"NE SAM'IN SEKERI NE ARAB'IN YÜZÜ" DEMISIZ AMA SIMDI ORDAYIZ

AKP iktidari halka ragmen Ortadogu Batakligi'na asker göndermeyi, Arap-Israil Kavgasi arasina girmeyi kabul etmistir. Sirtimizda Arap'in hançeriyle geldigimiz Ortadogu'ya aradan 88 yil geçtikten sonra Amerika'nin istegiyle dönmüs olmaktayiz. Kin ve husumet ortamina asker gönderiyoruz.
Biz bu iktidarin Müslüman Kardesligi Politikasi'ni anliyoruz da Lübnan'a asker gönderme istegini ve bundaki gerekçeyi anlamakta zorluk çekiyoruz.
Sayin Basbakan'a, iktidar konusmacilarina göre Türkiye oraya analari, bacilari, çocuklari susturmak için ve de ordumuzun büyüklügünü göstermek için gidiyormusuz. Aklinla bin yasa AKP iktidari... Bizde de sehit Mehmetçikler için aglayanlar vardir.
Bizim ordumuz her zaman büyüktür, her zaman büyük olmustur ve her zaman büyüklügünü kanitlayan isler, savaslar yapmistir. Ordunun ebedi ve ezeli Baskomutani Gazi Mustafa Kemal Atatürk bunu konusmalarinda, ordunun, vatani koruma, cumhuriyeti kollama baglaminda gayet açik, gayet kesin bir sekilde söylemistir. Ancak Ortadogu'dan önce bizim ordumuzun ülkenin içinde, ülkenin sinirlarinda ve Kibris Türk Topraklari'nda çok hayati görevleri vardir. Fakat neyse Büyük Millet Meclisi çogunlukla bu karari vermistir, hayirli olsun. Zaten niyetimiz den meclisin kararini tartismak degildir. Niyetimiz bu vesileyle bir takim tarihi gerçekleri söylemek, halkimizi bilgilendirmektir.
Ortadogu bu gün dünyada birkaç Barut Fiçisi Cografya Bölgesi'nden biridir. Hatta biri degil, en önde gelenidir. Ortadogu'da silahlar konusmakta, çatismalar devam etmekte ve gerçekte tarihin en son DIN SAVASI yapilmaktadir.
Tarihte, yüzyila varan Din Savaslari olmustur. Dini mezhepler, tarikatlar, asiretler birbirleriyle savasmislardir. 1948 yilindan sonra Ortadogu'da görülen ve yasanan savaslar da birer Din Savasi'dir. Irak, Afganistan bugün kendi içinde savasmaktadir. Ortadogu böylesine bir cehennem oldugu halde biz artik oradayiz. Dilerizki basimiza bir bela gelmez. Birinci Dünya Savasi'na girisimiz gibi bir oldu bitti ile kendimizi savasin ortasinda bulmayiz.
Cumhuriyetin Ikinci Adami, Atatürk'ün yakin silah arkadasi rahmetli Ismet Inönü, oyum buyum yok ama AKLIM VAR diyordu. Ikinci Dünya Savasi'na bu AKIL sayesinde girmemistik. Çünkü savasin ülkeyi nereye götürecegi belli degildir. Çünkü dünyada bugüne kadar savasin iyi bir sey oldugunu söyleyen olmamistir. Mustafa Kemal, gerekmedikçe savasi istemenin bir cinayet oldugunu söylemistir.
Ortadogu ülkelerinin hemen hemen hepsi Arap'tir ama Lübnan'i koruma ve kollamada, Ortadogu Barisi'nda Araplar yoktur. Peki bunlar Din Kardesligi baglaminda niçin Lübnan'in, Irak'in, Afganistan'in yaninda degildirler? Onlar Bosna-Hersek Barisi'nda da yokturlar. Yoksa Araplar Ortadogu Barisi'ni kundaklayanlar midir?
Sayin Genel Kurmay Baskani Yasar Büyükanit'in dedigi gibi, ülkemiz Cumhuriyet tarihinin en büyük tehlikeleri içersindedir. Disimizda düsman, içimizde düsman ve IRTICA vatanin bütünlügünü, ulusun tekligini, laik cumhuriyetin varligini tehdit etmektedir. Tehdit büyük boyutlara varmistir. Ülke kusatilmistir. Hatta irtica cumhuriyetin birçok kurumlarini teslim almistir. Kendi ülkesinin hürriyetinden, kendi ülkesinin demokrasisinden korunmak için AB'nin hürriyetine, AB'nin demokrasisine siginmak isteyen bir zihniyet vardir ortada.
Bu vesileyle suraya gelmek istiyorum. Yeni bir Kuvayi Milliye, yeni bir Müdafaa-i Hukuk Ruhu'na ihtiyaç duymaktayiz. Bu nedenle milletçe bir dayanismanin, bir ulusal birlik ve beraberlIgin içine girmek zorundayiz. Gelecegimizi kurtarmak ve güven içersinde görmek için kendi içimizde barisik olmak mecburiyetindeyiz. Daha sogukkanli, daha akilli ve gerçekçi politikalarla bu tehlikeyi asmak, ülkeyi düzlüge çikarmak vazifemizdir. Bilelimki Anadolu'dan, Trakya'dan baska gidecegimiz bir yer yoktur. Ölümüz dirimiz bu topraklardadir. Ona kötü gözle bakanlara dikkat etmeliyiz.
nazifkaracam@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol