OLMADI!!!

Kırklareli Emniyet Müdürü Hüseyin Aktaş en içten duygularla dün Kırklareli Polis Evi'nde Kırklarelispor ve Lüleburgazspor taraftarına, yöneticilerine dostluğun pekişmesi ve düşmanlığın sona ermesine katkıda bulunmak için güzelce organize edilmiş bir kahvaltı verdi. Bu kahvaltıya Kırklareli Valisi Mustafa Yaman'da iştirak etti. Valimiz Mustafa Yaman'ın futbola ve spora olan düşkünlüğü herkes tarafından biliniyor. Bir bakıyorsunuz Babaeski'de maç seyrediyor bir bakıyorsunuz Lüleburgaz'da kısacası sporun olduğu her yerde her mekânda Valimiz ortaya çıkabiliyor. Bu Kırklareli ili için çok önemli. Zira önce ki zamanlara baktığımızda Vali'yi ya makamında ya da olağan bir durum olmadığı sürece gazete sayfalarında görüyorduk. Şimdi her an her yerde gece gündüz demeden karşımızda duran ve yanımızda olan bir Valimiz var.
 Bununla birlikte Futbol tarihine adını yazdırmış bir Lüleburgazspor kulübü ve son dört yıla damgasını vurmuş Trakya'nın tek temsilcisi olan bir Kırklarelispor. Lüleburgazspor son 20-25 yıl içerisinde ciddi işler yaparak ve özellikle kupa maçlarında büyük takımların korkulu rüyası haline gelmişti. Uzunca sürede Profesyonel ligde mücadele etti ve ilimizin iftihar ile takip ettiği bir takım oldu.
 Ancak geçtiğimiz sezon 2011-2012 sezonunda küme düştü ve şuan Bölgesel Amatör ligde mücadele ediyor. Kırklarelispor ise son dört yılda müthiş atılımlar yaparak Amatör ligden üçüncü lige oradan da hiç beklemeden ikinci lige çıkarak müthiş bir başarıya imza atmayı başardı.
2012-2013 sezonunda da ikinci senesi olmasına karşın Spor-Toto 2.Ligde zirvenin yakın takipçilerinden. Buraya kadar her iki kulübün yaşadıklarının kısa bir özetini çıkardım. Ancak son zamanlarda ve özellikle iki-üç seneden beri iki takım taraftarlarının gurupları. Birbiri ile karşılaşmadığı ortamlarda bile bir birlerinin aleyhine küfür etmeleri hiç hoş değil. Şimdi birisi diyecek o başlattı ötekisi diyecek biz değil onlar suçlu. Kimse bu husumetin nereden ne şekilde geldiğini de bilmiyor.
Bunları bilmeleri için 30-35 sene geriye gitmeleri gerekiyor ki bunu yapamazlar ve tribündeki olayların içerisinde olan ve bu olayları yaratanların yaş ortalamaları 25-30. Kısacası bu olaylar yaşanırken ya ortada yoktular yada hatırlayamayacak kadar küçüktüler.
 Bilinmeyen bir şeyin hakkında nasıl yorum yapıyorlar nasıl birbirlerine öfke duyuyorlar anlamak mümkün değil. Burası ne Suriye, ne Filistin nede Cezayir burası Türkiye ve burası Kırklareli. Her zaman övündüğümüz Avrupalı olduğumuzdan bahsettiğimiz ve modernliği ve serbest oluşundan dolayı rahatlığından dolayı iftihar ettiğimiz bir şehir.
Ancak dünkü düzenlenen toplantıda şunu anladım bu işi çözecek kişiler ne Valimiz, ne Emniyet Müdürümüz ne de Kulüp Başkanları. Bu işi çözecek tek kişi ve kişiler taraftarlar. Ancak dünkü kahvaltıda da gördük ki Kırklarelispor taraftarları bir adım atmaya kalkıştı ancak Lüleburgazspor taraftarından bir kişinin bile orada olmaması bu süreci bence başlamadan bitirdi.
Oradaki toplantı da Emniyet Müdürümüz söylediği en önemli şey "Geçmişiniz karanlık keşke maçlar yüzlerce Emniyet mensubu değil de 10-15 kişi görevlendirebilsek" dedi. Bu çok güzel bir yaklaşım ve doğru bir tespit. Taraftarlar sadece statlarda değil birbirleri ile sanal ortamda da birbirlerini geriyorlar. Dur demek için yol haritasına ve ona buna gerek yok mantık ve sağ duyu hakim olmalı.
 Şimdi söyleyeceğim şey Kırklarelispor ve Lüleburgazspor taraftarını direkt olarak ilgilendiriyor "Sizler birbirlerinizin rakipleri değilsiniz" gidip Kırklarelispor taraftarının geçen sene Kırklareli'nde gelen rakip takımları desteklemesi nasıl yanlışsa ki bu bahsettiğim taraftarlar 10-15 kişi arası.
Lüleburgazspor taraftarının da kendi sahasında rakip başka takım olmasına karşın 90 dakika boyunca Kırklarelispor'a küfür etmesi bir o kadar yanlış. Keşke bugün Lüleburgazspor taraftarları geçmişte ne olmuşsa olmuş buna bir sünger çekip Kırklareli'ne gelmiş olsaydı. Keşke yöneticiler ve bürokratlar değil de her iki takımın taraftarı sıkıntılarını birebir dile getirseydi. Lüleburgazspor Başkanı Akif Beşer son altı aydan beri Lüleburgazspor'da Başkanlık yapıyor ve yanına sadece 1-2 yönetici alıp gelebilmiş.
Burada bulunan yöneticilerinde söylediği biz taraftar gurubumuzu getirmek istedik ancak son oynanan Babaeskispor Lüleburgazspor maçında taraftarımızın içeriye alınmamasından dolayı tekili olduklarını dile getirdiler ve bizleri buraya geldiğimiz için resmen hain ilan ettiler. Ancak biz yinede iyi bir şeyler yapmak amacındayız" dediler. Taraftarsız kulüp olmaz deniliyor haklı ama. Başkansız ve yöneticisiz bir kulüpte olmaz.
Kimse kimseye masal anlatmasın bu işi çözmek isteyen öylede böylede çözer. Çözümü getirecekte çözecek olanda taraftarlar. Aslında bu işin çözüm yolu belli yeter ki çözüm istesinler.
Birde dünkü toplantıda Lüleburgazspor taraftarının kızdığını ve tepkili olduğunu anladıkta Lüleburgazlı meslektaşlarımızın olmaması ayrıca dikkat çeken başka bir konuydu. Bizlerede basın mensubu olarak büyük görevler düşüyor.
Belki bu soruna bugün çözüm getirilemedi ama getirilmeyecek diye bir şey yok.
 Hareketin başlangıcı bile önemli şimdi bu sürece katkı yapacak olan herkes elini vicdanına koymalı bunun bitmesini istiyorsan bitirirsin. Bitmediği zaman son çare olarak Emniyet devreye girer o zaman nasıl bittiğini kimse  anlamaz!

SERKAN KOÇTÜRK