PARLAMENTODA KADIN MILLETVEKILI SAYIMIZLA 157 ÜLKE ARASINDA 149. SIRADAYIZ

Ocak ayi içersinde Afganistan Devlet Baskani Karzai ülkemize gelmis, bizim Milli Görüs Talebeleri'ne Atatürk konusunda ders vererek gitmistir. Afgan Devlet Baskani, Afganli kadinlarin ve onlarin çocuklarinin Türkiye'de okuduklarini, bugün Afgan Parlamentosundaki 249 milletvekilinden 71'inin kadin oldugunu söylemistir.
Karzai, bu kadinlarin cumhuriyetin ilk yillarinda Ankara ve Istanbul'da ögrenim gördüklerini, simdi Afganli kadinlar için öncülük yaptiklarini açiklamistir. Bu konusmada sik sik Atatürk'ün adini anan Afgan Devlet Baskaninin söylediklerine karsilik veren Meclis Baskani Bülent Arinç ise Atatürk adini anmaktan kaçinmistir. AKP iktidari mensuplari bunu hep yapmaktadirlar. Atatürk'ü anmadan, Atatürk'ün Meclisi'nde ikbal ve iktidar sürdürmektedirler.
Bugün Afgan Meclisinde 71 Kadin Milletvekili'ne karsilik, bizim meclisimizde 550 Milletvekilinin içinde 24 kadin milletvekili bulunmaktadir. Demek ki Atatürk'ün Türkiyesi bu konuda Afganistan'in gerisine düsmüstür. Bu ayip elbet birilerinin olmak lazimdir.
Ülkemiz, Kadin Devrimi'ni ilk yapan ülke olmasina ragmen, Ilk ve Ortaögretimde toplumsal cinsiyet esitligini gerçeklestirememis olan Avrupa Birligi üyesi 24 ülkeden biridir. Avrupa Birligi bu baglamda hazirladigi "Egitimde ve Toplumsal Katilimda Cinsiyet Esitliginin Saglanmasi" projesinde Türkiye'ye sunlari önermistir
"Temel egitimde cinsiyet esitsizligini azaltin. Okuryazar olmayan kadin sayisini azaltin ve bunun için ulusal politikalar olusturun. Bu konuda çalismalar yapin."
Bugün ülkemizde Kadin-Erkek esitsizligi hemen hemen her alanda görülmektedir. Erkek hep önde gitmektedir. Kadin nüfusa göre toplumun faaliyet alanlarinin tümünde azinliktadir, parmakla sayilacak kadardir. Mesala bugün ülkemizde mevcut 3.468 Belediye Baskanindan sadece 18'i kadindir. Bu 18 kadindan birisi Kavakli Kasabasinin CHP Baskani'dir. Bu tabii Kirklareli için bir gurur ve sevinç vesilesidir. Ancak Kirklareli'nde de kadini dislayan bir tutum ve zihniyet mevcuttur. Geçmiste kadinlarin Kirklareli'ndeki sosyal ve kültürel faaliyetleri daha çok ve daha etkiliydi.
Türkiye'de kadinin konumu ileri ülkelere göre geridir. Kadinlarin kazanci ve mülkiyet hakki erkeklere oranla azdir. Çalisma alanlarinda kadin sayisi oldukça düsüktür. Okuma yazma bilmeyen kadin ve kizlarin sayisi birkaç milyonun üstündedir. Anadolu'da kadin Töre denilen Gelenekçi Kültür'ün kiskacindadir. Kadin siddete, tacize maruzdur. Ülkemizde bütün bunlarin tersine dönmesi bir kültür degisikligi ve etkili bir egitim, ekonomik bölüsüm ile mümkün olacaktir. Buna da Sag Hükümetler'in yapmasi olasi degildir. Zaten onlar kadini çarsafa, türbana dolamak, evde birakmak istemektedirler. Bu tutum ve davranislar, bu sakat politikalar modern bir toplum olmayi amaçlamis Türkiye'nin Atatürkçü görüntüsünü bozmaktadir. Türk insani Arap degildir ki, Arap Ruhu ile yasasin.
Suraya gelmek istiyorum. Yüz yili askin bir süreden beri Türk toplumda kadinin egitilmesi, ekonomiye dahil edilmesi, sosyal hayatta bulunmasi tartisma konusudur. Ancak bir türlü kadin-erkek esitligi saglanamamistir. Harem-Selâmlik kadin erkek ayriliginin somut bir örnegidir. Bu kalibin kirilmasi, bu zihniyetin yikilmasi, kadinlarin çogunlugunun ekonomide, siyasette ve sosyal hayatta yer almasi saglanmalidir. Aksi halde toplumun gerilemesi, kadinin hayattan çekilmesi süreci devam edecektir. Bu da bir kesimin sevinmesine sebep olacaktir.
nazifkaracam@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol