Siiri seven, siire inanan, halkini seven sairler vardir. Siirin bir seslenis oldugunu yazanlar var. Sanatin bir gücü vardir. Gerçek sanatçiya saygi duyan bir kalbimiz vardir bizim...
Yaninda kalemi, kâgidi, defteri devamli tasiyan insanlardaniz... Halkin çaresizligini, kederlerini anlatan halk ozanlarimiz, sairlerimiz vardir. Kütüphanenin sessiz ortamini seviyorum. Ruhum huzur buluyor. Umutlarimiz hayallerimiz siirin esrarli rüzgârlariyla alip götürür yüregimizi...
Eylül’ün ilk yagmuru yagdi. Kirklareli caddeleri sular altinda kaldi. Sabahçi kahvelerine, börekçi salonlarina ise giden insanlar ugrar. Trakya’da egri egri yagmurlar yagar diye yazan sairlerimiz var.
Sair yazar Melih Cevdet Anday’in ALATURKA siiri çok hosuma gitti: //Çik benim sair tabiatim, çik orta yere/ Fakir güzelinden söyle/ Hasret atesinden çal/ Çal söyle benim derdimi sevdali sesinle/ Hep bilinen sarkilar gibi olsun/ Hani, dil-i biçareden/ Sunda içsin yâr elinden/ Hani bilinen sarkilardan olsun/ Yeni sözler arama nafile/ Derdim yeni olsa anlarim/ Gel, hazirindan söyle bu aksam/ Üzme yetisir, üzme firakinla harabim/ Sonunda ah çekeriz derinden/ Kim anlayacak sahiden oldugunu/ Sen söyle yalniz/ Zülfündedir baht-i siyahim bestesini/ Dede’den.//
Ne güzel sarkilarimiz vardir. Derd-i sevda atesiyle yanan gönüller nerede simdi? Her seyimiz sahte...
Melih Cevdet Anday’in ‘AÄzIZ MIZIKASI’ siiri çok hosuma gitti. Çocuklugumuzda agiz mizikalari çalan arkadaslarimiz vardi...
AÄzIZ MIZIKASI: // Dün gece yatmak üzere iken/ Evin önünden biri geçti/ Agiz mizikasi çalarak/ Ve bana çocuklugumda/ Aksamüzeri mangal yaktigimiz/ Bahçe kapisini hatirlatti/ Emniyet Sandigindaki evin...//
Melih Cevdet Anday’in siirindeki efkar çok tatli...
SIIR YAZMAK: // Kimi bir sözcükten yola çikarim/ Aç kalmis güzel bir kurttur o/ Kimi bir düsündenki/ Kör bir gül gibi dönenir/ Bedevi bir sabir gibiyimdir/ Ey tesellisiz gece.//
“ANI” SIIRININ SON KITASI: // Bir çift güvercin havalansa/ Yanik yanik koksa karanfil/ Degil, unutulur sey degil/ Çaresiz geliyor aklima.//
Yazar Ugur Mumcu’yu kaybettikten sonra bu siirin ona yazildigini bir gazetede okumustum. O an gözlerim, yüregim dolmustu. Ne güzel aydin insanlarimiz vardi bizim... Aydinlarimiz yildizlarimizdir, umutlarimizdir... Umutsuz yasanmaz ki...
Melih Cevdet Anday 1915 Istanbul-29 Kasim 2002 Istanbul, Ankara Gazi Lisesi’ni bitirdi. Toplum bilimi ögrenimi için gittigi Belçika’da iki yil kaldi. MEB Yayim Müdürlügü’nde çalisti.
Kitaplik memurlugu, çevirmenlik, ögretmenlik yapti. Siirleri “Varlik, Yeditepe, Papirüs” Yeni Dergi’de yayimlandi ve çesitli dillere çevrildi. Orhan Veli ve Oktay Rifat’la birlikte yeni siirin öncülerinden biri oldu. Sairliginin yaninda makale, özellikle deneme, roman ve oyun türünde ürünler verdi. Ruhu sad olsun...
Siirin esrarli bir güzelligi vardir. Siir yazmak tutkulu bir ask gibidir. Hayatin eleminde yasarken insanoglu birden sevdalanabilir. Tutkusunun esiri olabilir. Siirini demleten, bekleten sairlerimiz vardir. Soyutun siiri egemen olurken bir halk ozaninin sesini duyar gibi olursunuz...
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol