ONLARIN ADLARI MENDERES'TEN ÖNCE GELiR SAYIN BAKAN

Çarsamba günü aksami TR Televizyonunda Sayin Disisleri Bakani Abdullah Gül yurttaslarin Avrupa Birligi üstüne sorduklari saorulari yanitladi. Bir hanim dinleyici Bakana "AVRUPA BiRLigi TÜRKiYE'YE NE GETiRECEK NE GÖTÜRECEK" diye bir soru yöneltti. Disisleri Bakani bu soruya "AB'nin Türkiye'ye getirecegi çok seyler oldugunu fakat Türkiye'den götürecegi hiçbir sey olmadigini" söyleyerek yanitladi
AB ile ilgilenmemizin tarihsel sürecini anlatirken de "AB sürecinin üstünde 1959 yilinda Menderes'in ve Demokrat Partinin damgasi oldugunu, ondan sonra gelen hükümetlerin de AB sorunu ile ilgilendiklerini, ancak kendi sorunlarimizla, askeri darbelerle, demokrasinin kesintiye ugramasi, askiya alinmasi gibi seylerle ugrasmaktan asil sorunlara el atilmadigini söyledi. AB'nin Türkiye'yi degistirecegini, çagdaslasmanin üstüne çikaracaginin altina çizdi. Sayin Bakan AB Anlasmasini 1960'li yillarin basinda Kooalisyon Basbakani olan ismet inönü'nün imzaladigini, Türkiye'nin çagdaslasma hedefini ve hatta üstüne çikmanin isaretini Atatürk'ün verdigini, Mustafa Kemal Çizgisi'nden sapildigi için Türkiye'nin Avrupa Ölçüleri'ne yaklasamadigini söylemedi, daha dogrusu dili söylemeye varmadi. Oysa söylemedigi sey dogruydu.
Bugün Türkiye'de "AB sorunlarini biz çözecegiz. Türkiye'yi AB ile görüsmelere biz hazirladik" diyenler düne kadar AB'ye, Bati'ya karsi olanlardir. Erbakan Hoca'nin Rahle-i Tedrisi'nden yetisenlerin sahip olduklari Milli Görüs Bati'ya, Batilasmaya karsi olan bir görüstür. Bu görüs mensuplarinin mucizevi bir biçimde, sonradan Bati'dan, Avrupali'dan daha çok Batili, Avrupali olamasi bugün dahi anlasilmis degildir. Bunlar HiDAYETE mi ermislerdir ki AB taraftari kesilmislerdir?
Sayin Abdullah Gül bildigi halde söylemedigi, söyleyemedigi Türkiye'nin AVRUPA PROJESi Atatürk Devrimi'nin sekillendirdigi bir ÇAgDAsLAsMA PROJESi'dir. Bugün Avrupa, Türkiye ile ilgileniyorsa, Türkiye'nin belli bir süreden sonra Avrupali olabilecegini düsünüyorsa bu LAiK CUMHURiYET DEVRiMi nedeniyledir. Cumhuriyet ulusun Dogu'ya olan bakisini Bati'ya çevirmistir. Halkin yönünü ve yörüngesini degistirmistir. Bu degisikligi dün onaylamayanlar, buna karsi çikanlar bugün varsa yoksa AB diyenlerdir.
Sayin Disisleri Bakani AB'nin yararlarini anlatirken öyle seyler söyledi ki Türkiye'nin yollari dahil, herseyinin degisecegini, AB'nin herseyi degistirecegini söyledi. Orasi dogru da biz niye Avrupa'nin dayatmasi ile degisiyoruz? Mustafa Kemal bir konusmasinda diyor ki, baskalarinin nasihati ve talimati ile bir ülkenin bagimsizligini korudugu dünyada görülmemistir. Sayin Gül'ün, "Biz Avrupa'ya birsey vermiyecegiz ama Avrupa bize çok sey verecek" sözü gerçegin kendisi degildir. Halkin bir AB Faturasi ödeyecegini saklamanin alemi yoktur. Sözgelimi Tarim Kesimi'nde kaç milyon çiftçi açikta kalacaktir? Türkiye'nin issizleri, as arayanlari Avrupa'nin içinde serbest dolasabilecekler, oralarda as ve is bulabilecekler midir? Kuzey Kibris'in elimizden çikmasina surada az birsey kalmistir. Sayin Bakan, AB'nin Kuzey Kibris'a yapacagi yardimin Güney Kibris Hükümeti'nin eliyle ve onun kontrolünde verdigini, harcamalari Kibris Rum Devleti'nin denetleyecegini niye söylememistir?
Türkiye'nin AB içinde yer almasi bir DEVLET POLiTiKASI, ulusal bir hedeftir. Türkiye'yi AB'ye ATATÜRK DEVRiMi yaklastirmistir, DEgisiMi ATATÜRKÇÜ DÜsÜNCE gerçeklestirmistir. Bundan sonrada o gerçeklestirecektir. Bugün Türk halki iktidarlarin çikardigi AVRUPA UYUM YASALARI'ni kabul ediyorsa, benimsiyorsa, ona uyum saglamaya çalisiyorsa bu Atatürk Devrimi'nin hazirladigi altyapi sayesinde mümkün olmaktadir. Hiçkimse kendinde ve kendi iktidarinda keramet bulmasin. Türkiye'nin çagdaslasmasi, Avrupa ile bütünlesmesi ATATÜRK DEVRiMi'nin tabiatinda (dogasinda) vardir. Açik kapali MiLLi GÖRÜs ZiHNiYETi 1950'den beri halkin Avrupa Yolu'nda ilerlemesini yavaslatmasaydi, ufkunu alacakaranlik hale getirmeseydi, demokrasinin faziletine, seffaf bir rejim olduguna inanilmis, bunun geregi yapilmis olsaydi Türkiye bugün çoktan AB üyesi olurdu. Sayin Süleyman Demirel Dönemi dahil, Türkiye yönetilmedigi için yillari bosa geçmistir. Halkin yoksullugu, sikintisi, ülkenin AB önünde zorlanmasi, arada bir "talimat" alir duruma düsmesi bundandir.
nazifkaracam@gazetetrakya.com