Kırklareli'nin en gözde ve en faal derneklerinden olan Sevgi Dünyamız Kültür Sanat ve Eğitim Derneği Salı sohbetlerine devam ediyor. Sohbetin bu haftaki konusu 10 Kasım Kırklareli'nin Kurtuluşuydu. Konu Kırklareli olunca Salı sohbetlerinin katılımı da kalabalık oldu.
Sohbetin bu haftaki konuşmacısı Yrd. Doç.Dr Türkan Doğruöz'dü. Sohbete; Kırklareli Vali Yardımcısı Tacettin Özeren, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ziya Eser, İl Emniyet Müdürü Hüseyin Aktaş, KIRKSEDER Başkanı Erman Ulusoy, Kırklareli Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Raşit Gündoğdu, öğrenciler ve öğretmenler katılım gösterdiler.
M.Ö Kırklareli'den 2012 Kırklareli'ne yolculuk
Yrd. Doç.Dr Türkan Doğruöz 10 Kasım Kırklareli'nin kurtuluş günü olması sebebi ile bu haftaki konularının Kırklareli'nin ilginç tarihi ayrıntıları olarak belirlediklerini söyledi. Doğruöz böyle bir dernek içerisinde böyle parlak bir geleceğe sahip yeni beyinlere Kırklarelimiz hakkında bazı şeyler kazandırmanın mutluluğunu yaşadığını belitti.
Höyükler tarihi işaret ediyorlar
Doğruöz konuşmasında şunları söyledi; "Kırklareli genelinde tarihi araştırmaların yaygınlaşması ile birlikte yapılan tarihi çalışmalar M.Ö 1200'lü yıllara kadar uzanmakta. Kırklareli çevresinde ulaştıkları höyükler ve ev aletleri neticesinde bu kadar yaşlı ve tarihi bir memlekette yaşıyoruz" dedi.
Tarihi gelişimini sırası ile anlatan Doğruöz konuşmasına şu şekilde devam etti;
"Yüzyıllar boyunca devamlı büyük imparatorlukların egemenliğinde sakin bir şehir olarak dikkat çekmiş olan "Kırk Kilise" adındaki bu yer yaklaşık olarak 600 yıl kadar çeşitli ırklara ev sahipliği yapmıştır. İçerisinde bulundurduğu çeşitli ırkların olmasına rağmen yinede sakin ve savaşsız asırlar geçirmiş olan "Kırk Kilise" adındaki bu yer Kırklareli'mizden başkası değildir."dedi.
Sevgi Dünyamız Kültür Sanat ve Eğitim Derneği Salı sohbetlerine Konuşmacı olarak katılan Yrd. Doç.Dr Türkan Doğruöz Kırklareli hakkında en ilginç ayrıntıları anlattığı paragrafında ise şu çarpıcı gerçeklere yer veriyor;
Yüzyıllarca sular altında kaldık
"Kırklareli tarih öncesi konum itibariyle dikkat çeken pek çok antik yerleşim merkezine sahip bir ilimizdir. Buzul çağı sonlarında uzunca bir süre sular altında kaldığı anlaşılan Kırklareli ve civarında insana dair ilk maddi belgeler neolitik dönem özelliklerini vermektedir. Daha sonra bilinen ilk yerleşik kabilelerden olan Traklardan ismini alan Trakya, Kırklareli de dahil olmak üzere Roma dönemi ortalarına kadar kısmen veya tamamen bağımsızlıklarını küçük birer krallık veya prenslik olarak devam ettirebilmişlerdir.
Toprak altından çıkan tamamlayıcı tarihi araçlar neticesinde uzmanların ulaştığı bilgiler arsında Kırklareli en eski tarım şehri olarak ta bilinmektedir. Ticari olarak Kırklareli bölgesini incelen tarihçiler ise "kırk kilise"nin geçiş yeri olması sebebi ile buralarda yaşayan insanlar zengin insanlar olduğu tarihi bulgular ve tarihi mezar kalıntılarından edinilen arkeolojik izler sayesinde ulaşılabilir"dedi.
Bir barış bir savaş dönemi geçiren "kırk kilise" bölgesinin Osmanlı istilalardan sonra Osmanlı ya katılmasını ve değişimini şu şekilde anlattı.
"Kırk Kilise" birçok ırkı içerisine alıp savaşmadan geçirdiği yüzyılları, üzerlerine kurulan Hıristiyan papazların yönettiği imparatorluklar ile kaybediyor.
Durağan dönem istilalar ile sona eriyor
"1363 yılı yani "kırk kilisenin" Osmanlı egemenliğine girinceye kadar geçen dönemde Kırklareli bölgesinin bir dönemi zor bir dönemi ise mutlu mesut geçirdiğini görmekteyiz. Sular altında kalınması ardından barış ve zenginlik içinde geçen bir dönem sonra istilalar ve Osmanlı imparatorluğuna katılmaları ardından duraklama dönemi kurtuluş mücadelesi ve Kırklareli… Dikkat ederseniz bulunduğu yer itibari ile geçiş yeri durumunda olan Kırklareli geçiş dönemlerinde bazı sıkıntılar ve istilalara da maruz kalmıştır. Tarihte en bilinen Kırklareli'nde olan istilalar arasında Roma ve Bizans imparatorlukları dönemleri arasında görüldüğü bildirilmekte. Savaşlar ve istilalar ile geçirilen bu dönem 1363 yılında "kırk "kilise"nin Osmanlı imparatorluğunun eline geçmesinin ardından sona eriyor yaklaşık olarak 5 asır barış içerisinde geçen Osmanlı döneminde Kırklareli bölgesinde 7'ye kadar ırkın bir arada yaşadığı söylenmekte."dedi.
Kırklareli'nden gelen lise öğrencileri ve konukların merakla dinledikleri Kırklareli'nin kurtuluşu sebebi ile sevgi dünyamız Kültür Sanat ve Eğitim derneği Salı sohbetleri kapsamında gerçekleştirilen Kırklareli tarihinin ilginç ayrıntıları konulu konulmanın son bölümde ise Yrd. Doç.Dr Türkan Doğruöz Osmanlı İmparatorluğunun son dönemlerinde Kırklareli ilini şu şekilde anlattı.
"Osmanlının duraklama dönemiyle birlikte bir arada yaşayan halkları çözülmeye başladığı ve istilalarda bile dökülmeyen kanın döküldüğü en kanlı dönem olarak söyleyebiliriz. Barış içinde geçen yaklaşık olarak 5 asır sonunda bazı yeniliklerin ardında kalan Osmanlıların düşüş dönemi de başlıyor bu dönemde bağımsızlıklarının peşinde koşan halklar ilk olarak birinci dünya savaşında ayaklanıyorlar ve birçok ırk bağımsızlığını ilan edip gözlere başlıyorlar. Bu çözülmeler ballan savaşları ile devam ediyor. Bu çözülmeler sırasında en çok Bulgar ve yunan işgaline maruz kalan "kırk kilise" uzun yıllar birçok ateş arasında kalıyor. Kırk kilise 10 Kasım 1922 tarihinde bağımsızlığına kavuşmasını ardından isim olarak ta Kırklareli olarak değiştiriliyor."diye konuştu.
Kültür ve barış şehri Kırklareli
Salı sohbetlerine konuşmacı olarak katılan Yrd. Doç.Dr Türkan Doğruöz'ün yaptığı konuşmada üzerinde yaptığı vurgularda en çok bahsettiği konuların iki tanesi Kırklareli bölgesinin bir kültür diyarı ve birçok ırkların bir arada yaşamsına rağmen devamlı bir barış şehri olduğu konularıydı.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol