12.08.2013 günü Kırklareli İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Dr. Hakan KEÇECİ ile ilimizdeki Tarım ve Hayvancılığın durumunu konuştuk. Dr. Hakan KEÇECİ: "Kırklareli çevresinde doksan civarında modern çiftlik var. Bu çiftliklerde 32500 hayvan var.
Kırklareli'nde 158 bin büyük baş hayvan bulunmaktadır. Sığır Yetiştiricileri ve Süt Yetiştiricileri birlikleri tarafından bu büyük baş hayvanlara hizmet verilmektedir. Bunların Islah Kayıtları tutuluyor. İl ve ilçelerde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüklerinde sağlık hizmetleri kontroller, aşılamalar ve diğer kayıtlar yapılıyor.
Hayvanların sevki Tarım müdürlüklerinin kontrolünde yapılıyor. Üretimden tüketime her alanda kontrol çalışmaları yürütülüyor.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı çok büyük bir çalışma yürütüyor. Bunların mevzuatının hazırlanması büyük bir yük getiriyor"dedi.
Selahattin Demiraco: "Organik Tarımı konuşalım."
Dr. Hakan KEÇECİ: "Organik Tarım gerekiyor. Ancak hem zahmetli olup kuralları sıkı takip gerekiyor. Bunları sağlamak zor oluyor. Bunun dışında sertifikasyon kuruluşları var. Kendi teknik ekiplerince haberli veya habersiz denetim yaparlar. Ücrete tabidir. Organik tarım maliyetlidir. Bu maliyet yetiştirilen ürünlere yansır. İnsan sağlığı bakımından bunun kıymeti olmadığını düşünüyorum. Herkesin kaliteli ve organik ürün alıp tüketmesi hakkıdır. Organik ürünün maliyeti yüksek olduğundan pahalıdır. İnsanların sağlıklı temiz natürel tabii ürünler tüketmesi ve bununda miktarının arttırılması gerekiyor. Herkesin buna inanması da önemlidir.
İYİ TARIM UYGULAMASI ŞARTTTIR... İyi Tarım Uygulamasında atılan gübre ve ilaçların bir kayda alınarak bilinçli bir şekilde ve hasat edilmeden önce kaç gün beklemek gerekiyor. Çünkü insanların sağlığına zarar verecek maddelerden arınmış ürünleri tüketime sunmak iyi tarım uygulamasıdır... Ben Veteriner İç Hastalıkları Uzmanıyım. Kırklareli'ni seviyorum" dedi. Teşekkürler. Çocukluğumuzdaki organik topraklarda üretilen ürünleri bazen özlüyorum. Toprak kokan domatesler, kurtlu elmalar, kıpkırmızı lezzetli karpuzlar.
Babam sedirin altından kışlık karpuzu çıkarıp sofrada keserdi. Sapsarı nefis bir karpuzdu bu... Şeytanderesi, Büyükdere, Asılbeylidere civarında sebze meyve bahçeleri vardı. Her pazar Büyükdere'ye Gazhane Sokağının neşeli çocukları piknik yapmaya giderdi. Ahmet ER tertemiz dereden bir avuç kum alıp balıklara atardı. Balıkları eliyle yakalardı...
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol