Santral değil, gümrük istiyoruz

Son günlerde hem yerel, hem de ulusal basının gündeminden düşmeyen İğneada da yerel halk; “ santral değil, sınır kapısı istiyoruz” dedi. Geçtiğimiz yıllarda kapı ile ilgili sürekli girişimler yapılırken, son iki yılda bu durum askıya alındı.
Bölgeyi kültürel ve ekonomik açıdan kalkındırması planlanan sınır kapısı ile ilgili vatandaşlar çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Geçtiğimiz aylarda bakanlık tarafından 3. nükleer santralin kurulabileceği yerler arasında "aday" olarak gösterilen İğneada'da gündem farklı. İğneada halkı Bulgaristan'a açılan yeni bir sınır kapısı, beldenin de turizm bölgesi ilan edilmesini istediklerini söyledi. İğneada'nın 3. nükleer santralin kurulabileceği yerler arasında gösterilmesinin ardından hareketlenen bölge halkı Bulgaristan’a sınır kapısı istediklerini söyledi.
Yetkililer her ne kadar halkın santral istemediğini, bölgenin turizm bölgesi ilan edilmesini ve Bulgaristan'a sınır kapısı istediklerini belirtse de, durum halen belirsizliğini koruyor. Bölgenin kültür ve turizm alanında gelişmesini arzu ettiklerini kaydeden yerli halk, İğneada'nın bitişiğinde bulunan Longoz Milli Parkı'nın biyolojik çeşitliliğin korunması ve Doğal Kaynak Yönetimi Hakkında GEF-2 Projesi'nin Dünya Bankası fonundan hibe alınarak geçtiğimiz yıllarda Dağları Biyosfer Projesi'nin 2008 de Avrupa Birliğinden mali destekle tamamlandığını belirtti. İğneada yetkililerin bu durum hakkında herhangi bir girişim yapmadığını ve durumun askıda olduğunu belirten vatandaşlar eski belediye yönetiminin çalışmalarına ışık tuttu.
Geçtiğimiz yıllarda bu konu ile ilgili girişimlerin en azından olduğunu fakat şimdilerde böylesine çalışmaların görünmediğini belirten İğneadalılar; “Burada süren çalışmalar ve eylemler şuan sadece gündemde olan nükleer santral konusu üzerine yapılanıyor. Biz artık bu bölgenin gelişmesini ve sınır kapısı açılmasını istiyoruz. En azından Dereköy sınır kapısı gibi bir sistem olursa Bulgaristan ile ilişkilerimizin daha güçleneceği ve bölgenin kalkınması açısından burada birçok şeyin yapılacağı kanaatindeyiz. Bu hedef doğrultusunda bölgemizin Turizm Alanı olarak ilan edilmesini ve Bulgaristan ile sınır kapımızın Beğendik üzerinden açılması suretiyle komşumuz Bulgaristan ile turizm ve kültür alanında projeler geliştirerek işbirliğimizi ilerletmek istiyoruz. Kırklareli Trakya Bölgesi'nde yer alan iller içerisinde sosyoekonomik gelişmişlik sıralamasında son sırada yer almaktadır. İğneada'nın bu dengesizliği en aza indirebilmesi ve bölgesel kalkınmayı sağlayabilmesi için Beğendik Sınır Kapısı önemli bir potansiyel oluşturmaktadır. Beğendik Sınır Kapısından giriş yaparak İğneada ve bölgeyi ziyarete gelecek Bulgar ve diğer ülkelerden gelecek ziyaretçilerin bölgenin ekonomik kalkınmasına etkisi olacaktır” dediler.
Bu geleceğimiz için şart
Yaz kış demeden sürekli İğneada da ikamet eden yerli halk sınır kapısı konusunda yeni yönetimin hiçbir atılımda bulunmadığını dile getirerek sitem etti. Nükleer Santral konusunun sürekli gündeme gelerek bu konunun es geçildiğini belirten vatandaşlar; “Yıldız Dağları'nın halkın katılımı ve karar alma sürecinin bütün aşamalarında söz sahibi olarak yönetimde bulunması şartı ile Biyosfer Rezervi ilan edilmesinin bölgenin değerine olumlu katkı yapacağını, ancak bölgede toprak ve suyun korunmasının yanında, eko-turizm ve Bulgaristan kapısının açılması ile iş bulma olanaklarının artacağını ve gelecek kuşaklar için daha sağlıklı bir toplum oluşacağını görebiliyoruz.
Fakat bizim yönetimimiz bunun farkında değil. Ya da bu bağlamda bu kadar bilgiye sahip değiller” sözlerini vurguladılar. Eşsiz doğasının yanında bölgede bulunan mağaraların, fenerlerin, kalelerin, manastır, köprü ve değirmenlerin korunması ve restore edilmesinin şart olduğunu belirten halk, bölgenin gerek İstanbul'un günlük hayatından bunalanlar için, gerekse Bulgaristan'ı eko-turizm amaçlı ziyaret eden Avrupalı turistler için vazgeçilmez olacağını düşündüklerini söyledi.