“Teröre karşı ortak bir dil oluşturmalıyız!”

Kırklareli CHP İl Başkanlığı’nın, 21 Aralık 2016 Çarşamba günü gerçekleştirilen geleneksel Çarşamba Toplantısı’nın gündemi yine yoğun geçti. CHP Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu’nun katılım gösterdiği toplantıda; son zamanlarda artan terör olaylarından Milli Seferberlik konusuna, Rus Büyükelçisi’nin suikasta uğramasından, yeni anayasa değişikliğine kadar birçok konu konuşuldu. Toplantıda konuşan CHP İl Başkanı Ünal Başkur; ülkemizde artan teröre karşı, farklı siyasi görüşte olanların, kendilerine ait sloganlar atarak ortak bir dil oluşturamadıklarını vurguladı
Geçtiğimiz Çarşamba günü gerçekleştirilen Kırklareli CHP İl Başkanlığı’nın geleneksel Çarşamba Toplantısı’nın gündeminde; artan terör olaylarına yönelik partinin yürüttüğü faaliyetlerden, yeni anayasa değişikliği teklifine kadar pek çok konu görüşüldü. Kırklareli CHP İl Başkanlığı Binası’nda yapılan toplantıya, CHP Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu, İl Başkanı Ünal Başkur, Merkez İlçe Başkanı Gürcan Gültekin ve partililer katıldı.

Toplantının açılış konuşmasını yapan Gürcan Gültekin; parti teşkilatının geçtiğimiz günlerdeki faaliyetlerine değinerek, şu bilgileri paylaştı: “Geçen akşam itibariyle terör belasına bir kez daha bulaştık. Rus büyükelçimizi düzenlenen bir suikastle öldürdüler. Bunun bedeli tabi ki Türkiye için de ağır olacaktır.
Bununla ilgili 20 Aralık itibariyle basın açıklamasında bulunduk. Sonrasında Pınarhisar ve Kaynarca’da teröre karşı yürüyüşlerimizi gerçekleştirdik.
Dün(Salı), Babaeski ve Lüleburgaz ilçelerinde ve beldelerde ilimiz teşkilatının düzenlediği çalışmalar devam etti. Emek bürolarının açılışı yapıldı. Ve İl Danışma Kurulu Toplantısı’nı gerçekleştirdik. Yine, 24 Aralık 2016 Cumartesi günü, AKM’de, “Deprem ve Kentsel Dönüşüm” konulu bir panel gerçekleşecek.”
Gültekin’in ardından söze başlayan İl Başkanı Ünal Başkur ise, konuşmasına, son zamanlarda gündeme gelen Milli Seferberlik konusuna değinerek başladı.
Başkur, toplantıda özetle şöyle konuştu: “Bir süreden bu yana zaten uluslararası anlamda gündemin içerisindeyiz.
Maalesef ki bir süredir özellikle Ortadoğu olmak üzere gündemi belirleyen ülke olduk. Ve şimdi o gündemi belirlediğimiz bataklıktan çıkamıyoruz maalesef. Ve Milli Seferberlik ilan ediyoruz. Tabi ki Milli Seferberlik ilanı gerekir.
Eğer bu ülkede bir hafta içerisinde iki tane patlama oluyorsa, onlarca can kaybının, onlarca yaralının olduğu bir ülkede yaşıyorsanız, bir büyükelçiyi yitiriyorsanız ve bu ülkeyi yönetiyorsanız, terörle mücadeleden bahsetme şansınız yok. Eğer bu mücadeleden bahsediyorsanız, sorumluluk neyse onu yerine getirmelisiniz.
“Umuyoruz bu ayrıştırma çok daha üst boyutlara çıkmaz”
Milli Seferberlik’ten bahsetti Cumhurbaşkanımız. Tabi ki Milli Seferberlik ilan edelim ama Mili Seferberlik sokaklarda alanlarda geçiyor.
Biz partimiz olarak, vatandaş olarak bunları yapmaya çalışıyoruz. Geçtiğimiz hafta üç İl Başkanı bir araya geldik. Bu doğrultuda içeriği tartışılır olsa bile bir kınama yaptık.
O kınamayı, o matemi, o başkaldırıyı bile politik sloganlarımızın arkasına sığdırdık. Bu hiç onaylamadığım bir şey. Bundan sıyrılmak gerekiyor.
Bu bir haftalık periyot içinde farklı etkinlikler yaptık. Maalesef kendimizi belirleyen sloganlar neyse onların dışına çıkamıyoruz.
Hatta farklı siyasal çizgilerde alanlarda çıkmışsak da birbirimizi iğreti edecek düzeyde, kendimize ait sloganlar ataraktan ortak bir dil yaratamıyoruz.
Ülkeyi bu kadar böldüler, bu kadar parçaladılar, dilimizi bile bu kadar ayrıştırdılar. Umuyoruz bu ayrıştırma çok daha üst boyutlara çıkmaz.
“Milli Seferberlik öncelikle TBMM’de başlatılmalı”
Milli Seferberlik’i sokaklarda alanlarda gerçekleştirmek lazım. Ama geldiği noktada yine iş temsiliyete geldiğinden bu Milli Seferberlik’i TBMM’de başlatmak lazım.
Önce bu devletin başındaki insanlar gereğini yapacak ondan sonra Milli Seferberlik ilanı gündeme gelmiş olacak.
Teröre karşı, ekonomik sorunlara karşı, uluslararası itibarımıza karşı, insan olmaya ilişkin bu seferberliği devreye sokacağız.
Umuyoruz anayasa değişikliği teklifi meclisten geçmez ama meclisten geçerse de bizler CHP olarak bu ülkenin yaşayan, özgürlükten, barıştan, demokrasiden yana, parlamenter demokrasiye inanan, egemenliğin ulusa ilişkin olduğuna inanan bir anlayışla bunu yaşama geçirmeye çalışacağız.
Başkur’un ardından sözü devalan CHP Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu ise şöyle konuştu: “İki günden beri yoğun bir tempo içindeyiz.
Genel Başkan Yardımcımız Veli Ağbaba ile beraber hem ilçe ziyaretleri, hem belde ziyaretleri ve aynı zamanlarda da STK’larla bir araya gelme şansımız oldu.
Tabi bu bir nevi Kırklareli ziyareti olarak gözükmüş olsa da, bunlar, yarın öbür gün meclisten çıkması muhtemel anayasa değişikliği ile ilgili bir altyapı oluşturma çabalarımız.
“Ancak bir araya gelip tek ses olursak başarıya ulaşabiliriz”
Aslında hep benzettiğimiz o uçurumun kenarına geldik. Böyle bir süreçte yaşıyoruz.
Tabi ki ülke rahat değil ve gerçekten ülkemiz uçurumun kenarında. Ve bizim artık bunun farkına varmamız gerekiyor.
Kırklareli, Edirne, Tekirdağ gibi CHP’nin, sosyal demokrat düşünceye sahip insanların güçlü olduğu bölgelerde bazı şeyleri zaman zaman gözden kaçırıyoruz.
Bir araya gelmenin, bir olmanın, diri olmanın, can olmanın, birlikte hareket etmenin, bir senfoni orkestrası gibi tek ses çıkarmanın bir anlamı olması gerektiğini vurguladık. Ki ancak böyle olursa başarı geliyor.”
Anayasa değişikliği teklifi konusunda, teklife onay veren partilerin bile üst yönetimi ile tabanı arasında fikir ayrılığı olduğuna dikkati çeken Gündoğdu, teklifin meclisten geçmesi ve referanduma gidilmesi halinde parti olarak, Başkanlık sisteminin önüne geçmek adına her türlü çalışmayı yapacaklarını vurguladı.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol