasarlanmasi, projeyi uluslararasi normlara uygun hale getirdi.”
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol