SEZAR'IN HAKKI SEZAR'A MEHMET AKIF'IN HAKKI MEHMET AKIF'E

Mehmet Akif, "Istiklal Marsi sairi" olarak taninir. Bir baska taninma nedeni de cumhuriyete ve devrimlere karsi olmasidir. Bunun için Türkiye'yi terk edip Misir'a gittigi söylenir ve hatta bu kitaplarda yazilidir. Oysa Mehmet Akif Misir'a Abbas Halim Pasa'nin daveti üzerine gitmistir.
Orada ona Misir hükümeti Türk Edebiyati Profesörlügü vermistir. Bir zamanlar çok okunan meshur Mizah dergisi AKBABA'nin sahibi sair Yusuf Ziya Ortaç "PORTRELER" adli kitabinda böyle yazar. 1920 yilinda Ankara'da Büyük Millet Meclisi açildiginda Burdur Milletvekili'dir.
Mehmet Akif cumhuriyet aydinlari tarafindan yalnis taninmis olmasina ragmen onu dogru anlatanlar da vardir. 1921 yilinda 7 siirin katildigi istiklal Marsi yarismasinda Akif'in siiri birinci seçilmistir. Zamanin Milli Egitim Bakani ünlü hatip (Güzel konusan insan) Hamdullah Suphi Tanriöver, onun siirini meclis kürsüsünden defalarca okumus, milletvekilleri siiri ayakta dinlemislerdir.
Ancak Mehmet Akif Milli Mücadele'ye katilan Türk Edebiyatindan TEK SAIR'dir ve milli mücadelenin içindedir ama Mustafa Kemal'in yaninda degildir. Milli mücadele halki uyandirmak için canla basla çalismistir. Bu nedenle ona Milli Mücadelenin Tek sairi demek yerinde olur. Mesela o devrin sairlerinden Cenap sahabettin milli mücadeleye karsi oldugu için Yahya Kemal ve Adülhak Hamit ile birlikte istanbul'dadir. Bu ikisi Anadolu'ya geçmemislerdir. Ünlü düsünür Ziya Gökalp ile sair Süleyman Nazif ise istanbul'un isgali üzerine ingilizler tarafindan Malta'ya sürgüne gönderilmislerdir. Aslinda milli mücadele dönemi Türkiyesi'nde 724 sair oldugu tahmin edilmekte, ancak bunlar ortalikta yoktur. Zamanin gazeteleri Istiklal Marsi siir yarismasina bu kadar siir katildigini yazmislardir ama yarismada 7 siir görülmüstür. Aydinlik Dergisinde Mecit Ünal böyle bir bilgi vermektedir.
Görülüyorki Mehmet Akif'ten baska Türk sairleri milli mücadele içinde yokturlar. Zaten Çanakkale Savasini izleyip yazmalari için de oraya örtülü ödenek paralari ile gönderilmislerdir. Mesela Nazim Hikmet milli mücadele sirasinda sair olarak tanindigi halde Anadolu'da degildir. Ve bu durumdan su anlasiliyor ki Anadolu ihtilali içinde ne bir sair ne de bir düsünür vardir.
Belki Sedire Yan Gelip Yattiklarini söylemek mümkün degildir ama gerçek böyledir. Oysa 1789 da Fransiz ihtilalini yapan halkin sairi de, düsünürü de, fikir adamlari da vardir. Mustafa Kemal böyle bir Aydinlar Kadrosu'ndan yoksundur. Bildigimiz kadari ile Mustafa Kemal'in yaninda yazar olarak Falih Rifki, Yakup Kadri, Rusen Esref ve Halide Edip vardir. Ancak bunlar gazetecidirler. Bu itibarla milli mücadelede Mustafa Kemal'in FIKIR KADROSU yoktur.
süphesiz Istiklal Marsi sairi bir fikir adami degildir. Dinsel Zemin üzerinde yürümüs bir inanç adamidir. Bütün eserleri yaninda istiklal Marsi siiri ile Çanakkale sehitleri siiri onu meshur etmeye yetmistir. Bu nedenle Mehmet Akif'i bir Cumhuriyet sairi degil, Osmanli'dan cumhuriyete gelen bir realist sair olarak görmek dogru olur. Kendisi Rumeli kökenlidir. Göç ve göçmenligi görmüs, Rumeli Bozgunlari'ni yasamistir. Hiç degilse dinleyip okumustur. Halkin içinde, cemaatlerin arasinda kalmis, Anadolu'da yaptigi konusmalarla birlik ve beraberligin saglanmasinda, düsmanla mücadelede önemli rol oynamistir. Atatürk'ün yeniliklerine sicak bakmamis olsa bile Mustafa Kemal ona olan ilgisini eksik etmemistir. Hatta Kur'an'i Türkçe'ye çevirmesini ondan istemistir. Bu çeviriyi Misir'da kaldigi siralarda yaptigi söyleniyorsa da Atatürk bu çevirileri görmemistir. Damadi Riza Dogrul onun ölümünden sonra Mehmet Akif'in Misir'daki çalismalarini degerlendirmistir.
nazifkaracam@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol