OSMANLI TEKTI FAKAT IÇINDEN 28 DEVLET ÇIKARDI

Bir ülkenin tarihe ait zenginligi geride biraktigi belgelerle anlasilir. Idari, siyasi, mala mülke ait belgeler, kültürel kalintilar tarihi zenginligi yansitan, gelecek kusaklara aktaran belgelerdir.
Düsünün, Osmanli üç kitada egemendi, (hükümdardi). Oralarda yasayanlar onun tebasi (vatandasi) ve de kullari idi. Bunlar içinde Osmanli'ya sadik olanlar, imtiyazli (ayricalikli) kesimler vardi. Sözgelimi Ermeniler bunlardandi. Osmanli bunlari kendi topraklarinda, kendi dinleri, kendi soylariyle barindirmistir. Bir kismi savaslara dahi alinmazlardi. Osmanli 600 yillik tarihinde yaptigi 300'ü askin savasta, savasanlar onlar degil, Türk soyundan gelenlerdi. Sultanlarin (Padisahlarin) Evlâd-i Fatihan dedikleri bunlardi. O nedenle Türk üç kitada vardi ve Türkçe konustuklari için Avrupalilar onlara Türk derdi.
Devlet geçmise ait belgeleri Arsiv Daireleri'nde, müzelerde saklar. Bugün devletin arsiv dairelerinde, Vakiflar Bölge Müdürlüklerinde, Türk Tarih Kurumunda, Milli Kütüphanede, Istanbul Devlet Kütüphanelerinde, Tapu Kodostro Genel Müdürlügünde bulunan 8-10 milyon dolayinda kayit defterinde yüz milyonlarca evrak (ki bunlarin içinde tapu kayitlari, Padisah ferman ve emirleri, senetler, ilmuhaberler, mahkeme, encümen, meclis, komisyon kararlari) bu devletlerde ve arsiv dairelerinde bulunmaktadir. Ancak Osmanli Devletinin hükümdar oldugu üç kitada bugün yer alan 28 devletin arsiv dairelerinde de Osmanli'ya ait bulgular vardir. Arastirmacilar, kayit kuyut arayanlar bunlari ya Ankara'da ya da Istanbul'da bulabilmektedirler. Misir'dan, Bosna'ya kadar her yerde, her ülkede Osmanli'ya (Türk'e) ait belgeler, bilgiler yaninda, uygarlik ve kültür eserleri bulunmaktadir. Bir zamanlar bunlarin basinda Kirklareli kökenli Halil Tekin Bucakli vardi.
Halil Tekin Bucakli'nin ailesi aslen Vize'lidir. Selanik'ten göçmen olarak gelmislerdir. Babasi Nüfus Memuru, kendisi Mektebi Mülkiye'den yani Siyasal Bilgiler'de okumus, kaymakam çikmis, devletin çesitli kademelerinde çalistiktan sonra Basbakanlik Arsiv Genel Müdür Yardimciligindan emekli olmustur. Ben, Halil Tekin Bucakli'yi 1950'li yillarin ortasinda bir berber dükkaninda tanimis, onun sayesinde Istanbul Basbakanlik Arsiv Dairesi'ne girebilme imkanini bulmustum. O sira Kirklarelin'den tarihçi Sahap Akalin'da orada çalisiyordu. Bir zamanlar Tercüman Gazetesinde pehlivan güresleri yazilariyle ünlenmis olan Murat Sertkaya gibi Türkçe, Sirpça (Slavca), Arapça bilenler orada çalisiyor, belgeleri düzenliyor, arastirmacilara yardimci oluyorlardi. Bir ülkenin Arsiv Dairelerinde, müzelerinde, Tapu Kayit Merkezlerinde çalismak önemli birseydir. Önemli bilgilere, belgelere ulasmak demektir. Mesela Halil Tekin Bucakli bana Namik Kemal'in Padisah Abdülhamit'ten kese kese altin bagislar aldigini söylemisti. Demek ki Namik Kemal bir yandan Padisaha kafa tutuyordu bir yandan da Padisahtan altin bagislar aliyordu. Bugün ülkemizde Beylik Ambari'ndan geçinenler, sert yazilari yumusatanlar vardir.
Osmanli Devleti elbet Türkiye Cumhuriyeti Devletinin öncesiydi. Ama dünyanin sayili devletlerinden, imparatorluklarindan biriydi. Yikildigi zaman içinden bugünkü Türkiye dahil, 28 dolayinda devlet vücut bulmustur. Kanuni Sultan Süleyman zamaninda imparatorlugun doruk noktasina geldiginde Osmanli Devleti on milyon kilometrekare (bugünkü Avrupa kadar) topraga, 60 milyon nüfusa sahipti. O zamanlarin 60 milyon nüfusu bugün 600 milyon nüfus demektir. O yillarda dünyada nüfus azdi. Insanlarin ömürleri kisaydi. Hastaliklar insanlari alip götürüyordu. Örnegin, bugünkü 73 milyonluk Türkiye 85 yil önce 11 milyondu. Tabii artik nüfusun sayisi degil kalitesi önem tasimaktadir.
Suraya gelmek istiyorum. Türkler'de belge saklamak, kayit düsmek çok geç basladigi halde tarihi zenginligiyle orantili olarak arsivlerinde belge ve bilgi zenginligi vardir. Keske bugün de Illerin, kurum ve kuruluslarin arsivleri olsa.. Fakat ne yazikki böyle bir gelenegimiz yoktur. 1190'li yillarda Il Halk Kütüphanesinde bir KIRKLARELI ARSIVI olusturmak istemis. Fakat arkasi gelmemistir. Ben birçok gazete ve kendimle ilgili koleksiyonlari oraya vermistim.
nazifkaracam@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol