Süt içemiyorsanız nedeni Laktoz alerjisi olabilir

 Dünyada en sık karşılaşılan sindirim bozukluklarından birinin süt alerjisi (Laktoz İntoleransı)olduğunu belirten Kırklareli Halk Sağlığı Müdürü Uzm. Dr. Nihat Kutluay, her 10 insandan birinin sütü sindiremediğinin sanıldığını belirterek en etkin ve tek tedavi şeklinin diyetten laktoz içeren ürünleri çıkarmak olduğunu söyledi. Kutluay, bulantı, karın ağrısı ve ishal gibi şikayetlere neden olan Laktoz alerjisi nedeniyle Türk halkının süt içmeyip daha ziyade yoğurt ve peynir yemeyi tercih ettiğini kaydetti.

Halk arasında süt alerjisi olarak bilenen Laktoz İntoleransı hakkında bir açıklama yapan Kırklareli Halk Sağlığı Müdürü Uzm. Dr. Nihat Kutluay, vücuttaki laktaz eksikliği nedeniyle sindirilmeyen sütün vücutta yarattığı hassasiyet ve tahammülsüzlüğün süt alerjisi olarak adlandırıldığını belirterek bu durumun bulantı, karın ağrısı ve ishal gibi şikayetlere neden olduğunu belirtti.

Türk halkının süt içmeyip daha ziyade yoğurt peynir yemesinin nedenlerinden birinin de bu olduğunu kaydeden Dr. Kutluay, "Laktoz temel olarak süt içinde bulunan bir şekerdir. İki farklı şeker türünün biraraya gelmesi ile oluşur. Glukoz ile galaktoz biraraya gelerek süt şekerini yani laktozu oluştururlar. Sindirim sistemine girdiğinde laktoz laktaz adı verilen bir enzim yardımı ile parçalanarak glukoz ve galaktoza ayrılır. Laktaz enziminin eksikliği ya da tam işlev görmemesi durumunda laktoz intoleransından söz edilir.
Temel anlamda laktoz intoleransı süt ya da süt ile üretilmiş ürünleri sindirememek ya da bunda güçlük yaşamak anlamına gelir.
Süt intoleransı ya da laktaz eksikliği olarak da adlandırılan bu durum tüm dünyada en sık karşılaşılan sindirim bozukluklarından birisidir ve özellikle Asya-Avrupa ırklarında daha fazla görülür. Asya kökenli Amerikalıların yüzde 90'ında var olduğu tahmin edilmektedir. Kabaca bir tahminle dünya üzerinde yaşayan her 10 insandan birinin sütü sindiremediği sanılmaktadır" dedi.
Laktoz alerjisinin insanda doğum sırasında yüksek iken 2 yaşından itibaren azalmaya başlayan laktaz enzimi nedeniyle zaman içinde sonradan ortaya çıktığını dile getiren Dr. Kutluay, doğuştan görülen laktaz eksikliğinin son derece nadir bir durum olduğunu vurguladı.
Barsak mukozasından bulunan laktazın bazı hastalıklar nedeniylede azalabileceğini ifade eden Dr. Kutluay, ishal, parazit, crohn, çölyak, karsinoid sendrom gibi hastalıkların buna neden olabileceğini anlattı.
Laktoz eksikliğinin aşırı gaz, şişkinlik, bulantı ve ishal gibi belirtilere sahip olduğunu dile getiren Dr. Kutluay, yakınmaların laktoz içeren besinin alınmasından 30 ile 120 dakika içinde kendisini gösterdiğini söyledi. Hayati bir sorun teşkil etmeyen hastalığın yalnızca rahatsızlık verici olduğunu söyleyen Dr. Kutluay, Laktoz alerjisi olanlarda en etkin ve tek tedavi şeklinin laktoz içermeyen ürünleri tercih etmekten geçtiğini kaydetti.
Kutluay şöyle konuştu; "Tedavinin şekli yakınmaların şiddetine göre değişir. Hafif yakınması olan kişilerde alınan süt ürünü miktarının azaltılması yeterli olurken şiddetli olgularda tamamen laktozsuz diet gerekli olabilir. Çok hassas kişilerde örneğin kahve kremasının içindeki çok az miktardaki laktoz bile yakınmalara neden olabilir. En sık tüketilen laktoz kaynakları arasında süt, tereyağ, margarin, yoğurt, peynir, süttozu, bazı ekmek türleri ve hamur ürünleri, bazı hazır gıdalar ve çukulata gelmektedir. Yoğurt bu ürünler arasında farklı bir yere sahiptir. İçindeki bakteriler laktozu parçalarlar ve süt içemeyen pek çok kişi rahatlıkla yoğurt yiyebilir. Son dönemlerde piyasada laktazlı süt ve süt ürünleri ya da laktozu alınmış süt ve bu sütten yapılmış ürünler satılmaktadır. Bu ürünlerin tüketilmesi de yakınmaların ortaya çıkmasını engeller."

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol