Kırklareli'ne bağlı Dereköy Sınır Kapısı'ndan her yıl ortalama 750 bin turist ilimize uğramadan İstanbul'a gidiyor. Yoksa Kırklareli turistiklerin dikkatini çekmiyor mu? Ne yazık ki her geçen yıl biraz daha büyüyen ve gelişen Kırklareli, turistleri şehre çekme konusunda sınıfta kalıyor...
Kırklareli'ne bağlı Dereköy Sınır Kapısı'ndan her yıl ortalama 750 bin turist ilimize uğramadan İstanbul'a gidiyor. Yoksa Kırklareli turistiklerin dikkatini çekmiyor mu?
Ne yazık ki her geçen yıl biraz daha büyüyen ve gelişen Kırklareli, turistleri şehre çekme konusunda sınıfta kalıyor
Açıldığı günden bu yana Kırklareli'nin gelişimine büyük katkı sağlayan Kırklareli Üniversitesi, her geçen gün yatırımcıları kendine çeken Organize Sanayi Bölgesi, Kırklareli'nin gelişimine yardımcı oluyor.
“TURİSTLERİN GELMEMESİ DEMEK EKONOMİK ZARAR DEMEK”
Tüm bunlarla birlikte büyük bir döviz, şehrimize uğramadan geçen 750 bin turistle birlikte geçip gidiyor. Yılda ortalama 750 bin turistin giriş yaptığı Dereköy Sınır Kapısı, Kırklareli'ne çok küçük bir katkı sağlıyor.
Kırklareli hakkındaki düşüncelerini gazetemiz muhabirlerine anlatan esnaf, şunları söyledi; "Şahsım adına konuşuyorum. Doğma büyüme Kırklarelili olan bir işletmeci olarak halimizi çok da iç açıcı görmüyorum. Kendimi bildim bileli bu işin içinde faaliyet gösteriyorum. İşletmemiz bir aile işletmesi; fakat işlerimizin yolunda gittiğini söyleyemem.
“İLİMİZ KIRKLARELİ’NİN %70’İ TARIMLA
UĞRAŞIYOR”
Biliyorsunuz ki Kırklareli ekonomisi büyük ölçüde tarıma dayanır. İl nüfusunun %70'i tarım, hayvancılık, balıkçılık, ormancılık ve avcılıkla uğraşır. Şöyle ki 6 bin 550km2 olan il topraklarımızın %40'ı tarım arazisi olarak kullanılmaktadır. Şanslıyız ki ilimiz orman varlığı bakımından oldukça zengindir. Kırklareli'de yaklaşık 300 bin hektar orman ve yaklaşık 85 bin hektar fundalık alanı vardır. Karadeniz'e paralel olarak uzanan Istranca Dağları'nın üzeri ormanlarla kaplıdır.
Bunu da söylemeden geçemeyeceğim ki ilimizde sanayi de hızla gelişmektedir. Türkiye'nin en önemli manganez yatakları Çatalca - Kırklareli hattında yer almaktadır. Toplam 66 maden işletmemiz olmakla birlikte demir, bakır, çinko ve kurşun çıkartılan başlıca madenlerimizdir.
“İLLER SIRALAMASINDA 5. SIRADAYIZ”
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2000 yılı verilerine göre 40 bin 370 dolar olan kişi başına gayri safi yurtiçi hasıla (GSYİH) ile iller sıralamasında beşinci durumdadır. GSYİH içinde sanayi yüzde 56, hizmet sektörü yüzde 34 ve tarım yüzde 10'luk bir paya sahiptir. Kırklareli gelir ve gelişmişlik seviyesi bakımından Türkiye ortalamasının üzerindedir.
Coğrafi konumu nedeni ile birçok antik yerleşim merkezine ev sahipliği yapan, turizm açısından değer taşıyan mağaraları, karstik şekilleri, sahilleri ve vadileri bulunan, Marmara Bölgesi'nin Istranca Dağları ve Ergene Ovası bölümleri üzerinde yer alan, doğal güzellikleri eko sistemi ile dikkat çeken bir il olmamıza rağmen sınır kapımızı kullanan yaklaşık 750 bin turistin dikkatini çekmeyi başaramıyoruz.
“GELİYORLAR VE İL MERKEZİNE DAHİ
UĞRAMADAN İSTANBUL’A TRANSİT GEÇİŞ
YAPIYORLAR”
Tüm bu avantajlarımıza ve güzelliklerimize rağmen bu; ziyadesiyle üzücü bir durumdur. Geliyorlar ve ilimiz merkezini dahi gezmeden, yöresel yemeklerimizin, ilimiz adıyla bilinen "Kırklareli Köftesi'nin" tadına bile bakmadan direk İstanbul'a gitmeyi tercih ediyorlar. Oysa ki buradan alınacak okadar fazla ve güzel şeyler var ki. Onlarca yöresel ürünümüz…
Geleneksel ahşap ev eşyalarından tutun, dokuma ve el sanatları ürünlerine, pancar pekmezinden tutun, tahin, hardaliye, koyun yoğurdu ve peynire kadar okadar çok şey var ki
“TURİSTLERİ ÇEKMEK ADINA KIRKLARELİ’DE YENİ ATILIMLAR YAPILMALI”
Şuradan yola çıkın, şehir dışına bir geziye gittiğinizde ne yaparsınız? Oranın neyi meşhur onu alayım sevdiklerime hediyelik eşyalar alayım, en çok hangi yemeği biliniyor ve güzel yapılıyorsa onu yiyeyim. Hep bu düşünce içerisinde olmuyor musunuz? Peki, Kırklareli'ne gelince, söz konusu Kırklareli olunca neden böyle olmuyor da işler olması gerekenin tam aksi oluyor? Turistleri çekmek adına Kırklareli'de yeni atılımlar yapılması gerek.
“YOKSA REKLAMIMIZI MI İYİ YAPAMIYORUZ?”
Yoksa reklamımızı mı iyi yapamıyoruz sorusu ister istemez akıllarda yer ediyor. Kırklareli'yi mutlaka gezip görünüz, tanıyınız. Eminim ki pişman olmayacaksınız" diyerek konuşmasını sona erdirdi.
Dereköy Sınır Kapısı'ndan her yıl ortalama 750 bin turistin Kırklareli'ne uğramadan İstanbul'a transit geçiş yaptığını, turistleri Kırklareli'ne çekmek noktasında yeni atılımlar yapılması gerektiğini vurgulayan işletmeciler; Kırklareli'nin turistlere yönelik yatırım yapması gerektiğinin altını çizdi.
"GELEN TURİSTLERİN ARAÇLARINI PARK EDECEĞİ BİR ALAN BİLE YOK"
Kırklarelili vatandaşlar, şehrin tanıtımının iyi yapılamamasındaki en büyük sebeplerden bir tanesinin şehir planlaması olduğuna dikkat çekerek; "Dereköy Sınır Kapısı'ndan giriş yapan ortalama 750 bin turistin yüzde 10'dan daha az bir kısmı Kırklareli'ne uğruyor. Onlarda çok ciddi dövizler bırakmıyorlar. Bahsettiğimiz rakamlar, çok büyük rakamlar. Dolayısıyla hemen dibimizde döviz anlamında büyük bir potansiyel var. İl olarak bunu değerlendirmeliyiz. Kırklareli'de Dingiloğlu Parkı önünde bulunan turistlerin park alanını, Kırklarelili vatandaşlar kullanıyorlar. Yani turistlerin park edecekleri bir alan dahi yok. Bunların araştırılıp, turistleri ilimize çekme noktasında neler yapabiliriz düşünmemiz gerekiyor" diyerek düşüncelerini dile getirdiler.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol