Osmanlı toplumunda bugünkü gibi Zabıta Olayları, Asayiş Sorunları oluyordu. Padişahın kulları kadılara müracaatlarda bulunuyorlardı elbet. Cevap aldıkları da olmuştur herhalde. Osmanlı Devleti yapısı itibariyle disiplinli bir devletti. Bu tarafı ile aşiretlerden, kabilelerden olaylar çıkaranları Anadolu'dan Balkanlar'a, Balkanlar'dan Anadolu'ya sürgün etmiştir. Ve tabii sürgün etmiş kullarına da hiç acımadan cezalar vermiştir, hükümlerde bulunmuştur. Osmanlının kullarına cezalar: şeriat hükümlerine göre verilirdi. Merkezden kadılara (İdarecilere) böyle emirler verilir, hükümler bildirilirdi. Bugün bir değişiklik olması için onlardan örnekler vermek istiyorum. Kadılara verilen emirler kesin hükümler taşımaktadır. İşte örnekler:
Marmara Kadısı'nın Vekiline: Emirdir:
1- ''Marmara Nahiyesindeki (Bucak) Fotali köyünde yaşayan Paraşkova isimli Hıristiyan divanımıza makanımıza müracat etti ve kızına tecavüz edildiğini söyledi. Anlattığına göre Panayot isimli kişi kızı yanına çekip başından çamaşırını , ayağından D.. çıkartmış. Şimdi sen kaçmış olan Panayot'u yakalayacaksın cezasını vereceksin.'' Yakalarsa, kasabanın Kadısı ona ne ceza verecektir? Herhalde takdirine kalmıştır.
Bu da Tekirdağ Kadısına Emirdir:
2- ''Tekirdağ sakinlerinden gelen şikâyetlerden orada yapılan kiremitlerin belirlenmiş olan ölçülerinden küçük imal edildiği ve iyi pişirilmedikleri anlaşılmış, mahkemenin ise bu konuda karar vermediği öğrenilmiştir. Şikâyet edenler şikâyetlerinde haklıdırlar. Şimdi, sanki Tekirdağ Kadısının, kiremitleri küçük boyda yapanları derhal bulup tepeleyeceksin.''
3- '' BİLECEK KADISINA EMİRDİR: Sakarya Nehri kıyısında bir beygirle bir sandık elbise bulunduğu ve beygirle (at ile) sandığın emanete konduğu haber alınmıştır. Orda ne olmuştur? Yoksa yolcular hırsızların saldırısına uğrayıp canlarından mı edilmişlerdir? Bu işi hemen çözesin.''
4- '' Halep Beylerine ve Kadısına Emirdir: Halep'teki eski kahvelerin kurallara uymadığı konusunda saadetlerle dolu Başkentimiz İstanbul'a ve divanımıza şikâyetler gelmektedir. Bu gibi kahvehaneler derhal kapatılacak, karşı çıkanların isimleri derhal Divanımıza bildirilecek, bu kişiler daha sonra İstanbul'a gönderilecek ve burada yargılanacaklardır.
5- '' Yunanistan'da Kavala Kadısına Emirdir: Divanımıza başvuran bir kâfir (Hıristiyan) Kavala'daki akrabalarının evinin bir gece Yeniçeri Hasan Oğlu Ömer ve Oğlu Yusuf isimli eşkıya tarafından basıldığını, akrabalarının öldürüldüğünü evdeki eşyaların çalındığını, ama suçluların yakalanmadığını haber vermiştir. Şimdi sen ki, Kavala Kadısısın, Yeniçeri Hasan oğlu Ömer ve Keçi Oğlu Yusuf denilen herifleri hemen bulup cezalarını vereceksin. Onları İstanbul'a göndereceksin.''
6- '' VİZE KADISINA EMİRDİR: Vezir Ferhat Paşa, Vize’deki harap bir değirmeni tamir ettirmek istemiş ama kendisine izin verilmemiştir. Ferhat Paşa'nın yapacağı tamir tarafımızdan uygun görülmüştür. Bundan böyle bu konuda hiçbir kimse müdahalede bulunmayacak, gerekli keresteler serbestçe temin edilecek ve bu iş engellenmeyecektir.''
İşte, Osmanlının adaleti, kullarına hitabı böyle idi.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol