TRT Okul Televizyonu'nda dün akşam yayınlanan "Rektörler Anlatıyor" programının canlı yayın konuklarından biride Kırklareli Üniversitesi'nin Kurucu Rektörü Prof. Dr. Mustafa Aykaç idi. Rektör Aykaç, canlı yayında öğrencilerin neden Kırklareli Üniversitesi'ni tercih etmeleri gerektiğini anlattı. Aykaç ayrıca program sunucuları Esra Kaya ve Raşit Yıldırım ile sosyal ağlar aracılığı ile gelen soruları da yanıtladı.
TRT Okul kanalının dün akşam yayınlanan "Rektörler Anlatıyor" programına saat 22.30'da katılan Kırklareli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Aykaç, Kırklareli Üniversitesi'ni ve kenti anlattı. Programın formatı gereği 30 dakikalık bir süre içerisinde hem üniversiteyi hem de gelen soruları yanıtlayan Aykaç, konuşmasında Kırklareli'nin oldukça güvenli olduğunu vurgulayarak öğrencilerin Kırklareli'de bu konuda rahat edeceğini ifade etti.
Kırklareli Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Mustafa Aykaç'ın program sunucuları Esra Kaya ve Raşit Yıldırım'ın soruları ile yaptığı söyleşi ve programda öne çıkanlar şöyle;
Rektör Aykaç;
Trakya gerçekten Türkiye'nin şirin bölgelerinden biri. Kentin bir özelliği dünya kenti İstanbul'a çok yakın. Diğer taraftan Avrupa'ya açılan bir kapımız. Yunanistan, Bulgaristan'a sınırız. Edirne Yunanistan'a Kırklareli Bulgaristan'a sınır. Dolayısıyla Türkiye'nin Avrupa'ya açılan sınır kapısı özelliğini taşıyor. Tekirdağ da aynı güzellikleri bünyesinde barındıran bir ilimiz. Trakya doğal güzellikleri bozulmamış orman ve yeşillikler içinde. Karadeniz'e kıyımız var. Ormanımız bol. Çok şirin bir kent Kırklareli çok güvenli bir kent. Bunları rahatlıkla söyleyebilirim. Üniversite şehre karakterini veriyor. Üniversite ile daha güzel bir şehir haline dönüşüyor Kırklareli.
Hangi yıl kuruldunuz?
5 yıllık bir üniversiteyiz. Ben 5 yıl önce kurucu rektör olarak göreve başladım. 2007 kuruluş kanunu üniversitemizin. Şu anda ikinci dönemimde devam ediyorum. Yeni bir üniversitenin kuruluşunu burada adım adım birlikte izledik. Meslektaşlarımla gece gündüz çalıştık.
Kırklareli'yi nasıl bir üniversite bekliyor?
Biz devraldığımız tarihten itibaren bünyesinde Fen Edebiyat Fakültesi, İktisadi Bilimler Fakültesi, Turizm Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, Mimarlık Fakültesi, İlahiyat Fakültesi olmak üzere Teknik Eğitimi de sayarsak 8 fakülteye çıkmış oldu. Fakülte sayısı ve onların bünyesindeki öğretim üyesi ve öğrenci sayısı arttı. Ağırlığı biz 4 yıllık bölümlere verdik. Bünyemizdeki meslek yüksek okullarının sayıları olduğu gibi korundu bazı yeni bölümler ilave ettik. 3'ü merkezde 4'ü ilçelerimizde meslek yüksek okullarımızın. Bunları da hem öğretim görevlisi bakımından destekledik geliştirdik, gürün gelişen şartlarına uyum sağladık. Piyasada aranan programları bünyeleri açmak suretiyle bunları geliştirdik. Hem öğretim görevlisi ve öğrenci sayısı artarken hem de fiziki şartları iyileştirdik. En önemlisi öğretim görevlisi sayısını zenginleştirdik ve artırdık. Çok sayıda öğrencimiz dikey geçiş sınavıyla 4 yıllık bölümlere geçiyor. Bu konuda da başarılıyız. Şehirle iç içe olduğumuz kadar öğretim görevlileri ve öğrencilerimizle de iç içeyiz. Öğretim görevlilerimizde öğrencilerimi destekliyor. Ben üniversiteye adım atacak öğrencilerimize başarılar diliyorum. İnşallah tercih ettikleri üniversitelere kavuşacaklar. İyi bir yüksek öğretim hayatına başlarlar. Bizim üniversitemizi seçmek için biz bir danışma hattı açtık. Aynı zamanda internet sitemizde de her hangi bir konuda soru sormak isteyen kardeşimiz olursa gerek twitter gerekse facebook yada telefon yoluyla e-mail yoluyla rahatlıkla istedikleri soruları sorabilirler. Biz onları aydınlatmaya hazırız.
Hangi bölümleriniz var. Kontenjan durumunuz nedir?
Fen Edebiyat Fakültesi bünyesinde Felsefe Bölümü var. Biz bu konuda çok iddialıyız. Felsefe alanında uluslararası ün yapmış felsefe hocalarımız var. Dekanımız ve bölüm başkanımız olmak üzere. Tarih Bölümümüz aynı şekilde üç profesörü bünyesinde barındırıyor. Tarih konusunda ve Arşiv konusunda uzman hocalarımız var. Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüz yine aynı şekilde. Bu üç bölüm Fen Edebiyat Fakültesi'nin öncü bölümleri.
Sosyoloji Bölümü geçen sene öğrenci aldı. Orayı biraz daha gelişeceğini umuyoruz. Fizik ve Kimya Bölümleri Türkiye'nin geneli bakımından öğrenci sayısı yeterli olmuyor. Orada bir sıkıntı var. Matematik Bölümümüz var ayrıca. Fen Edebiyat Fakültesi bu durumda. Başta ilk saydığım saydığım bu fakültelerimizi biz favori görüyoruz.
İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi bünyesinde dört bölümümüz var. İktisat ve İşletme burada öncü bölümlerimiz. Ardından Kamu Yönetimi ve Çalışma Ekonomisi bölümleri geliyor.
Buradaki kadromuz çok daha gelişmiş durumda. Çalışma Ekonomileri Bölümü'nü biraz daha geliştirmeyi planlıyoruz. Bir adım sonrada Uluslararası İlişkiler Bölümü'nü açmayı planlıyoruz. Turizm Fakültesi bünyesinde bir bölümümüz var ikinci bölümümüze öğrenci almayı planlıyoruz. Öğrenciler rahat bir biçimde eğitim-öğretime devam ediyorlar.
İlahiyat Fakültesi, Mimarlık Fakültesi bu sene öğrenci alacak. Mühendislik Fakültesi'nde üç bölümümüz var. Gıda Mühendisliği Bölümü, Elektrik-Elektronik Bölümü ve İnşaat Mühendisliği Bölümü. Bu bölümlere geçen sene öğrenci aldık. Bu sene tekrar öğrenci alacağız. Teknoloji Fakültesi'nin bir bölümüne öğrenci almayı planlıyoruz. İlahiyat Fakültesi ve Mimarlık Fakültesine bu sene öğrenci almayı planlıyoruz.
Kırklareli nasıl bir yer? Konaklama imkanları nelerdir?
Bunu vurgulayarak söylemem lazım. Çok güvenli bir şehir. Bunu çok açmak istemem ama gecenin bir yarısında bile bir bayan öğrencimiz rahatlıkla dolaşabilir. Güvenlik sorunu kesinlikle hissetmezsiniz. Bunu çok rahat fark edersiniz. Huzurlu bir şehir, öğrenciye yakın bir şehir. Küçük bir şehir. Tabiat güzellikleri harukulade. İstanbul'a 220 kilometre uzaklıkta çok yakın bir şehir. Büyük şehirlerdeki kadar kültürel ve sosyal imkanlar bol miktarda bulunmuyor bunu söylemeliyiz. Konaklama bakımından Kredi Yurtlar Kurumu'nun yurtları geçen sene dolma noktasına geldi. Üniversite geliştikçe özel yurtlar devreye giriyor. Büyük bir sıkıntı yok. Şu anda 2 bin kişilik ilave Kredi Yurtlar Kurumu'nun yeni kampusumüzde yapılacak. Yeni kampusumuz 3500 dönümlük arazi üzerinde yeni yapıldı. Gelecek sene oraya taşınacağız. Yol, su elektrik bitti. Tabiatla iç içe bir kampus. Modern ve güzel binalar yapıldı. Babaeski'de yeni bir hazırlık var Kredi ve Yurtlar Kurumu açacak. Lüleburgaz'da Kredi Yurtların konaklama imkanı var. Babaeski'de ve Pınarhisar'da ayrıca özel birer yurt var. Ulaşım bakımından pahalılıktan söz edemeyiz. Biraz parçalı bir yapı var. Ulaşım ring şeklinde olacak. Zaten mesafeler birbirine uzak değil.
Öğrenci tercih yaparken Kırklareli Üniversitesi'ni neden tercih edecek?
