ÖĞRETMENİM EDEBİYATÇI TAHİR ALANGU VE ÖTEKİLER

Öğrencileri etkileyen ve bundan dolayı çocukların unutmadığı insan öğretmendir. Eskiden öğretmenlere Muallim bayan öğretmenlere ise MUALLİME denirdi. Muallim ve Muallime'nin adları Cumhuriyetin ilerleyen yılları içerisinde ÖĞRETMEN olmuştur. "ÖĞRETMEN" öğreten insan demektir. Ancak öğretmene "HOCA" da dendiği olmuştur. Halk hala öğretmenin adını böyle söyler, "Hoca" der. Cami imamından ağzı demeye alışmıştır. Oysa 1940'lı yıllarda öğrenci okutanlar yani ÖĞRETMENLERE köylerde "ÖĞRETMEN" diyenler çoktu. Fakat sonradan yine "HOCA" demek adet olmuştu. Kepirtepe Köy Enstitüsü'nde başkalarının "Hoca" dediklerine biz "ÖĞRETMEN" diyorduk. Öğretmenlerimizin tümü de iyidiler, Cumhuriyetçi idiler. Tabii farklı olanlar vardı. Örneğin benim için Edebiyatçı Tahir Alangu, Sosyoloji okutan Prof. Dr. Cavit Orhan Tütengil, Matematikçi Tahsin Pelit, Kimyacı Halil Ozansoy, Felsefeci Yusuf Kuran, Beden Eğitimci Seyfettin Gökmen, Ziraatçı Zahit Güvengiriş ve Ruhi Esin, Selçuk Koral, Ahmet Kun, Cemile Kun, Muhip Kocaçınar, Asene Kocaçınar, Demir ve Marangoz Öğretmenleri Nazmi Aybar, Remzi Bey, Dikiş öğretmeni Pesent Hanım, İnşaat öğretmeni Cabbar Bey, Tarihçi Zehra Üstün, Eğitim Şefi Mehmet Çukurova, Kemal Üstün, Müdür İhsan Kalabay birbirinden farklı insanlardı. Bunlar 65-70 yıl önce bizi okutan saygıdeğer insanlardı. Onları anmak için isimlerini yazdım ve okulun tarihine not düştüm. Ömrüm yeterse onları teker teker anmak ve anlatmak isterim. Bu yazımda Edebiyatçı Tahir Alangu'dan söz etmek istiyorum ve bu vesileyle kendisini rahmetle anıyorum.
Tahir Alangu'ya Türkçe'yi, edebiyatı okumuş olanlar elbet onu anladıkları kadar anıp anlatmışlardır. Ancak bu öğretmenlerimizin tümünü yeterince anladığımızı söylemek mümkün değildir. Mesela biz Tahir Alangu'nun Edebiyat Tarihçisi olduğunu bilmiyorduk. Hikaye üzerinde eleştirmen, folklor(Halk Kültürü) üzerinde araştırmacı olduğundan haberimiz yoktu. Yıllar sonra anlıyorum ki bu değerli, bilgili, kültürlü öğretmenimiz edebiyatçı imiş ve edebiyatın birkaç dalı üzerinde Türkiye'de otorite imiş. Öldüğü zaman yazarlardan Doğan Hızlan, Selim İleri, Hilmi Yavuz onun edebi yanını ve edebi kişiliğini değerlendirmişlerdir. Bugün hayatta olan benim Cumhuriyet'ten tanıyıp konuştuğum eleştirmen Doğan Hızlan onun arkasından şunları söylemiştir:
"Türk Edebiyatının yazılmasına büyük ölçüde emeği geçenlerden biriydi. Alangu, Edebiyatın temelde bir kültür sorunu ile birleştiğinin bilincindeydi."
"Roman ve hikayeyi bir edebiyat türü olarak değerlendirirken bunun toplum yapımızla olan bağlantılarını da ortaya koymaya özellikle dikkat ederdi."
Folklor çalışmalarıyla da bu alanda yetkin bir kalemi niteliğini kazandı.
Şair ve yazar Hilmi Yavuz da şunları demiştir:
"Ölümünü büyük bir acı ile öğrendiğim Tahir Alangu için burada söyleyeceklerim onun anısı önünde hak ettiği saygıyı dile getirsin isterim. Bir edebiyat tarihçisi olarak çağdaş Türk Edebiyatının özellikle hikaye ve roman alanındaki gelişmelerini en iyi değerlendirenlerden biriydi.."