Teknik öğretmenler "kontenjan" istiyor

Eğitim-Bir-Sen Kırklareli Şube Başkanı Bülent Kılıç, mesleki teknik öğretmenlerin mağduriyetleri ile ilgili raporu AK Parti Kırklareli Milletvekili Av. Şenol Gürşan'a sunduklarını bildirdi. Raporda 28 Şubat sürecinde mağdur olan mesleki teknik öğretmenlerin mağduriyetlerinin devam ettiği çözüm önerisi olarak kadro artışı istendiği belirtiliyor.

Eğitim Bir Sen Kırklareli Şube Başkanı Bülent Kılıç, 28 Şubat sürecinde mağdur edildiklerini belirttiği 80 bin mesleki teknik öğretmeni ilgilendiren raporu AK Parti Kırklareli Milletvekili Av. Şenol Gürşan'a ilettiklerini bildirdi. Yazılı bir açıklama yapan Eğitim-Bir-Sen Kırklareli Şube Başkanı Bülent Kılıç, mesleki teknik öğretmenlerin "28 Şubat sürecinin unutulan mağdurları" olduğunu belirtti. 28 Şubat sürecinde imam-hatip mezunlarının üniversite okumasını engellemek isteyen güçlerin baskılarıyla mesleki teknik eğitime darbe vurulduğunu savunan Kılıç, bunu yapanların ülkenin mesleki teknik eğitim sistemini çökertmekten çekinmediklerini öne sürdü.
28 Şubat sürecinde birçok kesimin mağdur edildiğini, daha sonra birçok kesimin mağduriyetlerinin giderilirken mesleki teknik öğretmenlerin unutulduğunu vurgulayan Kılıç, mesleki teknik öğretmenlerin kaderleriyle baş başa bırakıldığını söyledi.
Yıllardır, "meslek lisesi memleket meselesi" denildiğini anımsatan Kılıç, "Yıllardır yapılan öğretmen atamalarında biz mesleki teknik öğretmenlere ayrılan kontenjan sayısı, mezun sayımızın sadece yüzde 3'ü kadardır. Mesleki teknik eğitime verilen değer bu kadar az olmamalıdır. Biz de diğer kültür branşlarında olduğu gibi meslek liselerine atamalarda 3000 - 4000 kontenjan istiyoruz" dedi.
"28 Şubat sürecinin gerçek mağdurları mesleki ve teknik öğretmenlerdir. Bu mağduriyet artık çözüme kavuşturulmalıdır. Bizler sonuç elde edene kadar haklı davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Biz güçlüyüz, çünkü haklıyız" diyen Kılıç, raporda belirtilen çözüm önerilerini de şöyle sıraladı;
"1. Teknoloji ve tasarım dersinin içeriği değiştirilip genişletilerek atamalarda teknik
eğitim fakültesi mezunlarına 1. öncelik olarak açılmalı. Teknoloji ve tasarım dersinde her alanda farklı modüller oluşturulabilir. Böylece öğrencilerin hayal gücü, yaratıcılık, eleştirel düşünme, problem çözme gibi üst düzey zihinsel becerileri geliştirilebilir. Bazı modüller ile de üretime dönük, bilim uygulamaları ve teknoloji kullanımı bilim ve çevre dersinin tüm konularını bünyesinde barındırabilir. Ülke genelinde en çok ihtiyaç duyulan alanlardan birisi olan bu branş 2011 yılında açıldığı gibi ülkemizde branş bazında ihtiyaç sıralamasında ön sıralarda yer alan teknoloji tasarım branşı tekrar teknik ve mesleki eğitim fakültelerine açılmalı. Yeterince mezunu olmayan bu branşta kadrolar boş kalmaktadır. Yan dal alan değişikliği ile sınıf öğretmenlerinin yapabileceği düşünülen bu branşı teknik eğitim fakültesi mezunları hayli hayli yapabilir.
Böylelikle Bakanlık ciddi açığı olan bir branşta öğretmene kavuşmuş olacak yıllarca mağdur olmuş teknik öğretmende istihdama katılmış olacaktır.
2. Meslek liselerinde görev yapan kadrolu teknik öğretmenlerin 40 olan norm açma saatinin 30 ya da 35 aralığına çekilmesi. (Kültür derslerinde norm açma saati 20 saat'tir) Böylece dikkat gerektiren atölye uygulamalarında uzun mesai ile oluşabilecek dikkat eksikliği ve yorgunluk gibi istenmeyen durumlar ortadan kalkacak, öğrenci ve öğretmenlerin can güvenliği dikkate alınarak iş kazalarının da önüne geçilmiş olunacaktır. Aynı zamanda atama kontenjanları kısıtlı olan teknik öğretmenlerin daha fazla istihdam olanağı sağlanacaktır.
3. Teknik öğretmen unvanı tanımlaması yapılarak tüm kamu kurumlarında, belediyelerde, il özel idarelerinde ve kamu iktisadi teşebbüslerinde teknik öğretmen istihdamı sağlayacak şekilde teknik öğretmen kadroları açılabilir. Fakat önümüze sürekli çıkan teknik öğretmen unvanının öğretmen kısmı kamunun bize bakış açısı öğretmen olduğundan teknik öğretmen unvanı yerine "Saha Mühendisi", "Teknolog", "Teknik Eğitim Uzmanı"  gibi unvanların biz teknik öğretmenlere verilmesiyle kamuda ve özel sektörde çalışan öğrencileri sıfatından olan teknisyen, teknikerlerle aynı statüden kurtulmuş olacaklardır. Bu da nitelikli teknik personelin kamu kurum ve özel sektörde çalışmasına olanak sağlayacaktır. Teknik öğretmenlerin aldığı eğitimler ve üretim sahasındaki deneyimleri neticesinde yerli üretimin çok büyük önem arz ettiği günümüz dünyasında, özel sektörde unvan tanımlaması yapılarak, teknik öğretmenlere unvanlarına uygun istihdam alanı oluşturulması. Özel sektörde istihdamın sağlanabilmesi için üretim yapan işyerlerinde, yapılan üretimin alanına uygun bölümden mezun olmuş teknik ve mesleki eğitim fakültesi mezunlarının "Teknik Eğitim Uzmanı", "Teknik Uzman", "Teknolog", "Teknolojist" vb. gibi unvanlar ile istihdamının zorunlu tutulması, yeni çıkan yasayla iş sağlığı ve güvenliği uzmanının bulundurulması gibi…
4. Mesleki eğitim merkezleri, halk eğitim merkezleri ile İşKur, meslek edindirme kurslarına dair MEB Bakanımız Ömer Dinçer'in Mecliste soru önergesine verdiği cevabı hatırlayalım. Bu kurslarda 37.700 usta öğretici çalışmaktadır. Bu usta öğreticiler 4 yıllık üniversite mezunu değil. Mesleki eğitim fakültelerinde el becerileri, giyim bölümlerinden mezun olan yaklaşık 6000 mezun bulunmakta. Halk eğitim merkezlerinde ve İşKur kurslarında öncelikli istihdam bu mezun kitlesiyle sağlanmalı. Bu bölümlere yapılan yatırımlarla yetişmiş nitelikli personel eğitim safhasında daha yararlı olacaktır.
5. Teknik öğretmenlere alanlarında fark dersleri alarak teknoji fakültelerinde mühendislik tamamlama imkanının tanınması, 3795 sayılı kanunun işletilmesi adına, YÖK'ün şu anki mühendislik tamamlama yönetmeliğinin değiştirilerek, tamamlama programlarına sınavsız başvuru ile öğrenci kabulü ve alınması gereken derslerin Türkiye geneli tüm teknoji fakültelerinde alınabilmesi yada uzaktan eğitim şeklinde alınması.
6. Ortaokullar da öğrencilere çeşitli alanlarda el becerileri kazandırılması yetenek ve yaratıcılıklarının geliştirilebilmesi adına teknik öğretmenlerin girebileceği seçmeli derslerin oluşturulması.
7. Erkek ve kadın tüm T.C. vatandaşlarının belirli bir düzeyde temel yaşam becerileri ve kabiliyet kazanımı sağlamak adına, insan yaşamında ev ve iş hayatında bazı ufak tadilat ve tamirat işlerine el yatkınlığının geliştirilmesi için beceri eğitimi verilebilmesi için Anadolu liseleri, meslek liseleri ve diğer tüm lise türlerinde zorunlu dersler oluşturulması.
8. Eğitilebilir hafif zihinsel engellilere meslek edindirmek için MEB bünyesinde açılan iş okullarında şu an sadece sınıf öğretmenleri ve zihinsel engelliler eğitimi öğretmenleri görev yapmaktadır. Bu okullarda meslek edindirme ve teknik bilgiler staja gönderme yoluyla sağlanmaktadır. Eğitilebilir hafif zihinsel engelli öğrencilere meslek edindirmek için MEB bünyesinde açılan iş okullarında teknik öğretmenlerin atanabileceği kadrolar tahsis edilmesini istiyoruz.
9. Tüm ortaokullarda 8. sınıfta ve tüm lise türlerinde 9 ile 12. sınıflarda öğrencilerin meslekleri yakından tanıması amacıyla ayrıca bazı yetenek ve kabiliyet isteyen mesleklerde o mesleğe yönelik olarak el becerileri ve öğrencinin o mesleğe karşı olan yatkınlığının tespitinin yapılabilmesi için içeriği zengin çeşitli dersler oluşturularak bu derslerin teknik öğretmenler tarafından verilmesinin sağlanması.
10. Teknik öğretmenlerin şantiye şefliği hakkının geri verilmesi ve imza yetki ve sorumluluklarının kapsamının genişletilmesi
11. Öğretmen atamalarında teknik öğretmen kontenjanlarında zaten sıkıntı çekilirken okullarda kadrolu olarak görev yapan teknik öğretmen arkadaşların ek derslerinin kesilmemesi ve daha fazla ek ders alabilmek için, okul müdürlerine norm açtırmamak için baskı yaptığı söyleniyor, bu durumun da araştırılmasını istiyoruz.
12. Birçok meslek lisesinde kayıt için gelen yüzlerce öğrencinin kontenjanımız dolu denilerek başka okullara yönlendirildiği hakkında duyumlar almaktayız. % 70 mesleki eğitim hedefi için yanlış olan bu davranışın doğruluğunun tespiti ve gerekli önlemlerin alınması. Bu konuda tüm meslek lisesi müdürlerinin uyarılması istiyoruz."

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol