Tarimsal egitimin baslangicinin 163. yildönümü dolayisiyla Türkiye Ziraatçilar Dernegi Kirklareli Il temsilcisi Necdet Göç ve Tarim Orkam-Sen Il Temsilcisi Güner Ön ortak bir basin açiklamasi yayimladi. Tarimsal egitimdeki sorunlarin masaya yatirildigi açiklamada sunlar kaydedildi; “Insanoglu yasamini idame ettirebilmek için vazgeçemeyecegi gida, giyinme ve barinma gibi temel ihtiyaçlari vardir.
Bu temel üç ihtiyaçtan ikisi yani gida ve giyim dogrudan tarim sektörü tarafindan karsilanmaktadir. Görüldügü gibi tartismasiz tarim insanlik için vazgeçilmez bir sektördür. Ancak vazgeçilmez olan bu sektör geçmiste oldugu gibi hala yiginla sorunlara bürünmüs bir durumdadir. Sorunlardan Tarimsal Egitim de nasibini almistir.
Ilk toprak kültürünün basladigi devrelerde yazlik ve kislik ekimlerde bir alan ekim için hazirlanir, toprak isleme yapilir verim düsünceye kadar bu yere üst üste ekim yapilir, verim düsünce de bu yer terk edilir ve yeni ekim alalari aranirdi. Islenecek arazinin önce dogal florasi yakilarak yok edilir, sonra islenir, birkaç yil ürün alindiktan sonra bu alan terk edilirdi. Ekim nöbetinin ilk uygulama sekli böylesine ilkel sekilde yapilmakta idi. Ancak 1850 yillarindan sonra özellikle baklagil yem bitkileri ve diger bitkiler ile birlikte ekim nöbeti uygulamasiyla her yil topraktan ürün kaldirmak, hatta suyu yeterli olan bazi bölgelerde 2. Ve 3. Ürün alma olanagi ortaya çikmistir. Tabi bu ilkellikten modern üretime geçmek, daha fazla ve kaliteli ürün elde etme süreci tesadüf degildir. Dikkat edildiginde ilkel üretimden uzaklasmak modern üretime geçme süreci Tarimsal Ögretim ile birlikte baslamistir.
Bugün yani 10 Ocak 2009, Tarimsal Ögretimin 163. yili. Ülkemizde ilk defa 163 yil önce 1846 yilinda Istanbul-Ayamama Çiftliginde “Ziraat Mektebi Âlisi” nde bugünkü adi ile Istanbul-Halkali Tarim Meslek Lisesi’nde tarimsal ögretime baslanmistir. Daha sonra ve cumhuriyet yillarinda ülkemizin degisik yörelerinde ve birçogu altyapi donanimindan yoksun sayilari 42’yi bulan Ziraat Meslek Liseleri açilmistir. Bu okullarimiz da günlük politikalarin kurbani olarak açildiklari gibi kapanmislardir. Zaman içerisinde Istanbul-Halkali, Bursa, Aydin-Söke, Amasya, Malatya gibi okullarda oldukça degerli birikim ve altyapi olusmasina ragmen bu okullarin tamami, politik ve rant tercihleri nedeniyle kapatilmis, yerine ayni zihniyette Fakülteler açilmaya baslanmistir. Ülkemizin ilk tarimsal egitimine baslanan Istanbul-Halkali Tarim Meslek Lisesi ilk zamanlarda egitimin yaninda 20.000 dekarlik bir üretim ve uygulama alanina sahip iken bu alan 1980’li yillarda 7.000 dekara, bugün de çogu yapilarin yayildigi ancak 550 dekarlik bir alana hapsedilmis, tarima teknik eleman yetistiren bir okulken, sanki bu talan politikasina karsi vicdanlarini rahatlatacakmis gibi halen Tarim ve Köyisleri Bakanligi Personeline hizmet içi egitim veren kurum haline dönüstürülmüstür. Buna ragmen rantin pençesinde can çekismektedir.
Ülkemizde Ilk Ziraat Fakültesi de 1933 yilinda Ankara’da açilmistir. 1970’li yillara gelindiginde Ankara, Izmir, Erzurum ve Adana olmak üzere dört fakültesi ile egitim verilirken günümüzde ülkenin her tarafina yayilmis meslek yüksek okullari ve fakülteler mantar biter gibi açilmislardir. Fakülte ve meslek yüksek okulu açma süreci de Tarim Meslek Liselerinde oldugu gibi tamamen politik tercihlere göre gerçeklesmistir. Hiçbir alt yapisi olmadan kurulan bu okullardan çok sayida ögrenci yetismektedir. Bunun üzerine bu daginiklik yetmiyormus gibi tarimsal egitimin temeli olan Tarim Meslek Liseleri Milli Egitim Bakanligina devredilerek kapatilmis, tarimsal egitim sorunlari kroniklesmis ve daha da derinlesmistir.
Görüldügü gibi ihtiyaçtan, akil ve mantiktan yoksun, günlük politika tercihleri ile uygulanan tarimsal egitimlerde meslek liselerini kapatarak fakülte haline getirmekle sorun çözülmedigi aksine daha da kamburlastigi açikça ortadadir.
Oysa çok okul açma yerine kaliteli egitim hedef alinarak iyi bir planlama ile her türlü alt yapi ve arastirma olanaklari saglanmis fakülteler kurularak, yine ara eleman ihtiyacini karsilayan Tarim Meslek Liseleri ve Tarimsal Alanda Egitim veren meslek yüksek okullari ile nicelik yerine ülkemizin tarim alaninda ihtiyaç olan nitelikli eleman yetistirilmesi mümkündür.
Tarimsal egitimin baslangicinin 163. yilinda tüm tarimcilarin ve üreticilerimizin tarim haftasini kutlar, tüm insanligin saglikli ve yeterli gidaya ulasabildigi ve bereketli bir gelecegin olmasi dilegiyle saygilar sunariz.”
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol