“Teknikerler gözardı edilmemeli”

Teknikerler Birliği Tekirdağ Şube Yönetim Kurulu yerel basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya geldi. Şube Başkanı Mustafa Öklük basın toplantısında yaptığı açıklamada "Yapı Denetim Kanunu ile bazı kanunlarda yapılacak değişikliklerde teknikerlerin ellerinden alınan şantiye şefliği yetkilerinin geri verilmesini istedi.
Açıklamada şunlar kaydedildi;
“Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın üzerinde çalıştığı "Yapı Denetimi İle Bazı Kanunlar da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Taslağı"nın birinci bölümünün genel hükümler, kapsamI alt başlığının 2. Maddesinin 5. Fıkrasında: Şantiye şefinin yapım işinin uzmanlık alanına uygun olmak üzere mimar veya mühendis olması esastır. Ancak toplam yapı inşaat alanı 300 m2 ye kadar olan konut yapılarında inşaat teknisyeni, 1000 m2 ye kadar olan konut yapılarında inşaat teknikeri veya teknik öğretmen ünvanlı teknik eleman, bakanlıkça belirlenen esaslara uygun şekilde şantiye şefi olarak görevlendirilebilir. Yapı müteahhidinin veya parsel malikinin veya hissedarlarından veya ortaklarından veya yöneticilerinden  birinin mimar veya mühendis veya bu fıkradaki esaslara göre teknik eleman olması halinde ayrıca şantiye şefi aranmaz". Hükmü yer almaktadır.
Hâlihazırda ülkemizde devam eden inşaatlara, mevcut mimar ve mühendis sayısı yetersiz gelirken; "Afet Riski Altındaki Yapıların Dönüştürülmesine ilişkin kanunun" 20 yılda 6,5 milyona yakın konutun yıkılıp yeniden yapılacağı, bunun yanı sıra imara açılan alanlarda da yapılaşmanın devam edeceği; konut dışı alt yapı hizmetlerini de ilave edersek, mimar ve mühendis açığı hat safhaya gelecektir. Bu nedenle  şantiye şefliği ihtiyacını  sadece mimar ve mühendislerle karşılamak, imkansız hale gelecektir. Şantiye şefi açığını kapatmak ve istihdam sağlamak için, inşaat mühendislerinin ve mimarların yanında elektrik mühendisleri ile makina mühendislerine yer açmak bile sorunu çözemeyecektir.2011 yılı TMMOB'a  kayıtlı inşaat mühendisi sayısı 81.979, makine mühendisi sayısı 81.695, elektrik mühendisi sayısı 46.087 mimar sayısı 39.440; toplam mimar ve mühendis sayısı: 249.201 dir. Bu sayı 2012 yılı mezunları ile 261.000-265.000 civarında bir sayıya ulaşacaktır. Bu kayıtlı üyelerin bir bölümünün kamu, yurt dışı, meslek harici işler ve benzeri sebeplerle tamamının yapı denetim sistemi içinde yer almayacağını düşünürsek  sayı daha da aşağıya inecektir.Mimar ve mühendislerin sayısal olarak yetersiz kalmasının ötesinde İstanbul,Ankara,İzmir,Adana Bursa gibi daha ziyade büyükşehirlerde ve batı şehirlerimizde toplandığını, küçük ölçekli ve Doğu, Güneydoğu, Orta Anadolu bölgelerimizdeki şehirlerde ise mimar ve mühendisin ihtiyaca cevap vermek şöyle dursun ihtiyaç duyulan bazı kamu kurumlarında mimar veya mühendisin olmadığını yapılan incelemeler ortaya koymuştur.
Bu verilere dayanarak;İnşaat teknikerlerinin şantiye şefliğinin konut yapıları ve 1000 m2 ile sınırlandırılması yukarda saydığımız sebeplerle sorunu çözmeye yetmeyecektir. Teknikerler altyapı ve üst yapı gruplarının tamamında hâlihazırda çalışmaktadır. Bu kanun tasarısı yürürlüğe girdiğinde okul, hastane, pazar yeri, entegre tarım ve hayvancılık tesisleri, akaryakıt istasyonları gibi konut dışında kalan yapıların hiç birinde teknikerler şantiye şefliği yapamayacaktır. Aldıkları eğitim gereği; "teknisyen üstü ve mühendis öncesi bir ünvan olan teknikerlerin, sahalarda fiilen şantiye şefliği yapmasına rağmen yasal olarak şantiye şefliği hakkı yoktur. Bu hakkın yasal hale gelmesi gerekmektedir. Ne var ki kanun tasarısının teknikerlere tanımayı öngördüğü hak sembolik olmaktan öteye gitmemektedir.
Kanun tasarısının Tanımlar başlığının 3. Maddesinin (p) fıkrasında şantiye şefinin tanımı yapılırken; şantiye şefi: konusuna ve niteliğine göre yapım işlerini; proje müellifleri, teknik uygulama sorumluları(fenni mesuller) ya da denetici mühendis ve mimarların direktifleri doğrultusunda; iş sahibi ya da iş veren/yüklenici/Yapı müteahhidi adına yöneterek uygulayan ilgili meslek odasınca sicil kayıtları tutulan mühendis ve mimarları ifade eder denilmektedir.
Teknikerlere  2. Maddenin 5. Fıkrasında şantiye şefi olarak verilen hak, tanımlar başlığının 3. Maddesinin (p) fıkrasında yerini almalıdır. Aksi takdirde bu maddenin dava konusu olma olasılığı vardır.
1000 m2 lik inşaat alanın toplam inşaat alanı olarak sınırlandırılması dört katlı bir apartman binasında dahi karşılığını bulamamaktadır. İki daire üzerine kurulu dört katlı bir apartmanın toplam inşaat alanı 1000 m2 inşaat alanının üzerine çıkmaktadır. Kaldı ki imar planları yapılırken gerek emsaller  gerekse nizamlar ,konut yapılarında 1000 m2 nin üzerinde olacak şekilde yapılmaktadır. Kanun tasarısında belirlenen inşaat alanı teknisyen, tekniker ve teknik öğretmenler için toplamda 5000 m2 ile 10000 m2 arasında olması gerekmektedir.Ayrıca yapı denetimi bölümünden mezun olan teknikerler bu kapsama dahil edilmemiştir. Amacı yapıları denetlemek olan yapı denetimi teknikerlerinin de bu kanun tasarısında yer alması şarttır.
Esasen şantiye şefi; inşaatlarda işleri organize eden yapı denetimi, yapı müteahhidi ve inşaat sahasında çalışan işçi,kalfa,usta bağlantısını sağlamakla görevli iken bir taraftan da inşaatlardaki imalatların uygulamasına nezaret edecektir. Bu hizmetlerin İnşaat Mühendisleri Odasınca mühendislik hizmeti olarak tanımlanması ayrı bir tartışma konusu olsa da şantiye şefliği aslında bir teknikerlik hizmetidir. Zira kanunun ilgili maddesinde şantiye şefinin teknik uygulama sorumluları (fenni mesuller) ya da mühendis ve mimarların direktifleri doğrultusunda; iş sahibi ya da işveren/yüklenici/Yapı müteahhidi adına yöneterek uygulayan(mühendis ve mimarı değil)teknik elemanı yani teknikeri tarif etmektedir.
Bu güne kadar ki uygulamalarda şantiye şefliği,şantiye sahasında görmediğimiz,sadece evrak üzerinde imzası olan, mimar ve mühendislerin istihdamına yönelik bir uygulama şeklinde tezahür etmiştir. Şantiye şeflerinin bu anlamada inşaatlarda işlevlerini yerine getirmesi için etkin bir denetleme yapılması için yasa tasarısına bağlayıcı bir madde koyulması gerekmektedir.
Yasa tasarısında teknikerlere tanınan 1000 m2 lik şantiye şefliği kabul edilemez.1000 m2 lik şantiye şefliği teknikerlerin aldıkları eğitimle doğru orantılı değildir. Bu haliyle teknikerlik mesleğinin şantiyelerde işlevselliğinin olamayacağı çok açıktır.
Tanımlar başlığının 3. Maddesinin (o) fıkrasında yardımcı kontrol elemanı tanımı yapılırken, denetici mimar ve mühendislere yardımcı olmak üzere istihdam edilen teknisyen, tekniker ve teknik öğretmenleri ile ilgili meslek odasına üyeliği devam eden mimar ve mühendisleri ifade eder denilmektedir. Yardımcı kontrol elemanının aynı zamanda mimar ve mühendis olması doğru bir tanımlama değildir. Bu tanımlamadan mimar ve mühendislerin çıkartılması gerekmektedir. Aksi takdirde teknik elemanlarla mühendisler arasında bu konuda mesleki anlamda kavram karmaşası meydana gelecektir. Netice itibari ilekanun taslağı teknisyen, tekniker ve teknik öğretmenleri (teknik elemanları) görmezden gelen bir anlayışla hazırlanmıştır. Kanun tasarısının bu haliyle yasalaşması durumunda yapılar teknikerlik hizmeti alamayacak, teknikerlik hizmeti alması gereken yapıların mühendislik hizmeti alması durumunda, mevcut mimar ve mühendislerin sayısı yetersiz kalacağından mühendislik hizmeti de alamayacaktır. Asıl amacı doğal afet sırasında ve sonrasında binaların mezara dönüşmesini önleyecek bu yasa bu haliyle amaca hizmet edemeyecektir. Teknikerler Birliği olarak tasarının yukarıda saydığımız nedenler göz önünde tutularak yeniden ele alınmasıdır.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol