Bugün itibari ile vatandasin toplam borcu 100 milyar YTL yani 100 Katrilyon TL. Bu borçlar kredi kartlari, ev, araba ve ihtiyaç kredilerinden olusuyor. Kredi kartlarinda bir önceki aya göre ödenmeme orani %80 diger kredilerde ise ödenmeme orani %160 oraninda artmistir.
2001 krizini hatirlayiniz intiharlar, bunalimlar aile facialari yasanmisti. O gün sadece devlet borçlu olmasina ragmen bunlar yasanmisti. Bu gün ise tablo çok daha vahim, çünkü hem devlet, hem millet, hem sirketler, hem de bankalar borçlu durumdadir. Yeni bir ekonomik kriz facialara sebep olur. Kâhin olmaya gerek yoktur. Arjantin bunun en büyük örnegidir. Arjantin IMF politikalari yüzünden büyük bir ekonomik kriz yasamistir. Sonra her türlü bagimliliktan özellikle IMF den kendini kurtararak düzlüge çikabilmistir, bugün en büyük 10 ekonomi içinde gösterilmektedir. Geçmis basin açiklamalarimizda "Hayim Nahum Doktrininden" çokça bahsetmistim. Bu Doktrin 4 ana maddeden olusuyor; “Aç birak”, “Issiz birak”, “Borca esir et”, “Manevi degerlerinden uzaklastir, yumusak lokma yap, böl, parçala, yut.”
Gelinen noktaya baktigimizda bugün bunlarin aynen yasandigini görüyoruz.
Çözüm; her alanda Milli Siyaset izlemekten geçiyor. Avrupa'da, Amerika'da Problemlere çare aramak sorunlari büyütmekten baska ise yaramaz. Nitekim bölgesinde güçlü, büyük, etkin bir Türkiye’yi kimse istemez. Kendi dertlerimizi kendimiz çözmek zorundayiz. Allah bize hiçbir millete vermedigi 7 zenginlik vermistir. Bunlari iyi degerlendirmeliyiz. 1- Üç kitanin birlestigi yerdeyiz 2- Çok büyük genç nüfusumuz var 3- Bogazlara hâkimiz 4- Topraklarimiz verimli tarimda kendimize yeterliyiz 5- Güçlü bir ordumuz var 6- En kiymetli ve stratejik madenler bizim topraklarimizdadir 7- Tarihten gelen misyonumuz bize çok önemli görevler yüklemektedir.
Yurt disina özellikle Islam cografyasina seyahat eden arkadaslarimiz, oradaki insanlarin Türkiye den gelenlerin etrafini sarip bir an önce düzlüge çikin da gelip bizi de bu rezaletlerden kurtarin diye agladiklarini duyuyoruz. Selçuklu ve Osmanli dünyaya adalet ve refah dagitiyordu. Bati medeniyeti ise bugün adeta zulüm dagitmakta. Bizi yönetenler ise onlari taklit etmekte onlardan medet ummakta. Keske taklit edebilseler batidaki refahi ve hayat standardini getirebilseler. Nerede o günler ? Onu da basaramiyorlar. 15 günde 15 yasa çikararak bu isler çözülmez. Ya nasil çözülür ? Milletin ihtiyaci olan yasalar çikarilirsa çözülür. Simdiki slogan "Taklidi birak milletin ihtiyaci olana bak"
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol