SEKSENBIN ARTI YÜZYIRMI ESITTIR SARIKAMIS FACIASI

Çanakkale Savasi gibi Sarikamis Faciasi üzerine de çok kitap yazilmistir. Su an benim elimin altinda Sarikamis’ta saray damadi Enver Pasa’nin macerasi üzerine yazilmis 3-4 kitap bulunmaktadir. Kaldi ki Çanakale’de oldugu gibi, Sarikamis’ta da bir amcam donarak sehit olmustur. Osmanlilarin son yillarinda halkin çocuklari Çanakkale’de savasarak, Sarikamis’ta ise donarak sehit olmuslardir. Çanakkale Savasi’ndan sonra Sarikamis Olayi’na deginmenin, konu edinmenin sebebi tarihi bilmenin ötesinde, tarihi anlamak ve anlatmak içindir. Zira bu halk, bugünkü kusaklar tarihsiz degildirler. Tarihleri vardir fakat tarihi bilmezler. Ve bu yüzden de köksüz agaç gibidirler

Su sira medya adi “120” olan bir filmden söz etmektedir. Olayin Sarikamis Faciasi ile ilgisi vardir. Simdiye kadar hikâye zannedilen olayin gerçek oldugu otaya çikmistir. Van’dan Sarikamis’a çarpismaya gönderilen Van Jandarma Tümeni’nin cephanesinin bitmesi üzerine Van’dan yaslari 12-17 arasi olan 120 çocuk, kista kiyamette Sarikamis’a cephane götürmek için seçilmislerdir. Cephane sirtlarinda Sarikamis’a varan çocuklar dönüste siddetli bir kar ve soguk havaya maruz kalmislar ve bu esnada 100 dolayinda çocuk donarak ölmüstür. Bu trajik olay film yapilmis ve gösterime girmistir.

Bizim tarihimizde kadinlari cephesiyle silah tasidiklari, üniversite ögrencilerinin savasa gittikleri görülmüstür. Ancak 12-17 yas arasi çocuklarin cepheye cephane tasimaya gönderildikleri ilk defa ortaya çikmistir. Olay göstermistir ki Osmanli Devleti Imparatorluk topraklarini savunmak için her çareye bas vurmustur. Mustafa Kemal’in dedigi gibi Türk insani cephelerde her türlü sartlar altinda savasmak zorunda birakilmistir. Sarikamis bunun en bariz örnegidir. Arap çöllerinden yaz giyisleriyle Sarikamis’a sevk edilen askerler Sarikamis Daglarinda Ruslar’dan önce doga sartlariyla savasmislar ve bu mücadeleyi kaybetmislerdir. Seksenbin asker tedbirsizlikten, zamanlama hatasindan dolayi donarak ölmüslerdir. Ben bu savastan sag kurtulan Ürünlü (Kizilcamüsellim) Köyünden Selim Türkoglu ile orada ögretmenlik yaparken görüsmüs, Sarikamis faciasini dinlemistim. Bir yanda tabiatin agar sartlari, öbür yanda Ruslar ve onlarin ileri sürdükleri Ermeniler, kista kiyamette aç kalan kurtlar Sarikamis askerini tarihe gömmüstür. Saray Damadi Harbiye Bakani Enver Pasa, cephe komutani Hafiz Hakki Pasa facianin sorumlulari olarak tarihe havale edilmislerdir. 120 çocuk da buna dahildir.

Savasta iyi yasanmayacagini bilenlerden degil, yazanlardanim. Bu nedenle cephelerde, savas meydanlarinda elbet insan düsündügü gibi degil gördügü seylerle savasi anlayip anlatacaktir. Yemen çöllerinde, Kutsal Topraklarda aç ve susuz kalan askerlerin nasil zahmet  çektiklerini at, pislikleri içinden arpa tanelerini ayiklayarak karinlarina indirdiklerini kendi agizlarindan dinlemisimdir. Van’dan Sarikamis’a sogukta  buzda cephane tasiyan bu 120 çocupun kimbilir ne kadar zahmet çektigini tahmin etmek zordur. Fakat onlarin düsmanla savasan asker agabeylerine cephane yetistirmedeki duygulari herhalde çok anlamliydi? Yasamadigimiz için bilemeyiz.

Suraya gelmek istiyorum: Savaslar, agir hayat ve doga sartlari, göçler, göçmenlikler, yokluklar, yoksulluklar ve hastaliklar bizim insanimizi elbette acimasiz olarak kirmis, bitirmistir ama ona hayata direnme gücü verdigide muhakkaktir. Irak Operasyonu’nda Mehmetçiklerin kar, soguk, buz demeden hedefe nasil gittiklerini ekranlardan hayranlikla, gururla, sevinçle izlemisizdir. Düsünmüsüzdür ki bir halkin, bir ulusun vatan sahibi olamasi, vatanini korumasi, savunmasi ucuz ve kolay bir sey degildir. Vatan ona sahip olanlardan bir fatura ödemeleri istemektedir. Onu her zaman ödemeye hazir olamak gerekir. Mehmet olmak, mehmetçik olmak, Asker Millet olmak tarihin bize uygun gördügü sifatlar ve isimlerdir. Biz bugün dahi hala askeriz. ASKER, büyük bir isimdir. Vatan bir ona, bir Mustafa Kemal’e minnettardir. Böyle biline.                                                                                      nazifkaracam@gazetetrakya.com