Türkiye'de üniversitelerin son yıllarda nasıl bir hızlı gelişme içinde olduğunu hepimiz görüyoruz. Devlet üniversiteleri son yıllarda kamu fonlarından çok büyük ölçüde yaralandığını ifade etmek gerekir. 10-15 yıl öncesinin üniversiteleri yok artık. Küçük illerde bile devlet üniversiteleri çok hızlı gelişti çünkü kamu desteği çok yüksek. Kırklareli bakımından da ben kamu kaynakları bakımından en fazla istifade eden üniversitelerden biriyiz. Çok kişinin şaşıracağı şekilde geliştik ve modern yeni bir kampusa sahip olduk. Avrupa'ya açılan bir kapıyız. Balkan ülkelerine açıldık. Balkanlardan ve Türk cumhuriyetlerinden öğrenci alıyoruz. Buda üniversitemiz açısından uluslararalılaşmak açısından önemli. Genç ve dinamik bir öğretim üyesi kadromuz var. Fakülte dekanlarımızın öğretim üyeleri ile çok yakın ve sıcak ilişkileri var bu öğrencilere de yansıyor. Bunu çok önde tutuyoruz. Öğrencilerimizin gözlerinden de bunu okuyoruz. Bu sene mezun olan öğrencilerimizin her biri "biz buraya gelirken olumlu düşüncelere sahip değildik ama ayrılırken geride biraz hüzün duyarak ayrılıyoruz" diyen çok öğrencimiz oldu. Hocalarımızın yakınlığı öğrenciyi buraya bağlıyor. Bu yakın ilginin öğrenciye katkı sağladığını düşünüyoruz.
Bunun dışında yeni kampusumuzun açılacak olması, öğrenci odaklı bir eğitime önem veriyor oluşumuz, bunu kampuste, öğrenciye sunulan imkanları geliştirmeye özen gösteriyoruz.
15 yıl öncesinin üniversite anlayışı şimdi yok dediniz açar mısınız?
Üniversitelerin fiziki durumlarından bahsettim. Üniversiteler şimdi çok hızlı gelişiyor. Kampusler çok hızlı bir şekilde gelişip eğitim-öğretime açılıyor. Yönetim anlayışı bakımından da böyle çok büyük farklılıklar var. Artık biz dünyadan küresel gelişmelerden kopuk değiliz. Üniversite yönetimi de, öğretim üyeleri de, öğrencilerde kopuk değil. Erasmus adına öğrencilerimizi teşvik ediyoruz. Balkan ülkeleri başta olmak üzere çok sayıda Erasmus anlaşması yaptık. Avrupa ülkelerinin epey bir kısmı ile. Çok sayıda öğrencimizi gönderiyoruz. Bunun bir ayağı da bu ülkelerden bize öğrenci gelmesi. Burada biraz yetersizlik var ama önümüzdeki yıllarda bunu aşacağız hedefimizi buna göre belirledik. Farabi Programını da aktif şekilde kullanmaya önem veriyoruz. Üniversite yönetimi klasik kamu bürokrasisini andıran özelliklerini geride bırakmış oldu. Daha günceli takip eden bir anlayışla üniversiteler yönetiliyor. Özerk yapıları, programları, açacakları bölümleri büyük ölçüde üniversiteler belirliyor. Tabi standartların belirlenmesinde YÖK'e tabiyiz. Ama birçok konuda karar verme aşamasında kendimizi özerk hissediyoruz. Özerk kaldığımız sürece de dünyadaki gelişmelere paralel nasıl hareket ederiz, girişimci olarak üniversiteyi nasıl geliştiririz buna kafa yoruyoruz.
Üniversite Lüleburgaz'a mı taşınacak?
Lüleburgaz'da bir Fakülte kurulacak ama taşınması gibi bir durum söz konusu değil.
Öğretim üyesi sıkıntısı yaşıyor musunuz?
Genel olarak tüm üniversiteler için söylüyorum istediğimiz öğretim görevlisini bulmakta zorlandığımızı söylememiz gerek. Ama bazı bölümlerde daha çok ihtiyaç var. Türkiye'de öğretim üyesi arzı bakımından biz yeteri kadar zaman geçirmiş değiliz. Üniversitelerin sayısı hızla arttı ama oraya yeterli öğretim üyesini kazandırma bakımından yeterince süre geçirmedik. Ayrıca öğretim üyesi arzını artırma bakımından teşvikinde yeterli olmadığını söylemek mümkün. Yüksek lisans için 4 yıllık bir sürenin geçmesi gerekir ki bir kişi öğretim üyesi olarak üniversiteye katılabilsin. Bu tabiî ki üniversiteyi bitirmiş gençler için zorlu bir süreç olarak görüyor. Teşvik edici unsunların belki daha fazla olması öğrencileri öğretim üyesi olmaya teşvik edecektir.
Akademisyenlerin başarıları, makale sayıları da önemli üniversiteye öğretim üyesi tercih ederken bunlara da bakıyor musunuz?
Küresel gelişmeleri çok yakından takip etmek zorundasınız. Yüksek öğretim alanında küresel bir rekabet kapımıza geldi. Bunları göz ardı edemeyiz. Tabiri yerindeyse yüksek öğretimin küresel berakebetinin tam içinde yaşıyoruz. Küresel rekabet bu kadar kuvvetli olunca gerek vakıf gerek devlet üniversiteleri rekabeti artıracak yolları göz ardı edemezler. Öğretim üyelerini bünyemize katarken de elbette yayınlarına bakıyoruz. Ocak ayı itibariyle de bu konuda kendi kriterlerimizi belirledik ona göre öğretim üyelerimizi üniversitemize alıyoruz.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol