SUYA SABUNA DOKUNMAKSIZIN

Hiçbir seye karismama ve kendi halinde yasama anlamindadir. Birde bunun tersini yapanlar da vardir. Hiç kimseyle didismeyecem ve hiçbir seye de karismayacam diyen fakat saman altindan su yürütenler mevcuttur. Böyle derler kendilerini gizlemek için. Gülücük dagitir görünenlerin ne çok tehlikeli oldugunu yasam göstermistir. Bunlar pembe gözlüklülerdendirler.

SULAR BULANMAYINCA DURULAMAZ: Olaylarin gerçek yüzü tartisma, mücadele ve yarisma sonucu olarak ortaya çikar. Konuyla ilgili kisilerin fikirleri ve davranislari konunun aydinlanmasinda olumlu rol oynar. Bastan bulanik görülse de sonra dan açiga çikacagi ile olay kendini aydinlatmis olacaktir. Sonucu iyi veya kötü olabilir.

SUÇ SAMUR KÜRK OLSA, KIMSE ÜSTÜNE ALMAZ: Kisiler en ufak bir hosa gitmeyecek seyi kendileri yapmis olsalar dahi üzerlerine almazlar. Baskalarinin yaptiklari küçük kusurlari hiç üstlenmezler. Sorumluluk kabul etmezler.

SU KÜÇÜÄzÜN, SOFRA (SÖZ) BÜYÜÄzÜN: Su insan vücudunun temel ihtiyacidir. Küçüklerin suya daha çok ihtiyaci vardir. Bundan dolayidir ki, çocuklara öncelik verilir. Çocuklar sabirida bilmezler. Sofrada yemege baslamak büyüklere töre olarak verilmistir. Ancak bu gün belli bir kuralida kalmamistir. Bu töreye uyan aileler çogunluktadir. Birde bunun söz tarafina bakarsak büyük bir yanilgi vardir. Biz büyükler cahilligimizi kabul etmeyip, küçüklerimizi sustururuz. En büyük bir yanlistir. Bu susmalar zamanla okuyan gelisen çocuklarca isyanlari veya aileye ters davranislari ortaya çikarmistir. Bu yüzden de evlatlarini kaybedenler çogalmistir. Aile içinde herkes konusmali ve en iyi olan fikir kabul görmeli ve de ona göre davranmalidir.

Bu gün gençligi begenmiyorsak, dönüp kendimize bakmaliyiz. Zira onlar bizim eserlerimizdir. Yasakçi davranislarimizin getirisidir. Bizim yanlis yönlendirmelerimizdendir. Böylece toplumlar ve ülkeler kendi gerçek degerlerini kayip etmiyorlar mi? Bu konuda kitaplar yazilir. Ama okuyan ve örnek alan kim?

SUYU GETIREN DE BIR, TESTIYI KIRAN DA: Çagimizda bazi kurulus ve kurumlarda çalisanlarin özlerinde kötülük olmasa bile kötü yönetimlerden dolayi adaletsizlik açikça görülebilir. Bu tür yerlerde çalisan ile çalismayan- gayret gösteren- dürüst ile hirsiz ayni kefeye konur. Dürüstlere zaten pek yer verilmez. Ikisi ayni kefede olduklari için aralarindaki fark pek hissedilmez..

SUYUN YAVAS AKANINDAN, INSANIN YERE BAKANINDAN KORK: Toplum içinde bazi insanlar var ki, davranislarinda sinsi bir yol izleyen, düsünce ve duygularini açiga vurmayan sessiz yavas yavas akan suya benzerler. Firsat kollarlar. Kendi çikarlari ve hasetlikleri için yapamayacaklari hiçbir sey yoktur. Çok tehlikelidirler. Aniden gizledikleri planlarini uygulamaya koyarlar. Tehlike iste o zaman baslar. Bu modellere dikkat etmek gerekir. Bunlar toplum içinde de giyim ve hareketlerine çok dikkat ederler.

SÜTSÜZ KOYUN MELEÄzEN OLUR: Toplum içinde bulunan bazi kisilerin, çevreye zarari dokunmaz ve elinden bir seyde gelmez. Birseyler yapiyormus gibi davranir. Üzüntülü, acili ve dertli de olurlar. Sadece konusur dururlar. Üretecekleri pek bir sey de olmaz. Bunlar birkaç model de gözükmekteler.

SÜTLE GIREN HUY, CANLA ÇIKAR: Insanin küçüklükten edindigi huylari veya mizaci ölünceye kadar devam eder. Hatta birde: huylu huyunu terk etmemis de, köylü köyünü terk etmis..

SÜTLÜYÜ SÜRÜDEN ÇIKARMAZLAR: Çikar ve yarar saglayan, verimli olan bir sey birakilmaz. Bu tip insanlar toplumlarin içinde çoktur. Toplumlarin yararina bu insanlar hizmette bulunurlar.

mustafaermis@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol