Suriye ve "Altin Vurus"

Güney komsumuzda son bir aydir meydana gelen olaylar ve bu olaylar karsisinda AKP’nin izledigi politika Türkiye için tam anlamiyla bir alarmdir.
 Suriye herhangi bir Arap ülkesi degil.
Toplumsal ve siyasal dokusu bize benziyor. Her ne kadar Türkiye’deki gibi bir Cumhuriyet Devrimi yasamadiysa da laik bir ülke.
Gerçi Türkiye de, Cumhuriyet Devrimi ile yaptigi büyük atilimin kazanimlarini, son otuz yilda yasadigi geriye gidisle esas olarak kaybetti. Onun için iki ülkede de mezhep ayrimciligi, artik emperyalistlerin ve Ortaçag gericiliginin elindeki en önemli kozlardan biri.
Gene Kürt sorunu iki ülkenin ortak problemi.
Åzimdi Suriye karisti. Emperyalizmin psikolojik savas aygiti harekete geçti. Esad, daha önce Saddam Hüseyin ve Muammer Kaddafi örneklerinde oldugu gibi “halkini katleden diktatör” olarak sunuluyor bütün dünyaya..
Yaratilan kargasaliklarda, CIA basta olmak üzere Batili istihbarat servislerinin oynadigi rolün kanitlari ortaya çikiyor.
Bütün çabalarin, Suriye’ye yabanci askeri müdahale için dünya kamuoyunun olusturulmasi için oldugu görülüyor.
AMERIKA’NIN PEÅzINDE
AKP iktidari, Suriye’ye yapilan emperyalist müdahalenin pesine boylu boyunca takilmis bulunuyor.
Bunun için yalnizca F Tipi Medyaya ve yandas basina bakmak yeter. Sözkonusu basin yayin organlari, son bir aydir emperyalizmin psikolojik savas malzemelerini yayinlayip duruyorlar.
Türkiye’nin Suriye’ye iliskin politikasini MIT müstesari yürütüyor. Tayyip Erdogan, Besar Esad’dan ‘halkin taleplerine kulak vermesini’ istiyor.
Tayyip Erdogan, aynen Misir ve Libya’daki gelismelerde oldugu gibi Amerika’nin parmagina bakarak hareket ediyor.
Yani BOP esbaskanliginin geregini yapiyor.
Hedef, mezhep farkliliklari ve etnik farkliliklar temelinde parçalanmis bir Suriye’dir.
HEDEFTE KIM VAR?
Emperyalistlerin bu hedeflerine ulasip ulasamayacaklari ayri bir konu. Ama Türkiye açisindan sorulmasi gereken asil soru sudur:
Emperyalizm Suriye’de hedefine ulasirsa ondan sonra ne olacak? Kimilerinin söyledigi gibi sirada Iran mi var?
En büyük yanlis hedefte Iran’in oldugunu düsünmektir. Amerikan emperyalizmi Iran’a yönelik niyetini 2003 – 2005 yillarinda gerçeklestirmek için yogun bir çaba harcadi ama hedefine ulasamadi ve pes etmek zorunda kaldi.
Iran, bagimsizlikçi dis politikasi nedeniyle bugün kaya gibidir. Irak ve Afganistan’dan sonra Libya’da da çamura saplanan Amerika ve Bati emperyalizminin Iran’a yönelik bir çilginliga tesebbüs etmesi söz konusu olamaz.
Sirada Türkiye vardir. Yillardir emperyalist isbirlikçisi iktidarlarin uygulamalarinin sonucunda, NATO üyeligi milli savunmamizi zaafa ugratmistir. AB kapisinda ulusal devletimiz dagilmaktadir.   Milletimiz çözülmektedir. Ve en nihayet 9 yillik AKP iktidarinin Cumhuriyet’e, milli birlige ve Atatürk’e yönelik saldirilari, özellikle son dört yildir Ergenekon tertibi ile bu ülkenin yurtseverlerine yönelik saldirilarindan sonra Türkiye; emperyalizm açisindan adeta “olgun bir meyve” haline gelmistir.
Türkiye’de etnik ayrimlar derinlesmistir.
Laiklik en basta isbasindaki iktidar tarafindan katledilmistir.
Ülke savunmasinin temel gücü ordu, tertip ve tutuklamalarla rehin alinmistir.
Devletin bütün kritik kurumlari emperyalizmin güdümündeki F Tipi Çete tarafindan isgal edilmistir.
Yillardir Mafya-Gladyo-Tarikat iktidarinin ekonomi politikalarinin uygulanmasi sonucunda toplumumuzun küçümsenmeyecek bir kismi yeniden Ortaçag’in sadaka kültürünü içsellestirmis “kullar” haline dönüstürülmüstür.
Ergenekon tertibi ile emperyalist tertip ve saldirilara direnecek yurtsever birikim ise tasfiye edilmek istenmistir.
Iste bütün bunlardan dolayi Türkiye emperyalizm açisindan “olgunlasmis meyve”dir. Onun içindir ki Suriye’den sonra sirada olan Iran degil Türkiye’dir.
Amerikan emperyalizmi önümüzdeki aylarda Türkiye’de gerçeklestirecegi “altin vurus”a hazirlanmaktadir.
 SALDIRI VE CEVABI
Bunu görmemek için kör olmak gerekir.
YSK’nin malum kararindan sonra meydana gelen gelismeler neyin habercisidir?
Abdullah Öcalan, ayaklanma çagrilarini hamaset olsun diye                   yapmiyor.
AKP’nin göstere göstere Haziran sonrasinda yapacagini ilan ettigi düzenlemeler Türkiye için yikimdan baska bir anlama gelmiyor.
Tayyip Erdogan’in Libya’ya müdahaleyi hakli göstermek için kullandigi gerekçeler yarin fazlasiyla Türkiye için geçerli olacaktir.
Ve bugün Suriye’nin bölünmesi için harekete geçenler, gerçekte Türkiye’nin bölünmesi için harekete geçmislerdir.
Emperyalizm ve isbirlikçileri islerini biliyorlar.Peki bizler yani bu ülkenin gerçek sahipleri Cumhuriyet devrimcileri ne yapacagimizi biliyor muyuz?
Bütün mesele budur.
Bugün emperyalist plan ve tertipleri bozmanin adi Cumhuriyet Güçbirligidir.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol