Biliyorsunuz Yahudiler tarimdan, hayvanciliktan uzak kalmislardir. Dagildiklari yeryüzünde buna imkan bulmamislardir. Okumak ve ticaret yapmak suretiyle ayakta durmayi, kimliklerini korumayi bilmislerdir. Fakat sanmayiniz ki onlar okumadan bu basariyi "Televole Kültürü" ile elde etmislerdir.
Yahudiler okumayi ciddi bir is olarak anlamislar, ciddi bir is olarak yapmislardir. Zaten Musevi Dini de onlara Tevrat'i haftada dört defa okuma sartini getirmistir. Tevrat'i dört defa okumayanlarin inanci tam degildir.
Geçenlerde Kirklareli'nin eski valilerinden rahmetli Fahamettin Altun'un yazar oglu Selçuk Altun'un Cumhuriyetin KITAP EKI'nde bir yazisini okudum. Diyordu ki, "YILDA ALTI TÜRK BIR KITAP OKUYORSA ONUNCU TÜRK'ÜN ELINDE MUTLAKA BIR SILAH VARDIR. "
Yabana atilacak bir söz degil Selçuk Altun'un söyledigi. Elinde, evinde, cebinde okunacak bir sey bulundurmayan insan her halde silah bulunduruyordur. Silah da bize yabanci birsey degildir. At, Avrat ve Silah bizim için kutsal seylerdir. Baskasina verilmiyecek, emanet edilmiyecek kadar önemlidirler. Galiba bundan olacak gazeteler Türk insaninin giderek silahlandigini yazmaktadirlar. Kirklareli silahlanmanin neresindedir bilmiyorum ama bu yerde de silaha düskün insanlar oldugu bilinmektedir.
1980'de esimle çocuklarin askerlik yaptilari yerlere gitmistik. Çocuklarimiz o sira ikisi de birden asker olmuslardi, ikisi de jandarma idi ve ikisi de ülkemizin güneyindeki illerde görev yapiyorlardi ve de seyyar Jandarma idiler. Bir tesadüf olmustu. Bu vesileyle Midyat'ta görevli Trakyali bir tanidikta 2-3 gün misafir kalmistik. Misafir kaldigimiz insanlar bizi bir aksam dostlarini ziyarete götürdüler. Ev, yekpare bir tasa oyulmus odalardan olusuyordu. Sasirmistik tabii. O sira 12 Eylül 1980 müdahalesi olmus, askeri idare sivil halkin elinde bulunan silahlari topluyordu. Bir aralik konu bu silahlarin toplanmasina intikal ettiginde evin genç kadini gidip içerden küçük ve zarif bir tabanca getirdi. Bize dönerek, " Bakin dedi, bu tabanca benim çeyizligimdir. Çeyizligimin arasinda bulunmaktadir. Bizde evlenirken çeyiz arasina tabanca koymak âdettir, gelenektir. Bunu ben nasil veririm."
Bir yerde tabanca çeyiz esyasindan sayiliyorsa orada durup düsünmek gerekir. Çeyiz arasinda kitap yerine tabanca bulunmasi gelenekçi kültürde önemli bir olaydir. Selçuk Altun'un Onuncu kiside silah vardir" sözü havada degildir. Kitap bulunmadigina göre silah vardir. Silah ile kitabi yanyana da bu ülkenin insanlari çok görmüslerdir. Simdi de Televole'yi görmektedirler.
Televole sözcügünün genis anlami, karsi cinse duyulan duygudur. Bu duygu sevgidir, sevginin ötesinde bir baska seydir. Simdi medyamiz bu baska duygulari oksayan, gelistiren bir kültürü islemektedir. Insanlarimiz da renkli camin önünde bu kültürün sahnelerini keyifle seyretmektedir.
Televole ciddi ve yarari olan bir kültür degildir. Tamamen magazin ve bulvar kültürüdür. Bir kilo keçiboynuzundan alacaginiz seker kadar yarari yoktur.
Yahudilerin haftada dört defa okunmasi sarti bulunan Tevrat onlarin kitabidir. Bizim dini kitabimiz Kur'an'da da okuma sarti vardir. Su kadar okuyacaksin denmiyor ama ilk Ayet "OKU" emriyle basliyor. Okuyor muyuz? Peygamberin ümmeti okumuyor. Kur'an'in Türkçesine inanmiyor, Arapça olanindan birsey anlamiyor ve sonuç itibariyle okumuyor. Peki okumayan insan ne biliyor? Dünyayi nasil anlayip yorumluyor? Onun hayatinda yok böyle bir sey. Okumadan, kalem ve kâgit bulundurmadan da bilgili oldugumuzu saniyoruz ve yeri geldikçe okumus insanlarla tartismaya giriyoruz ve hatta okumuslarin birsey bilmediklerini söyleyecek kadar da ileri gidiyoruz. Bir kara mizah degil mi? Iki de bir yaziyorum, söylüyorum, Sakalli Celal, CEHALETIN KITABI YOKTUR diyor. Bu cehalet okumakla da ögrenilmez.
Isi sakaya vurmanin, isin mizah tarafina bakmanin bir anlami yoktur. Dünya aklin ve kültürün hükmündedir. Yani emrindedir. Akli olan bu dünyada yasiyordur, dünyaya gelmenin hakkini veriyordur. Cebimizde tasidigimiz telefon, evdeki televizyon onun isidir. Biz televolenin önündeyiz.
nazifkaracam@gazetetrakya.com
NE ARAMIŞTINIZ ?
ÇOK OKUNANLAR
-
Uçmakdere hafta sonu yamaç paraşütü tutkunlarını ağırlıyor
04 May 2025 -
31. Kırklareli Uluslararası Kakava Festivali Başlıyor
14 May 2025 -
Tekirdağ YEDAM tanıtıldı
05 May 2025 -
Umutlu Yarınlar Anaokulu'nda 23 Nisan Coşkusu
23 Nis 2025 -
Meriç Nehri'ndeki kürek yarışları Edirne'nin turizmine katkı sağlıyor
04 May 2025 -
Tekirdağ'da üreticiler buğdayda rekolte kaybı yaşamamak için yağış bekliyor
06 May 2025
ÇOK YORUMLANANLAR
-
Milli yüzücü Emre Onuş, Avrupa'da madalya hedefiyle kulaç atıyor
19 May 2025 -
Geçen yıl kuruma noktasına gelen Kazandere Barajı'nda doluluk yüzde 100'e yaklaştı
20 Nis 2025 -
Kırklareli'nde su ürünleri denetimi yapıldı
20 Nis 2025 -
Türk ve ABD'li güreşçiler Edirne'deki dostluk turnuvasında karşılaştı
20 Nis 2025 -
Edirne'de köy sakinlerine sağlık taraması yapıldı
20 Nis 2025 -
Tekirdağ'da düzenlenen operasyonda 10 şüpheli yakalandı
20 Nis 2025
Son Yorumlar
- Küçük insanlar kişileri, Normal insanlar olayları, Büyük insanlar fikirleri tartışırlar: gayet güzel komposizyon ödevim vardı çok yardımcı oldu sağolun...
- KIRKLARELİ'NİN SU KAYNAKLARI ÜZERİNE: https://plusone.google.com/_/+1/confirm?hl=en&url=https%3A%2F%2Fwww.gazetetrakya.com%2FHahttp://www....
- KIRKLARELİ'NİN SU KAYNAKLARI ÜZERİNE: https://plusone.google.com/_/+1/confirm?hl=en&url=https%3A%2F%2Fwww.gazetetrakya.com%2FHahttp://www....
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol