Önceki gün sabah saatlerinde baslayan kar yagisi dünde ögle saatlerine kadar devam etti. Ögle saatlerinde kar yagisi ile kapali hava yerini günesli bir güne birakirken olan pazarci esnafina oldu.
Yogun kar yagisinin sabah saatlerinde yine etkili olmasi ile pazarci esnafi tezgah açamazken bazi esnaflar ancak ögleden sonra tezgahlarini açabildi. Hava muhalefetine yenik düsen pazaryeri akillara kapali pazaryerini getirdi.
"Hava muhalefetinin oldugu durumlarda pazarci esnafimiz magduriyeti en üst seviyede olan meslekler arasinda. Her açamadigimiz pazar bizim aleyhimize gelisen bir durum olusturuyor" diyen Seyyar Pazarcilar Odasi Yönetim Kurulu Baskani Resul Yildirim, kapali pazaryerinin yalnizca esnaf tarafindan degil Belediye tarafindan da istenen bir konu oldugunu ifade etti.
Seyyar Pazarcilar Odasi Yönetim Kurulu Baskani Resul Yildirim, "Kar yagisi ya da yagmur gibi hava muhalefetinin yasandigi zamanlarda da pazarcilarin tezgah açabilmesi önemli. 12 ay olarak düsünürsek böyle havalarda açamadigimiz 6-7 pazarin bize ekonomik yansimasi daha fazla olacak" dedi.
240 esnaf tezgah açiyordu
Çarsamba günkü pazarin durumunu degerlendiren Yildirim, "Normal günlerde 305 üyeden pazarda tezgah açan esnaf sayisi yaklasik 240. Çarsamba günü tezgah açacak arkadasimiz Sali gününden malini alir ancak Sali günkü yagisla birlikte arkadaslarimiz yeni mal almadilar.
Mevcut elindeki mali hava uygun duruma gelirse tezgah açarak satacak ama bunlar çok az. Tuhafiyeden de çok az arkadasimiz var. Disaridan gelen arkadaslarda hava muhalefeti nedeniyle gelemedi. Mal alinmamasi toptan mal satanlari da yakindan ilgilendiriyor. Arkadaslarimizin bir bölümü ilimizden bir bölümü de Istanbul'dan mal aliyor. Tabi hava muhalefeti nedeniyle pazar büyük ölçüde kurulamadigi için yeni malda alinmadi. Bu böyle zincirleme devam ediyor" diye konustu.
Yetkili makam Belediye
Proje hazirlanmasi ve yapimi maliyet gerektiren konular oldugu için bir anda yapilmasinin da kolay olmadigini belirten Yildirim, Belediye'nin de bu konuya sicak baktigini ancak bugüne kadar projenin gerçeklesemedigine degindi.
Yildirim, "Tabi bunlar projeye ve maliyete bagli konular oldugu için kolayca olmuyor. Bizde bir yer istiyoruz ancak bu konuya öncelikle cevap verecek yetkili makam Belediye Baskanligi.
Çünkü proje oradan çikacak. Aslinda bizden daha fazla kapali pazaryerini onlarin istedigini düsünüyoruz. Olaya Belediye açisindan baktigimizda örnegin pazarin denetlemesini zabitalar yapiyor. Kapali bir pazaryerinin denetlenmesi daha kolay olacak, su anki hali ile açik bir pazaryerinin denetlenmesi haliyle daha zor. Insallah Belediye Baskanimiz bu konuyu bir neticeye ulastirir. Bizden nelerin istendigi ve bizimde isteklerimizin degerlendirildigi bir proje olacaktir tabiî ki.
Ancak söyledigim gibi bu alanin yapimi Belediye'nin tasarrufunda" seklinde konustu.
Kapali pazaryeri nasil olmali?
Kurulan pazarlara yalnizca merkezdeki degil ilçelerdeki pazarcilarinda katildigini belirten Yildirim, olusturulacak kapali bir pazaryerinin bunlarda göz önünde bulundurularak projelendirilmesi yeni bir tezgah için ayrilacak ideal alanin 2,5'a 3 metreden az olmamasi gerektigini kaydetti. Kapali pazaryerinin müsteri açisindan bakildiginda da fazla dolasmaya neden olmayan düz bir hatta hazirlanmis olmasinin önemli oldugunu vurgulayan Yildirim, söyle konustu;
"Kapali pazaryerinde en önemli olan müsterinin fazla dolasmadan alisveris yapabilecegi bir alanin olmasi. Bir taraftan girdiginde diger taraftan çikabilecegi, pazara girdigi zaman 'ben nereden girmistim' diye düsünmeyecegi düzayak bir alan olmali. Babaeski'de kapali bir pazaryeri görmüstük orasi müsteri açisindan da çok uygun. O proje buraya saglikli bir sekilde oturtulabilirse buna uygun bir alan olabilirse iyi olur. Giris çikislardaki kolaylikta önemli."
Ekonomi üzerine
2008 yilinda geliri giderinden fazla olan Kirklareli, 2009 yilinda açik verdi. 2008 yilinda ülke genelinde kendi kendine yetebilen iller arasinda ilk 15 içinde yer alan Kirklareli 2009 yilinda bu alandaki basarisini gösteremedi. Pazarcilar Odasi Baskani olarak bu durumu degerlendirmesini istedigimiz Resul Yildirim, diger pek çok alanda oldugu gibi bu durumu üretime bagladi. Yildirim, sunlari söyledi;
"Geriye dogru bakarsak önceden çiftçi her türlü ihtiyacini kendisi ekip biçerek karsiliyordu. Simdi ise hazira dayali bir tüketim söz konusu. Hatta köy kesimide tavuguna bakiyordu, soganini patatesini ekiyordu simdi ise dikkat ederseniz köy baglantili pazarlardan gelip alisveris yapan insanlar var. Onlarda artik ekip biçmiyor. Köylü bile yumurtasini artik gelip buradaki pazardan aliyor. Kendi ihtiyacini kendi tasarruflari ile degerlendirirken simdi tüketime dayali bir anlayis olustu. Bizde de hazir alip satiyorsun. Dolayisiyla bir daralma yasaniyor. Zaten gelisime dayali bir bölge degiliz. Fabrikalar üst düzeyde degil. Çogu çalisaninda maaslarini alamadigi sigortalarinin yapilmadigi ortada konusulan konular. Üniversitenin Kirklareli'de yogunlasmasi bacasiz sanayi gibi Kirklareli'ne bir katki olabilecek olan bir durumda ancak buda belli kaliplar içinde kaldi. Ileriye dönük sanayinin gelismesine bagli olarak belki bir ekonomik yapi olusur."
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol