NÜFUSU YASLI AVRUPA GENÇLESMEYE ÇALISIYOR

Tarihte Avrupa'da bazi ülkeler nüfus sorunu yasamislardir. Erkeklerin savaslarda ölmesi, dogumun azalmasi bu sorunu yaratan nedenler arasinda sayilmistir. Kültür, egitim ve refah artisi dogmu azaltan sebepler arasinda gösterilmistir.
Zenginin sofrasinda yiyecek çesitleri artarken fakirin ise yatagi bereketli hale gelmistir. Ancak bu gün Avrupa yatak bereketini arttirmak gibi bir sorun yasamaktadir. Özellikle Fransa, Almanya, Danimarka ve Finlandiya böyle bir sorunla karsi karsiyadirlar. Döl Bereketi'ne prim vermeye baslamislardir.
geçen yil Fransa iki çocuklu çalisan kadinlarin, çalismayi birakip üçüncü çocugu dogurmalari durumunda bin Avro (Avrupa Parasi) verecegini duyurmustur. Fransa'nin dogumu tesvik yoluna gitmesi nüfusunun uzun zamandan beri azalmasindan dolayidir. Genç kiz ve kadinlar evlenmeyi geciktirdikleri için ortaya nüfus açigi çikmistir. Bunun yaninda yasama süresinin uzamasi ise yasli insanlarin giderek artmasi sonucunu dogurmustur. Bütün bunlar bir araya geldiginde Fransa Döl Bereketi yetersizliginden sikayet eder olmustur.
Aslinda Fransa 1840'li yillarda da böyle bir Döl Kisirligi yasamistir. Bunun üzerine hükümetler ve yazarlar dogumu tesvik baglaminda yayinlar ve tesviklerde bulunarak, dogurganlaga destek vermislerdir. Ünlü yazar Emile Zola, Türkçe'ye çevrilen üç ciltlik DÖL BEREKETI adli romanini yazmistir. Bu kitaplari okuyan genç Fransiz kiz ve kadinlari erken evlenerek, çocuk yapmaya baslamislardir.
Avrupa Birligi 8 Mart Dünya Kadinlar Günü'nde Avrupa ülkelerinde dogurganlik oranlarini açiklamistir. Buna göre bugün Fransa'da kadinlar Avrupa'nin en dogurganlari konumundadirlar. En düsük dogum yapan ülke Kadinlari ise Yunanlilardir. Yunanistan da geçen yil dogumu özendirmek için bir seri tesvik ödülleri ortaya koymustur. AB bu arada Avrupa'da yasam ortalamasini da açiklamis, buna göre erkekler ortalama 75 yil yasarken, kadinlarin 81 yil ömür sürdükleri ortaya çikmistir. Bu konuda dikkati çeken sey uzun ömürlü olan insanlar genelde üniversite mezunudurlar. Emile Zola egitimli ve üniversite çikisli insanlarin beyni gelistigi için onlarda döllenme yetersiz kalmaktadir. Yani okumus, egitimli insanlar, aileler çocuk yapmaktan kaçinmaktadilar diye yazmaktadir. Fazla çocuk ona göre sefalet ve cehalet üstünde meydana gelmektedir. Yine Zola, Döl Bereketi romaninda zulmün insanlari sayi bakimindan çogaltirken özgürlügün ise DEÄzER bakimindan çogaltigina dikkati çekmektedir.
Bir vesileyle, geçmiste bir yazimda bu konuya baska açidan degindigimi animsiyorum. Türkiye Osmanli'nin çöküs yillarinda meydana gelen savaslar, genç insanlarin cephelerde ölmeleri yaygin salgin hastaliklarin sebebiyet verdigi kayiplar dolayisiyle genç ve orta yas nüfusunu kaybetmistir. Cumhuriyet ilan edildigi zaman bugünkü Türkiye'nin nüfusu 11-12 milyon kadardi. Büyük bir ülke, ancak yetersiz, sagliksiz ve egitimsiz bir nüfus sorun olmustu. Tarlalarda çalisacak çiftçi, dairelerde çalisacak memur, kisitli da olsa, isyerlerinde çalisacak isçi yoktu. Ortalama ömür 40-45 yil kadardi. Bu durumda Türkiye, nüfusunu gençlestirmek, nüfusunu arttirmak için dogumlari tesvik yoluna gitti ve çok çocuk yapan aileleri vergiden ayri tuttu. Bu kapsamda alti çocuklu aileler vergi vermiyordu. Oniki çocuk dogurmus analar ikramiye aliyorlardi. Cumhuriyeti kuranlar 100 milyonluk gürbüz bir Türkiye hedeflemislerdi. Dogumlari tesvik baglaminda hastaliklarla da mücadele ediliyordu. Saglikli Ulus yaratmak, ülkeyi yönetenlerin basta gelen sorunu idi.
Bugün, 84 yilda Türkiye nüfusu 80 milyonun esigine gelmistir. Genç ve yeterli bir nüfusumuz vardir. Artik Dogumu tesvik bitmis, Kontrol süreci baslamistir. Türkiye simdi bu nüfusu beslemek ve egitmek gibi bir baska ciddi sorunla karsi karsiyadir. Egitimsiz ve sagliksiz fazla nüfusun da bir ülkeye yük teskil ettigini unutmamak gerekir. Simdi Döl ve Yatak Bereketi Avrupa Birligi'nin sorunu iken, bugün Türkiye'nin sorunu bu degildir. Türkiye'nin sorunu insanlarini egitmek, beslemek, as ve is sahibi yapmaktir. Yeteri kadar nüfus, yeteri kadar kaliteli insanlardan olusan bir ulus. Sorun burada. Türkiye önümüzdeki yillarda bu sorunu çözmek zorundadir.
nazifkaracam@gazetetrakya.com