SIIRI ILE TARIHI VE ÜLKEYI DOLASAN SAIR NEVZAT BILGIÇ

Sair olmak kolay degil. Özellikle sairin kendisini anlatmasi ise siir yazmaktan daha zordur. Fakat bunu Edirne'de yasayan Kirklareli-Lüleburgaz kökenli sair Nevzat Bilgiç ustalikla basarmistir.
Nevzat Bilgiç kendisini söyle anlatmaktadir
"Siir ile çok küçük yasta tanistim. Dolayisiyle milli coskularla, bir takim acilarla o çaglarda içiçe oldum.Daha küçük yaslarda (7-8) Atatürrk, Bayrak ve Vatan sevgisiyle donandim, bu duygulari yasayarak büyüdüm. Antepli Sahinlerin, Çakici Efelerin, Nene hatunlarin, Sati kadinlarin, Sütçü Imamlarin bagimsizlik ve özgürlük için can veren sayisiz sehitlerimizin destansi öyküleriyle yetistirildim. Bu yetismemde ögretmenlerimin, babamin ve Çanakkale gazisi Dedem'in rolleri olmustur, Üzerimde büyük haklari vardir."
Nevzat Bilgiç bize siire nasil adim attigini, nasil yetistigini söyledikten sonra onun yazdigi siirlerle onu anlamak ve anlatmak daha kolay olmustur.
Nevzat Bilgiç Kirklareli Sairleri Toplulugu içersinde yer almis, üniversite çikisli bir sairdir. Devlete çesitli alanlarda hizmetlerde bulunmus, bu vesileyle ülkeyi bir bastan öbür basa dolasmis, insanlari tanimis, beldeleri görmüs ve tarihin isiginda bunlari siirlerine konu etmistir. Nitekim kendini anlatan bir yazida, "Kirklareli kirsalindan Karadeniz'de Uzungöle, Meriç Nehri'nden Bingöl'e, Sinop'tan Hatay'a, Izmir'den Malatya'ya seslenirim" der ve su dizelerle siirindeki yurtseverligi ortaya koyar
"Yurduma Yurdum diyene, beyaz kefen giyene / Ayyildizli Bayragimi, sinirlara dikene / Ve.. Mustafa Kemal'imi, ATA diye bilene / En içten sükranlarimi, sunayim diye yazdim."
Ara sira gittigi Sakarya boyunda, kartal yuvasini andiran bir tepeden, kerpiç bir bag evinden gözleri ufuklara dalip giden sair
"Yagmura hasret daglara, aksam basmisken sis yine / Bereket sonrasi kirlar, bir güzel geldi kendine / Dün yükseklerde uçardim, bak yerde sürünür oldum / Dogustan yarali gönlüm, ah.. düstü birden engine.."
Nevzat Bilgiç milliyetçi, Mustafa Kemalci, Müdafaa-i Hukukçu bir sairdir. Kirklareli sairleri toplulugu içersinde kendi tarifesiyle siir yazip okur. Siirlerine Tarihsel Ruh vermeye özen gösterir. Öyleki tarih, Yurt Güzellemesi onu alir Balkanlar'a, Anadolu'ya, Mustafa Kemal'e, sehitlere Mehmetçikler'e götürür, duygu ve düsünceleri, heyecanlari destansi siirlerde uzayip gider.. O, uzun siir yazmayi sever. Çünkü anlatacaklari, siirsel uslûp içersinde söyleyecekleri çoktur. Bazan anilarini Edirne'de Meriç'in sularina birakir, "AH.. Meriç Köprüsü'nde tek basina bir adam / Bir sonbahar atesi, bagrinda yanip duran / Egilmis öyle dalgin, bakarken akan suya / Sanki anilar geçer, o kemerler altindan" der.
Nevzat Bilgiç, Edirne'de yasar ama Kirklareli'ne sevdalidir. Çünkü Kirklareli'nin Lüleburgaz Ilçesi'ne bagli Kirikköy'dendir. Çocuklugu orada geçmistir. Ekmegi ve telefonu olmayan Trakya Dogu Ordusu Kumandani Abdullah Pasa Balkan Savasi BOZGUN'unu Kirikköy'de görüp yasamistir. Bu nedenle sair tarihen köyüne ve Kirklareli'ne baglidir. Bir dörtlügünde Kirklareli'ni söyle tanimlayip betimler
"Geçmisten gelecege uzanan, yikilmaz uygarlik köprüsü / KIRKLARELI, Yurdumun kuzeybatisinda, isildayan süsü / Barisa isik tutar sinirtasinda, Mehmedimin süngüsü / KIRKLARELI, bir uçtan bir uca, Türklerin özgürlük kalesi."
Nevzat Bilgiç'in siirini tarih ve ülkenin güzellikleri beslemektedir. Zaman zaman bazi sairler tarihi siirlerine konu yapmislardir ve halen yapanlar da vardir ama geçmisi gelecekle siire yansitan pek az kimse vardir. Çünkü, Yurt Güzellemeleri yazmak zordur. Tarihi ve cografyayi çok iyi bilmek gerekir. Yahya Kemal'de, Behçet Kemal'de, Faruk Nafiz Çamlibel'de bu tür siirler vardir. Ancak Trakya'da bu tür sair parmakla sayilacak kadar azdir. Bu itibarla Nevzat Bilgiç eski tabirle, Nev-i sahsina münasir" bir sairdir. Bu da tarih bilincinden, yurt sevgisinden ileri gelmektedir. Bu durum Nevzat Bilgiç'te tutku halindedir. Süphesiz YURT SEVERLIK su siralar çok ihtiyacimiz olan bir duygu, düsünce ve davranistir. Nevzat Bilgiç bu çizgide duran ve yürüyen bir sairdir. Yazimi onun kendisini anlattigi yazisinda yer alan bir baska dörtlükle bitirmek istiyorum
"Ey Türkoglu.. Özenle dinle beni, sasirma yolu
Çekilmek istedigin o yol, inan, tuzaklarla dolu
Kenetlenme zamanidir, sakin birakma bu kolu
Senin için en son yurt Trakya ve Anadolu."
nazifkaracam@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol